Yan Komşum Bir Vampir

Jeremy Ve Ben

- Acaba neden Jessy senden hoşlanıyo olabilirmiyim ????

Şok olmuştum ne yapıcağımı bilmiyordum. Ne desem doğru olurdu?? Ama beni daha yeni tanımıştı nasıl bu kadar çabuk hoşlanabildiki benden ???
Sorular kafamın içinde dört dönerken birden kapının çarpma sesiyle irkildim. Jeremy gitmişti . Şimdi pişman mı olmalıyım bilmiyordum. Zaten Alex'de küsmüştü . Ama Alex'in küsmesi iyiydi zaten ayrılıcaktım saat gece 12:27 ydi. Yüzsüzce Jeremy'nin kapısını çaldım ama açmadı. Bende eve gidip uyumaya çalıştım ama olmadı. Bide yarın okul var. Sabaha karşı uyumuşum.
Gene o pislik alarmın sesiyle uyandım . Ve uykum deli gibi vardı. Lovabaya gidip elimi yüzümü yıkadım . Sıradan bir makyaj yaptım. İnce eyeliner ve parlatıcımı sürdükten sonra birde kalem çektim. Sonrada üstümü giyinmek için odama gittim. Siyah dizimin 4 parmak üstünde hafif kabarık bir etek giyip üstüne toz pembesi bir T-shirt giydikten sonra saçımı at kuyruğu yapıp hızlıca evimden çıktım. Sadece Jeremy'yi düşünüyordum. Allah'tan aynı okulda değildik.
Ben bunları düşünürken okula gelmiştik bile. Karnım çok açtı ve böyle coğrafya dersi hiç çekilmezdi.o yüzden ders boyunca uyudum sonra beni bi kız uyandırdı. Sarı saçlı mavi gözlü fiziği oldukça güzel ayriyettende saçları kalçasının ordaydı. Onun yanında çok çirkin kalmıştım.
- Jessy tatlım ders boyunca uyudun.bu arada benim adım Lydia

- Memnun oldum.

- Şey kantine iniyorum gelmek istermisin??

- Tabiki zaten bende inicektim .

Beraber kantine indik ve yiyeceklerimizi alıp boş yerlere oturduk.

- Jessy burda pek arkadaşın yok sanırım.

- Evet pek fazla yok. Dedikten sonra gözlerim Jeremy'yi gördü.

- Bi dakika Lydia.
Dedikten sonra koşarak yanına gittim ve Jeremy diye bağırdım. İlk önce bana baktı sonra yukarıya hızlı adımlarla çıkmaya başladı. Bende koşarak onu merdivenlerde yakalayıp önüne geçtim.

- Jeremy beni dinler misin ?

- Şu an dinlemek istemiyorum.

- Beni dinleyene kadar bırakmıycam!!

- Peki seni dinliyorum sonrada ben konuşucam.

- Jeremy seni ilk gördüğümde senden çok etkilendim sonra bana çarptın kahve içtik herşey çok güzeldi. Sonra sevgilin aradı ve beni bırakıp gittin kırgındım ama seni bidaha görmem sanıyodum. Sonra karşı komşum olduğunu öğrendim senden etkilensem bile seni tersledim.

- Bunun için zaten özür diliycektim içeri davet etseydin tabi ama suratıma kapıyı örttün ve üstelik sana bilerek çarptım çünkü senin gibi birini kaçırmak istemedim . Seni öyle bırakmamın sebebi ailemdi. Babam uzun zamandır çok ağır hasta kalp krizi geçirmiş o yüzden koşarak çıktım ve benim bir sevgilim yok. Arayan ablamdı.

- Özür dilerim Jeremy . Bilemezdim. Hiçbişey de söylemedin dünde gayet mutluydun.

- Çünkü babam zaten hastanede yatıyor ve haber geldi babam kalp krizini atlatmış o yüzden mutluydum.

Bunları anlatırken gözleri dolmuştu.

- Çok özür dilerim .

- Özür dileme sadice dinle Jessy seninleyken 1 yıldır gülmeyen yüzüm güldü. Geçen yılda kardeşim öldü. Sen farklısın benim için,çok özelsin kalbim yanındayken yerinden çıkıcakmış gibi atıyo. Jessy SENİ SEVİYORUM

Burunlarımız birbirine değiyordu . Nefesini suratımda hissediyordum. Tam beni öpecekken zil çaldı.

- Hangi sınıftasın ??

- 11/C

- Tamam o zmn senin sınıfın koridorun sonunda görüşürüz
Dedim

- Çıkışta almaya gelirim görüşürüz .

Sınıfa girdiğimde Lydia noldu diye sordu

Kızı unutmuştum

- Bişey olmadı.

- O çocuk kim??

- Ya arkadaşım ya sevgilim bende bilmiyorum

- Bunu dedikten sonra onun da kafası karışmıştı ders boştu o yüzden ben ona o da bna her şeyini anlatmıştı. Yani baya iyi arkadaş olmuştuk.
Zil çaldıktan sonra Jeremy'nin arabasıyla eve geldik.

- Jessy bu gün bi yerlere gidelim mi??

- Olur.

- 3 gibi çıkalım evden olurmu ??

- Peki .
Dedikten sonra içeri girip kapıyı kapattım. Bugünüde atlattım çok şükür...
Hemen bir sandviç hazırlayıp yedikten sonra duşa girdim çıkarken ince eyeliner çekip kalem sürdüm en sonunda parlatıcımı sürdükten sonra mavi üstünde beyaz bulut gibi şeyler olan elbisemi giydim. Çantama bişeyler doldurduktan sonra kapı çaldı . Saate baktığıma 2:54 geçiyordu.
Kapıyı açtım ve karşımda Jeremy bana gülüyordu. Onun gülmesini görmek o kadar güzel ki...

- Geliyorum

- Ben seni sonsuza kadar beklerim prenses

Bu lafları duyunca aklıma Alex geldi. Onu üzmüştüm ve bu beni üzüyordu. Yarın arıycam.

- Geldim.

Arabaya binip lunaparka gelmiştik. Çok mutlu olmuştum bayağıdır gelmiyordum. Elimi tuttu ve

- Hangilerine binmek istersin?

- Aslında ben hepsini severim

- Ne istersem binermisin??

- Tabi ki.
Dedim demez olaydım direk kamukazeyi gösterdi. Ve ben ondan çok korkardım

- Sorun olur mu??

Korkak görünmek istemiyordum çünkü o cesur kızları severmiş.

- Sorun olmaz da altımda etek var.

- Sorun olmaz bendede hırka var.

Kaç kızım Jessy kurtar kendini yoksa ölüceksin.
Biletleri almıştı bile ve binmeye başladık. Kilidimi kitledikten sonra hemen elini sıkı sıkı tuttum.

- Yapma ama Jessy korkuyorum deme sakın!!
Yüzünde yapmacık bir gülümsemeyle bana bakıyordu.

- Korkmuyorum .
Dedim ama sesimin kaydığına eminim.
Ve başladı. O kadar bağırmıştım ki indiğimizde sesim çıkmıyordu.
Ama hala gülmeye çalışıyordum.

- Çok iyiydi hele senin sesini duymak muhteşem bi şey

- Bundan sonra duyamayabilirsin ama
Dedim kısık bir sesle
Güldü.

- Hadi sessiz bir yerlere gidelim.

- Onaylar bir şekilde başımı salladım.
Giderkende 2,3 şişe içki almıştık. En son hatırladığım içiyorduk.

Uyandığımda Jeremy'nin yatağındaydım ve üstümde hiçbişey yoktu...