BÖLÜM-20

4K 144 33
                                    

Katil...

insan öldüren kimse.

ölüme yol açan, öldürücü.

Bir insan ne sebepten dolayı katil olur?

Zaten katil olarakmı doğar yoksa yaşadığı olaylardan dolayımı buna yeltenir?

Katil olmanın basit bir açıklaması olamaz her ne yaşanırsa yaşansın başka birinin canını almak bukadar kolay olamaz.

Gözünü dahi kırpmadan karşısındaki insanı öldürüp birde üstüne zevk almak psikolojik bir sorun olabilir.

Kim karşısında acı çekerek ölen bir insanı zevkle izleyebilir?

Baran.

Çağan.

Akay.

*

Islak bir şekilde vücudum hem korkudan hemde iliklerime kadar hissettiğim soğuktan titriyordum. Donuk bir şekilde gözlerim havuzun içindeki cansız bedenlere ilişmişti. Hiç bir şekilde tepki veremiyordum. Acı! Sadece yüreğimde ve kalbimde kocaman bir acı hissediyordum. Gözüm en son havuzun içindeki cansız küçük bedene kaydı.

Nekadar masumdu oysaki. Baran kendi kardeşini on iki yaşında sebepsiz öldürüldüğü için öfkeyle doluyken şimdi o aynısını bu küçük masum kıza yapmıştı. Gözlerimden yaş akmıyordu ama içim ağlıyordu. Gördüklerim dayanılacak gibi değildi. Neden benimde ölmeme izin vermediler? Bıraksalardı bende o küçük bedenle son nefesimi verseydimde daha fazla acı veya işkence çekmeseydim. Kafamda türlü türlü düşüncelerin içinde baranı öldürmek fikri çok cazip geliyordu.Bıçakla her yerini delik deşik ederek acı içinde kıvrandığı gözümün önünde belirdi. Yüzümde kocaman bir tebessüm oluştu.

" Sonunda zevk alıyorsun demek" bu sözle düşüncelerimden sıyrılıp kafamı kaldırdım. Donuk gözlerle bana bakan mavi gözlere denk geldim. Cevap vermeden gözlerimi tekrar havuza diktim. Kolumdan tutulup yukarıya çekildiğim an irkildim. Kaldıran kişiye baktığımda çağan ıslak bi şekilde bana üzgün  üzgün bakıyordu. Kesinlikle çağan şizofrendi bu hareketlerinin başka bir açıklaması olamazdı değilmi? İnsanları zevkle izledikten sonra benim acı çeken halimi gördüğünde üzülmesi  nekadar mantıklıydı.

Tüm öfkemle gözlerinin içine baktım. Ani bir şekilde kolumu ondan çektim fakat yerimde durmakta zorlandım ve tekrar yere kapaklandım. Güçsüzdüm fazlasıyla güçsüzdüm gördüklerime ruhen dayanamazken artık bedenende dayanamıyordum. Kafamı yukarıya kaldırıp bu oyuna artık bir son verilmesi için dua ettim. Ya kurtulmak ya ölmek iki seçimde bana artık çok cazip geliyordu. Şuracıkta kendimi havuza atsam ve dipdeki taşlara tutunsam ölümüm kolay olurmuydu?.

" Sakın" sesin geldiği yöne boş boş bakarken baran yüzünde iğrenç bir gülümsemeyle bana bakıyordu. Ne demek istediğini anlamadım ve tekrar havuza baktım.

" Sakın kendini öldürme gibi planlar yapmaya kalkışma o zevk bana ait ve daha zamanı var" o konuştukça kusma isteğim an be an artıyordu. Şuan elimde bir silah olsa hiç düşünmeden kafasında patlatırdım. Tekrardan kolumdan tutup kaldırıldığımda hızla ileri doğru çekildim. Baran kolumdan tutmuş resmen beni sürüklüyordu. Tenimde hissettiğim elleri sanki bir iğne misali canımı yakıyordu. Dokunmasını asla istemiyordum  o dokununca kendimden iğreniyordum. Durmaya çalıştım nekadar başarılı oldum bilmiyorum ama baran omzunun üstünden bana baktı.

" Bı- bırak" konuşurken kekelemiştim. Güçlü duramadığım için kendime kızdım. Ama bu kadar olaydan sonra kim nasıl güçlü durabilirdiki.

" Elbette bırakabilirim ada hanım" bunu söylerken alaycı bir tavrı vardı. Tuttuğu bileğimi bir hışımla onun ellerinin arasından kurtardım. Baran istifini bozmadan yanıma yaklaştı. Ayakkabılarımızın ucu bir birine değiyordu.

KANLI ELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin