:)Bir sevimsizin hayat hikayesi(:

Toz Pembe #Episode 1

Hava çok güzel
açık pencereden içeri vuran Rüzgar perdeyi uçuruyordu
Sahi mutluluk ucuzmuydu?
Peki ucuzluk Ne demekti?
Kirada oturmakmıydı?
Pazar malı giymekmiydi?
Yoksa herkesin var kıyaslamasını yapmakmıydı? Peki zenginler mutsuzmuydu şimdi?

Ama fakirlerin sevinci zenginler bilmez! Demekti
Sahi zenginler bilirmiydi
Mahalle maçlarını, peki salça ekmeği, gardaş! Elli kuruşun varmı demeyi,
Peki baba dayağını bilirmiydi zenginler, zengin bilirmiydi otobüste arka cam kenarının mutluluğunu,düğün arabasının önümü kesmeyi
***
En büyük hayali o kızın onun olması değildi o kızın olmaktı çünkü elinde olan birşeyi kaybetmek istemezdi kimse.
Hergün hayalini kurardı, sonra düşünceleri düşlerinden uyanır
O kadar zengin, güzel birinin seninle ne işi olur derdi.

Mahallenin en güzel konağıydı,
Siyah renkliydi ama mahalleli tarafından ismi pembe köşk olarak kalmıştı.

Balkona çıkar gelmesini beklerdi
Kutu kadar gecekondusunun, o gelince başka yere bakar gibi yapar görmesini istemez utanırdı gidince neden bakmadım ki bidahaki sefer kesin bakıcam derdi nereden geleceğini bilmeksizin.

İsyan etmekten çok korkar ama sürekli dediği bişey vardı "bi insana bi yerden bile piyango vurmaz mı be"
Kaslı insanlara özeniyordu,
Parasızlığa söyleniyordu,
Renkli gözlü görünce imrenir sebepsizce kin beslerdi.
Sonra bu isyan değil der avuturdu kendini.
ismini bile bilmediği kız için ismini koymadığı isyandı bu.
***

Ertesi sabah okul için
Oflana puflana çıktı yataktan.
Fakat mutluydu güzel bi rüya görmüştü.
Rüyasında o kızı ölümden kurtarıp kahramanı olduğunu o kız için en değerli insan olduğunu gördü.

Ekmek arası bişey alıp çıktı evden
Okulun ilk günüydü. O artık bi liseliydi.
Okulun yolunu tuttu
Gördüğü şey gördüğü şey bu gerçek mi diye sordu kendine
Aynı üniformadan o kızda da vardı aynı okuldalardı.
Henüz kimse arkadaş edinmemişti.
İlk arkadaşı olabilir miydi?
Yürüyüşü değişti, ayakları birbirine dolandı
Sonra sonra bi kendine baktı aynı ayakkabı ile bir okul yılı iki bayram geçirmişti.
Pantolonu geniş yerlerde sürtüyordu.
Utandı, vazgeçti.
Okul yoluna kadar hep bi adım arkasından ilerledi
Belki yardım edeceğim, tanışmamıza vesile olucak bişey olur diye.
Allahım diyordu. Allahım inşaAllah aynı sınıfa düşeriz.
Marş okundu
Kalabalık; okul içine girdi herkes listelere bakıp sınıfını öğreniyordu
Kaybetti onu kalabalıkta
Kendi sınıfını aramaya koyuldu
Listede buldu, sınıfın yerine de buldu
Usulca girdi ve en arka sıraya oturdu.
Öğrenciler bir bir giriyordu sınıfa.
Kimse kimseyi tanımıyordu.
Gözü kapıdaydı, bir an gözüne o kız çarptı, içeri girdi, tabloda ismine baktı ve bulamayınca çıktı.
Çocuk neye uğradığını şaşırdı, üzüldü, kıskandı neyden kimden kıskandığı belli değildi
Sanki tahmin ediyordu olumsuz şeyleri (...)

Tenefüs zili çaldı
Hemen koridora çıktı
Gözü onu arıyordu baktı göremedi
Kalorifere dayandı boş boş etrafa bakıyordu
Gördü gördü kızı bi erkekle konuşuyordu boğazında bi yanma hissetti ağlayacaktı zor tuttu kendini ne ara tanışmışlardı kıskandı yavaş yavaş yaklaştı oraya
-tamam teşekkür ederim
Çocuğa kantinin yerini sormuştu
Kendi oluşturduğu sorunlara üzülüp
Kendi oluşturduğu şeylere seviniyordu

Kızı kantine kadar takip etti
Kız bir şeyler alıp oturdu masaya
İşte dedi kendi kendine fırsat bu sende bişey al otur karşısına dedi hem tanışırsın dedi,
Sonra elini cebine attı beş kuruşu yoktu.
Kafayı yedi, borç isteyeceği tanıdığı kimse yoktu. Yine köşeden izlemekle yetindi.

gün bitti, kızın sınıfını öğrenmişti hemen kapısına gitti kız çıktı yine sıradan bi öğrenci gibi takip etti
Kız kapıda bekleyen lüks araca binip gitti
Gün boyunca düşündüğü onu izleyeceği uzun ev yolculuğu hayal oldu.

Ertesi sabah hayatında bir ilk'e imza attı çok erken kalktı
Üzerini değiştirdi bişeyler atıştırıp balkona çıktı uzun bi süre bekledi ama kız gelmedi.
Evden çıktı ve okulun yolunu tuttu.
Okula girerken yine aynı arabayı gördü artık babası bırakıyordu okula. üzüldü.
***

Kavga ettiği için sınıfı değiştirilen biri geldi sınıfa
Biri ile Kavga etse acaba kızla aynı sınıfa düşermiydi kafasına yattı

Sınıfta güçsüz bi kurban buldu kendine
Küçücük bi mesele için duvara itip tokat attı,
Çocuğun arkadaşları müdahale edip dövdüler.
Öğretmenler geldi ayırdı doğru müdürün odasına gönderdiler,
Müdür tokat atıp azarladı ve sınıfını değiştirdiler.
Dayak yediği yanına kar kalmıştı
Hayatının en şanslı günüydü.

Omuzlarını kasarak, göğsünü kabartarak girdi sınıfa
tüm gözler üstündeydi,
öğretmen sınıfa gelme sebebini sordu,
(...)
biraz nasihat verip yerine oturmasını söyledi.
kız cam kenarında başka bi kızla oturuyordu, bi erkek ile oturmadığına sevindi.
aklı değil hisleri ile hareket ediyordu

To be continued #Episode 2