3.Bölüm Güven Bana

146 9 3
                                    

Bill'in bakış açısı
Tamam çam ağacını kucağıma alıp öptüm ve bu hoşuma gitti tadı gerçektende muhteşemdi dahasını istiyordum hemde daha fazlasını zaten onu bir şekilde elde edince istediğim zaman istediğim kadar çam ağacını alabilirim ve istediğimi alıcam ve onu bu gün kucağıma alma sebebimde zaten tadına bakmak istememdi tüm kölelerimi önce tadına bakarak alıyorum zaten eve varınca odamın banyosunda ılık bir duş aldım altıma bol bir eşofman giydim üstüme bir şey giymedim ardından yatağa geçtim ve çam ağacının kişiliğini biraz gözden geçirmeye başladım neyi sever neyi sevmez az çok kişiliğini çözmeyi başardım biraz tuhaf birisi delikanlı maceraperest aile ilişkilerine çok bağlı birisine hemen güvenmez her zaman gözü açık etrafını kollayan birisi araştırma yapmayı seviyor derslerinde başarılı asosyal bu yüzden herkes ona inek der zeki paronormal araştırmalar ilgi alanı sürekli bir şeyler deneyip yeni şeyler yapmayı seviyor ve son olarak kariyer planlarından dolayı aşk meşk işlerine zaman ayırmaz tamam bu biraz zorlu olucak ama ben halledicem ve sanırım buldum ne yapacağımı ona bir kaç küçük koca evrenle ilgili sır versem her şey çok basitleşebilir mesela neden esrarengiz kasabada bu kadar çok tuhaflık var bu tuhaflıklar nerden geliyor evren'in tüm sırları içinde minicik bir soru işareti ama çam ağacı için büyük bir cevap bu soruyu aklından geçirdiği an cevabını alıcak bide babam benim kötü bir oyuncu olduğumu söyler pff oyunculuğum gayet iyi yani babamda pek çok kez dünyaya insan formunda indi fakat yakalandığı durumlar oldu fakat ben yakalanmadım bence beni kıskanıyor bu yüzden çok kavga ettik ama umrumda değil beni kıskananlar çatlasın yüzümde şu an piç smile var neyse konumuz bu değil yok lan bu oğlum şeytanlar bile iç sesiyle kavga ediyor bu ne awk yada ben normalinden fazla ruh hastasıyım bencede ben ruh hastasıyım hemde fazlasıyla şimdi egomu tatmin etmek için bunu başkalarına söyletcem çünkü niye olmasın
Dipper'ın bakış açısı
Aresle boğuşuyorduk şu son günlerde adam akıllı ilgilenemedim ya iyiki seni sahiplenmiş diycem hiç göründükleri gibi tatlı değiller geceleri uyutmazlar kollarınızı gg olur garip garip sesler çıkartırlar alakasız yerlerde bulursunuz mesela geçenlerde dondurucudan çıktı ya sen oraya nasıl girdin piskopat kara verdim eve bir tanede köpek alcam Taylor'un yerini doldurur kskdkdkd bir süre sonra ares yoruldu ve yatağın köşesinde kıvranıp uyudu bende aşağıya indim yemek masasına oturup bir içki şişesi açtım ve hayatı sorgulamaya başladım sonra boynum aklıma geldi aynaya baktım ve büyük bir kısmı geçmişti tamam kalan kısmı Mabel gitmeden önce evde bir fondöten şişesi unutmuştu onunla kapatırım hayatım boyunca makyaj yapacağım Aklıma gelmezdi bu durum benim için esrarengiz kasabanın tuhaflıkları kadar tuhaf bir durum la cidden esrarengiz kasabanın tuhaflıklarının kaynağı ne derken arkamda bill'i gördüm "sanırım sana bu konuda yardımcı olabilirim çam ağacı" inansamı lna bu soru yıllardır kafamı kurcalıyor o zaman kabul etmekle etmemek arasında o piti piti yapcam ve yardımını kabul etmek çıktı off tamam dipp gözünü dört aç "peki karşılığında ne istiyorsun bill" bunu çok şüpheci bir şekilde söylemiştim "bana güvenmeni onun dışında hiç bir şey istemiyorum" peki ona güvenebilirim ama dikkatli olarak bu konuda bir şey demedi nasıl olsa ben her zaman dikkatliyimdir "tamam bill ama sadece bir şans vercem eyer güvenimi kırarsan tüm evrenin sırlarını dahi vercek olsan sana güvenmem tamammı" bunu çok ciddi söylemiştim ben ve ciddilik pek anlaşamayız ama oldu yeeey çok mutlu olmuşkem "tamam çam ağacı o zaman anlaşma" diyip elini uzattı elinden çıkan mavi göz kamaştırıcı alanlarla beraber şeytanın elini sıktım "şimdi esrarengiz kasabanın tuhaflıklarının kaynağı ne olduğunu söyle" dedim beni kendisine çekti elimi tutan elini ve diğer elini belime doladı "sıkı tutun bu biraz.sarsıntılı bir yolculuk olcak" ilk başta anlamadım sonra bir portaldan aşağıya düşmeye başladık ağzımdan çıkan tek şey "ananı skim" zaten sonrası bağırış bill'e gerçektende o kadar sıkı sarılmıştımki ahtopot misali böyle gözlerim kapalı var gücümle bağırıyorum bill'in kucağındaydım bir eli kalçamda bir eli sırtımda beni iyice destekleyerek tutuyordu bacaklarımı beline doladım çünkü cidden korkuyordum bide düşüş cidden sarsıntılıydı fakat inişi düşündüğüm gibi olmamıştı gayet yavaş bir iniş yaptık gözlerimi açtığımda bill beni bir ağaca sabitlemiş gülüyordu kalbim deli gibi atıyordu nefes almakta zorlanıyordum nefes nefese kalmıştım bill elini kalbime koydu ve kalp atışlarım normale döndü sonra nefes alış verişlerim normale yavaş yavaş döndü beni yere indirdikten sonra bir şey fark ettin burası Ford amcanın gösterdiği ufonun düştüğü uçurumdu "kesinlikle çam ağacı dikkatine hayran kaldım doğrusu ama şimdi biraz geri çekil derim" Dedi anlamadım ilk başta sonra beni tuttu ve biraz kenara bir kaç adım ama bu adımlara sayarak atıyordu durduğunda "burası iyi" hala bir şey anlamadım derken ufo yanımdan sıyrılıp geçti cidden bir adımlık mesafeyle sıyırdım sonra ufonun düştüğü yere gittik daha doğrusu bill bizi ışınladı ufonun düştüğü yerin yanında bir çalılık alan vardı orada saklandık ve olacakları izlemeye başladık bill aşırı derecede sakindi benim aksime benim nutkum tutulmuş olacakları izliyordum sonra ufodan iki robot çıktı bu robotlar Ford amcayı yakalayan robotlardı insanların duygularına göre çalışıyorlar felan o yüzden elimden geldiğince sakin olmaya çalıştım bill için zaten dünya yıkılsa umrunda olmaz robotlar buraya geldi ve bizi taramaya başladılar birisi beni tuttu ve kolumu uzattı diğeri ise bir şırınga çıkarıp kolumdan kan almaya başladı bill ordan bana "sakinliğini koru çocuk" Dedi sonra benden kan alan robotlar bill'den kan aldılar yaa bende bu sakinliği istiyorum nasıl başarıo amk bill'dende kan aldıktan sonra bill beni tuttu ve kendisine çekerek belimden beni kavradı bir büyü yaparak zaman akışını hızlandırdı ardından kendimi ufonun içinde buldum bir sürü tuhaf yaratık vardı aynı esrarengiz kasabanın tuhaflıkları gibi acaba burdanmı geliyorlardı "kesinlikle tuhaflıklar burdan geliyor çam ağacı tabi ilk olarak bu kafeslerin kırılması gerek yada açılması ve bu nasıl olcak biliyormusun" hayır anlamında başımı salladım sonra gene beni belimden tutup ufonun üstüne ışınladı ve zamanı yine zamanı hızlandırdı bir süre sonra ufoda bir patlama oldu ardından tüm o yaratıklar dışarı dağıldı demekki esrarengiz kasabanın tuhaflıklarının bir kısmı burdan geliyor peki diyer varlıklar yani daha çok yaratık var "onları şimdi görüceksin küçük çam ağacım" KÜÇÜK ÇAM AĞACIM?!! Tamam dipper sakin ol gözlerimi kapatıp sakinşemeye çalıştım açtığımda bambaşka bir yerdeydik bill bizi bir ağacın yanına ışınladı ve ordan olanları izlemeye başladım burası dünyadan bir yere benzemiyordu her şey çok farklı fakat geri kalan tuhaflıklarının gereğinden fazlasıda buradaydı bir süre bill'in bizi ışınladığı ağacın arkasında bekledikten sonra iki kişi birden bizim bulunduğumuz yere düştü ben korkarak Arkama sıçradım bill'de dengesini kaybetti ve arkasına yaslandığımız ağacın gövdesine kendimi sarılmış buldum bill'de bana arkadan sarılmıştı ve küçük bill'i bana yaslıyordu kalkmıştı bende tabi o an domatese döndüm bill bana iyice yaslandı kafamı döndürdüğümde yüzünde piç smile vardı ben tabi utançtan geberip gitmeme ramak kalmıştı kafamı önüme çevirdiğimde bizi bu hale düşüren o iki kişinin kavga ettiğini gördüm sonra gene devasa bir patlama meydana geldi ve büyük bir ışık hüzhesi ortaya çıktı büyük ihtimalle bir portal tabiki yanılmamışım eh sonuç olarak bizim kasabanın diğer tuhaflıklarıda böylece bizim kasabaya akın etti aklımda tek bir soru var neden hep patlama amk
B:bilmem ama aklındaki soru işaretlerine çözüm oldumu
D:şey bill burası neresi
B:burası senin dediğin gibi yani düşündüğün gibi başka bir boyut ama sen buraya peri masalı boyutu diyebilirsin ben rahatlamak için hep buraya gelirim istediğin zaman senide getiririm
D:bu çok iyi olur
Cidden daha dört yıl önce beni ve tüm ailemi yok etmeye çalışan bu şeytan şimdi niye böyle davranıyor hoşuma gidiyormu evet peki burda bir bit yeneği varmı gene evet gözlerini dört aç dipper "bill artık eve gidebilirmiyiz yarın okulum varda" evet anlamında başını salladı ve başını boynuma gömdü teni gerçekten çok hoş hissettiriyor derken evde yatağımın üstündeydik biraz doğruldum ve Bill'e doğru döndüm bacaklarımı beline doladım yine ikimizde erkekliği değiyordu bill sakince ellerini belime doladı ben başımı kucağına oturduğum şeytanın boynuna gömdüm ve "teşşekkür ederim ve yarın araştırmama yardım etmeye devam edermisin" dedim "tabi hem şu sıralar fazla sıkılıyorum benim içinde vakit öldürmek için iyi bir fırsat" ne yalan söyleyeyim şu an bu şeytanın kucağından inmeği hiç istemiyodum düşünüyorumda annemler beni bu halde görse evlatlıktan redederdiler ama gerçektende yumuşacık bir teni vardı ve pürüzsüz burda olmak nedense bana huzur veriyordu derken uyku yine beni çağırmaya başladı bende koşa koşa yanına gittim
Yeeey bu bölümde bitti ama nie bu kadar az okunuyor ya güzel yazamıyormuyum acaba kitapmı sarmadı mizahım o kadar iyi değilmi qwq üzdü olsun ben genede yazcam belki ilerde tutar hiç sanmam ama q-q neyse bir sonraki bölümde görüşürüz bb

🔺🔶🔯🌈🌲Benim Doritosum🌲🌈 🔯🔺🔶Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin