"kenan bakmasana o tarafa!" kumral saçlı çoçuk elindeki dondurmayı sevgilisine yedirirken sitemle konuştu. sevdiği adamın ilgisini istiyordu. eliyle çenesinden tutarak kenan'ın kafasını kendi yüzüne çevirdi ve gözlerini karşısındaki bir çift yeşil göze sabitledi. "kenan bana bak." arda sitemle konuştu ama kenan sadece tatlı buluyordu arda'nın bu hallerini.
kumral uzun boylu olan gülümseyip sevgilisinin dudaklarına bulaşmış dondurmayı eliyle temizledi.
"sürekli ilgi isteyen bir bebek gibisin arda." kenan gülümseyerek arda'ya baktı.
arda kaşlarını çatarak dudaklarını büzdü. "sevgilim benimle ilgilenmeyecekse neden sevgilim?" arda'nın bu tatlı serzenişleri kenan'ı gülümsetti. hoşuna gidiyordu ilgi isteyen bu halleri.
kenan gözlerini kumral saçlı çoçuğa çevirdi. "bebeğim sen sürekli benim ilgimi istersen ben seni ilgiye boğarım fakat sonunda beni boğuyorsun her şeyime karışma diye benimle kavga ediyorsun."
arda gözlerini devirerek kumral saçlı sevgilisine baktı. "tamam kenan bende benimle ilgilenecek başka birini bul-" lakin arda sözünü tamamlayamadan kumral saçlı olan sevgilisinin cümlesini bitirmesine izin vermedi. sert bir şekilde sevgilisinin dudaklarını öptü. kısa bir öpücükten sonra nefes almasına izin vermeden tekrar dudaklarını birleştirdi. tekrar tekrar öptükten sonra arda kenan'ın öpmelerine karşılık vermeye çalışıyordu.
kenan kaşlarını çattığında arda ona kızacağını anlamıştı. "bir daha böyle bir şeyi aklından bile geçirme. bak düşündükçe elim ayağım titriyor. imasını bile yapma. şaka olsa bile yapma."
arda eliyle sevgilisini sakinleştirmeye çalıştı. "tamam kenan sakin olur musun, farkında mısın şu an olmayan birini kıskanıyorsun?"
kumral saçlı yeşil gözlü olan kaşlarını kaldırarak sevgilisinin beline ellerini koyarak küçük olanı kucağına çekti. "bilerek yapıyorsun değil mi? beni kıskandırmak için söyledin biliyorum fakat konu sen olunca olmayan birini bile kıskanıyorum." sevgilisinin kulağına yaklaşıp nefesini hissettirecek kadar yakınındayken konuştu. "deli ediyorsun beni."
sevgilisi kucağında otururken dudaklarını tekrardan birleştirdi kenan. mümkün değildi ama o anda hayat dursun istedi arda.
çok sevmek doğru değildi. doğru kişiyi çok sevmek önemliydi. sevdiği adam onun için doğru kişiydi biliyordu. sevilme duygusu güzeldi. sevdiği adam ise özeldi.
kumral saçlı olan sevgilisinin elini tutup ayağa kaldırdı. saat geç olmuştu lakin kenan sevgilisiyle el ele yürümek istiyordu. sevgilisinin ellerini tutup ceketinin cebine koyduğunda elleri hâlâ iç içeydi.
italya sokaklarında arda ve kenan el ele yürürken rüzgar esmeye başladığında kenan'ın kumral saçları rüzgardan ötürü biraz karışmıştı. kenan'ın saçları biraz uzundu. arda sevgilisinin saçlarına bakarak gülümsedi. boşta olan sol eliyle sevgilisinin saçlarını düzeltti. "saçların çok uzamış biraz kestirmeyi düşünmüyor musun?"
kenan ise hafif bir tebessüm ederek yanıtladı onu. "saçlarımla oynamaya bayılıyorsun gidip nasıl kestireyim? ayrıca saçımı kestirirsem yakışıklı olmam bence."
arda kenan'a baktığında gözlerini sevdiği adamın yeşil gözlerine sabitledi. "her halin gözüme yakışıklı geliyor." arda özellikle kenan'ın kumral saçlarını çok severdi. gülümsediğinde ise yüzünde oluşan gamzeye aşıktı.
kenan gülümseyerek yanındaki kumral saçlı sevgilisin gözlerine bakarken boşta olan diğer eliyle sevgilisinin belinden tutarak kendine çekti. "şimdi burda seni nefesin yetmeyecek duruma gelene kadar." gözlerini sevgilisinin yüzünde gezdirdi. "nefeslerimiz birbirine karışana kadar."burnunu sevgilisinin burnuna değdirdi. "öpsem."
arda yutkunduğunda kenan beklemeden dudaklarını birleştirdi. gözlerini kapatıp sevdiği adamın öpüşüne karşılık verdi arda. gökyüzündeki tüm yıldızlar onları izledi. ay ise onların aşkına şahitlik etti.
