~Hürkan~
O zaman dünyanın en romantiği sensin
Hürkanın yanından lavaboya gittim.
Sonra salona hürkanın yanına gittim ve:
Bunu sormamdan sıkılmış olabilirsin ama ne ye...
Bundan sonra kahvaltıyı birlikte hazırlayalım.Ben seninle vakit geçirmek istiyorum.Ama tabi sana özel hazırlayacağım zamanlar ayrı.
Sürekli evde yiyorduk dolayısıyla ona:
O kadar geldin.Hep evde yaptık kahvaltıyı.Gel o zaman dışarda yiyelim.
Tamam dedi.Ama daha erkendi o sırada bana:Ali'yi nerden tanıyorsun?
Şu anda bu soruyu sorması tuhaf gelmişti ve ona:niye ki?
Hürkan:hiç sadece çok yakın arkadaşsınız.Nasıl tanıştınız?
İlk tanıştığımızda ufak tefek hep dayak yiyen bir çocuktu.Ortak şeyleri sevdiğimizi fark ettim.Hatta siyah dranzamı kaybettiğim zaman beni neşelendirmek için küçük bir taşı alıp
Siyah dranza gibi çizip bana vermişti.
Sonra bana:
Peki ailesi onu sever miydi?
Ömer:Annesi severdi.Babası da severdi.
Aslında bir defasında duymuştum.Alinin annesi ile babası Ali'nin üstüne çok titremiş çünkü hiç çocukları olmuyormuş ve sonra doktora gitmişler.
Ali'nin annesi hamileymiş.Sonra birkaç ay sonra Ali'yi doğurmuş.Yani ailesi Ali'yi
Çok zor büyütmüş.Bu yüzden onun üstüne çok titreyip ona aşırı ilgi gösterdikleri için mahalledeki çocuklar
Onunla dalga geçip bazıları da kıskandığı için Ali'yi dövüyorlardı.Onu çocuklardan kurtardığım günden sonra bana ertesi gün teşekkür amacı ile evlerindeki bir kağıda resim çizip getirdi.O yaştaki birine göre çok güzel resim çiziyordu.
Dur bekle resmi getireyim.Odama gittim.Ona bana çocukken çizdiği resmi getirdim.Hürkana gösterdiğim zaman tepkisi şu oldu:
Bu yaştaki biri için gerçekten iyi bir resim.Artık daha iyi resim çiziyordur hatta benden bile iyi.Ona: evet gerçekten güzel resim çiziyor.Hatta bana verdiği küçük resmini getireyim.Bana çizdiği resmi aldım ve yenisini getirmek için odama gittim.Odamdan bana çizdiği köpek resmini getirdim.inceledi ve ona:
Güzel değil mi?
Hürkan:hemde çok iyi
Ona:resmi götürüyorum.Tamam dedi.
Geldim ve ona: Hadi hazırlan da gidelim Hürkan dedim.
Ben de hazırlanmaya gittim.Hürkan da hazırdı.Gidebilirdik.Arabaya gittik.Navigasyona yazdım.Geldik.
Hürkan ile cam kenarında bir yere oturduk.Garsona siparişlerinizi verdik.
Bir an hürkanın gözlerini kendi üzerimde hissettim.Ben de ona baktım.Bir süre bakıştık.Sonra siparişlerimizin bir kısmı geldi ve ona:
Birazdan asıl yemek gelir,çok mu acıktın
Hürkan:Hayır iyiyim.
Ömer:Seni bilmem ama ben açım
Hürkan:Galiba şurdakiler bizim yemekler
Ömer:Sonunda
Yemeye başladım.Birden hürkanın fotoğrafımı çektiğini anlayınca ona:
Hemen gene beni mi çektin hürkan bu tipimle?
Hürkan:Ne var tipinde
Ömer:ister istemez yemek yiyorum
Hürkan:Yalan söylediğinin sen de farkındasın.Çok tatlı bir tipin var.
Ona gülümseyip yemek yemeye devam ettim.Sonra hürkan gene birşeyler karıştırıyordu ona meraklı gözlerle bakarak:
Ne yapıyorsun Hürkan?
Hürkan:hiiç
Ömer:hadi hadi göster.
Gösterdi.Numaramın üstünde sincabım yazıyordu.Demek ki bana takma isim bile vermişti.Sonra bana
Ben sende ne diye kayıtlıyım?
Telefonumu açıp ona çevirdim ve
Hürkanım yazıyordu.Ona: Seninki daha güzelmiş dedim.
O da bana:Seninki de güzelmiş.
Kalkalım mı?
Ömer:tamam
Arabaya binmeden ona:
Ormana gitmek ister misin?
Hürkan:Olur
Arabayı ben sürüyordum.Sonra hürkan telefonunu arabaya bağladı.Sanırım bir playlist açtı.şanslı günümdeydim şarkıyı biliyordum.Sözlerini mırıldanmaya başladım.Sonra karşılık gelince şaşırdım.Ama bozuntuya vermeden devam ettim.Ne kadar araba da sürsem
dans ta ettim.Hürkan da dans ediyordu.
Birlikte final kısmını çok güzel söyledik.
Bir süre sonra Hürkana:
Hürkan orada piknik yaparız belki birşeyler alalım.Hürkan:
Tamam.Markete girdik.Birşeyler aldık.
Hürkan aldığımız kolalardan 2 sinden birini bana açıp verdi.Sonra kendininkini
açtı.İçiyorduk.Sonra hürkan bana:
Daha ne kadar var Ömer?
Ömer:10 dk sonra varıyoruz.
Yolda gidiyorduk.Geldiğimizde arabayı park ettim ve hürkana beni takip etmesini söyledim.Patika vardı ama takip etmedik çünkü göstereceğim şey daha güzeldi.Çantalarımızı da aldık.Bir süre yürüdükten sonra dur işareti yaptım.Durdu.Sonra yavaşça ileri yürüdü ve ona doğru :Bak
İleride bir yapı vardı.Bu yapının ne olduğunu bilmiyordum.Hürkan fotoğraf çekmeye başladı.İlgisini çekmiş gibiydi.Ona:
Bunu beğendiysen eğer ilerde daha güzel birşey var.Ona tehlikeli de olsa çok güzel bir manzara gösterecektim.Çok yaklaşmıştır derken hürkanın ayağı kaydı ve uçurumun kenarına düştü.Hemen onu yanına çektim.
Bundan sonra çift halinde gezeceksek halat filan alalım birimizin düşmesi söz konusu ise.Gülümsedi ve sonra piknik için aldığımız yiyecekleri çıkardık.Hürkan kalan 2 kolaydan birini bana verdi ve sonra:
Güzel bir yer değil mi?
Hürkan:yanında senin gibi biri olmazsa tehlikeli.
Ömer:abartma
Çok tatlıydı.
Hürkan:ciddiyim
Ömer:Sen peki?Hemen elimi bıçak kestiğinde yanıma geldin
Duraksadı sonra:
Hürkan:Kim olsa öyle yapardı
Ömer:Emin ol herkes önsemez,Hürkan
Dedim ve elini tuttum ve:
Seninle zaman geçirmek inan yaşamımdaki zamanlardan en değerlisi.
Hürkan:Seninle geçirdiğim zamanlar da öyle.
Hürkan:Müzik açayım mı?
Ömer:tamam
Sanırım aynı playlistten bir şarkı çalıyordu.Hürkan şarkıyı söylemeye başladı.Sesi çok güzeldi,insana huzur,mutluluk ve diğer tüm şeyleri hissettiriyordu.Birde kendi sesini beğenmezdi.Sonra:
Sesimle anı bozduğum için özür dilerim Ömer.
Ömer:Sen şaka yapıyor olmalısın.Sesin bir meleğin sesi gibi.İnsana huzur veriyor.Ve sen gelmiş bana diyorsun ki
Sesim kötü.
Hürkan:Cidden sesimi seviyor musun
Ömer:Evet gerçekten çok güzel bir sesin var.Şahsen ben bir şarkı çıkarsan 1 saat dinlerim.
Hürkan:Demek gerçekten beğendin.
Ömer:evet çok beğendim hemde
Hürkan:O zaman şarkıyı söylemeye devam edeyim.
Söylerken duyguları suratında beliriyordu.Yüz ifadeleri anlık değişirken
Çok keskin ve kararlılardı.Ona her baktığımda sanki birçok kişiliği birden,Sanki birsürü hürkan görüyordu.
Şarkıyı bitirdiğinde ona bakakalmıştım.
Bana Ömer deyince irkildim.Bana:
Hadi yesene hiçbir şey yemedin.
Ömer:tamam hürkan yerim
Hürkan:bundan da yesene
Ömer:tamam hürkan tamam ver de yiyeyim
Hürkan ona yiyeceği kendi elleriyle hazırlayıp ağzına doğru uzattı
Ömer de hem bu tatlılığa dayanamadı
Hem de onu kıramadı
Ömer:Sen romantiklik mi yapıyorsun şimdi?
Hürkan:evet
Ömer:O zaman dünyanın en romantiği sensin
Hürkan:Sen de benim kadar iyisin
İkisi de birbirine gülmeye başladı.
Gören de saki biri espiri yaptı sanardı.
Bir süre sonra kendilerine geldiler.
Hürkan:Bu güzel yeri nasıl keşfettin?
Ömer:Aslında arada yalnız kalmak ve kafamı toplamak için bu patikalı yere geliyordum.Sonra meraktan yoldan uzaklaşıp etrafa bakmaya karar verdim.
İyi ki patikadan ayrılmıştım.Bir süre gezerken burayı gördüm.Buraya kafa dinlemeye gelirim arada.
Hürkan:Bana verdiğin yüzük işe yarıyor
Ömer:Ne açıdan?
Hürkan:Böyle iyi bir tur rehberim var da ondan
Ömer:Sana demiştim o yüzük şanslıdır diye
Hürkan:Evet gerçekten çok şans getiriyor.
Ömer:Ee hürkan madem birlikte Antalya'ya gideceğiz ne yapacağız orda?
Hürkan:Zaman gösterecek.
Birlikte oturuyorduk ve ona:
Madem Antalya'ya gideceğiz o zaman erken gidelim.
Hürkan:tamam
Hürkan: Günaşırı yüzeriz
Ömer:Evet ya Antalya'ya geldim bi yüzemedim
Hürkan:Seninle çok güzel yerlere gideriz
Ömer:tamam
Ömer gelecek hafta ne olacağını hayal etmeye çalışıyordu.
Hürkan:O zaman 2 gün sonra gidelim.
Ömer:Tamam
Sonra otururlarken Ömer'in telefonuna mesaj geldi
Emre:Selam kanka
Ömer:selam?
Emre:Kanka hürkanın doğum günü yaklaşıyor ya ona sürpriz yapacağız
Sen onu erken getirmeye çalış
Ömer:zaten erken geleceğiz
Emre:tamam
Emre:O zaman bak ben geçici bir grup açayım seni de alalım konuşuruz orda.
Hürkan:kim o Ömer:
Ömer telaşlanmıştı bir yalan uydurmalıydı
Ömer:Emre filan bizi merak etmişler onlar mesaj attı
Hürkan:gruba gelmedi.
Ömer:özelden attılar
Hürkan:diyorsun
Ömer:sana yalan söyleyecek halim yok ya hürkan
Hürkan:tamam tamam
Ömer içinden derin bir nefes aldı.
Sonra gene telefonunu eline almıştı ki:
Bildirim geldi:
Emre sizi "doğum günü" ne ekledi
Mesaj geldi
Kaan:Kanka ne yapacağız
Mert(ikiz olan):Ömer'e sor ne de olsa hürkanın en yakınında o var
Ömer:Cuma günü sabahtan geliriz herhalde
Mert(ikiz olan) tam da doğum gününde
Emre:evet
Kaan:ne yapacağız
Emre:çok orjinal bir doğum günü olsun
Kaan:nerede kutlayacağız?
Ömer:benim bir fikrim var,Bir dağ evi tutalım.Sonra hepimiz birkaç gün orada kalalım.
Emre:iyi fikirBu bölümümüzün sonuna geldik
Evet size bir söz verdim ve tutacağım
Doğum günü bölümünü atacağım.
Neyse biraz böyle gitsin sonra olaylar başlasın.Tamam sürekli bunu diyorum ama ciddiyim.Bişeyler olacak
Ama mutlu olsunlar da istiyorum.
Neyse yorumlarınızı atın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓐 𝓵𝓲𝓽𝓽𝓵𝓮 𝓫𝓲𝓽𝓽𝓵𝓮 𝓵𝓸𝓿𝓮 ~ 𝙿𝚘𝚛𝚐𝚘𝚕𝚊
FanfictionBir tesadüf herşeyi değiştirebilir.Kader bize ipuçları sunar.Önemli olan bu ipuçlarını anlayabilmektir Kitap açıklaması: öncelikle hikayenin başında a little bittle love yazıyor ve belki ingilizce olarak çevrilince tuhaf anlamlar verebilir.Ancak ger...