Bölüm 1- 'TANIŞMA'

89 7 7
                                    

''Yağmur kızım kalk artık. Akşam babanın ortağı yemeğe gelicek. Hadi çacuk, bir an önce hazırlanmamız gerek.''

Ahh, lanet olsun.Sabahın köründe kalkmama ne gerek var?! Sanki vali geliyor! Babamın klasik iş yemekleri işte.

''Tamam anne kalktım.'' ''Önemli bir iş yemeği anlaşılan.'' ''Evet, babanla özenle hazırlanın dedi.''

Evet, babam iş adamı. Ulusoy İnşaatın sahibi olur kendisi.

Neyse, ben Yağmur Ulusoy. Bilkent Üniversitesinde Mimarlık Bölümü 1. sınıf öğrencisiyim. Ailemle birlikte İstanbul'da yaşıyorum.Ha bu arada, benim bir abim var, Ayaz. Biraz kıskanç olsa da dünyadaki en değerli varlığım.Daha sonra arkadaşlarımmm..Bir sürü arkadaşım var ama en yakın olduğum arkadaşım daha doğrusu dostum, Eylül. Eylül hayatımda gördüğüm en iyi, en eğlenceli, en anlayışlı, en duygusal, en deli, en cesur kız :) Çok seviyorum onu.

Ayrıca Eylül benim stilistim. Yani bu tip gecelerde en büyük yardımcım. Onu çağırdım, bana yardım edecek. Veee ding-dong! Eylül geldii!

''Ben bakarım Hülya Teyze!'' Hülya Teyze bizim yardımcımız bu arada.''Hoş geldin kurtarıcım benim!''

''Hoşbulduk canım''. ''Gel hadi odama geçelim''.''Eee naptın bakalım esmer güzeli?''. ''Napıyım ya, annem kaldırdı sabahın köründe, kalk hazırlan akşam iş yemeği var diye. Bende el mahkum kalktım direk seni aradım, bana yardım edeceksin.'' ''Bu işler benden sorulur kızım, seve seve'' Deli bu kız :)

''O zaman Eylül Özden imzalı defile başlasın!''. Maşallah, bayılıyorum sabah sabah bu enerjisine :)

....

''Bence beyaz elbise daha güzel, ten rengine çok yakışıyor. Saçına da bir at kuyruğu, ohh miss!''

''Sonunda! Yeter artık Eylül, sabahtan beri kıyafet deniyorum, öldüm bittim.''

''Tamam tamam hadi yemeğe az kaldı, saçınla makyajını da yapıyım gideyim.'' ''Tamam, sağol canım''

...

Vee beklenen an. Misafirler geldi. Bi dakika sadece İKİ kişimi? Bütün bu hazırlık iki kişi içinmiydi?! Ahh şaka mı bu! Neyse, gülümse Yağmur gülümse. 

...

Yaklaşık bir saattir iş dinliyorum. İş yemeklerinin canı cehenneme!

Çocuk kaç yaşında acaba? Ne kadar soğuk ve keskin bakıyor.

Saçları hafif rampalı, cildi pürüssüz tıpkı bebek cildi gibi. Gözleri..Gözleri içine çekiyor insanı, bakışı ise deprem etkisi yaratıyor insanda. 

Artık nasıl daldıysam Ahmet beyin sesiyle irkildim. ''Efendim?'' ''Hangi üniversitedesin?'' ''Bilkent Üniversitesinde Mimarlık Fakültesi''. ''Aa öylemi? Ediz de Bilkent ü. Mimarlık okuyor.'' Adı Ediz...Gözlerimi Ediz'e çevirdim, bana bakıyordu hatta daha çok süzüyordu. 

...

Kapıdan tam çıkacakken ''Memnun oldum, Yağmur.'' diye fısıldadı...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 22, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yağmur SonrasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin