Marvolo Gaunt, oturduğu koltuktan kızını ve oğlunu izliyordu. Sakin,sessiz biri olan Merope Gaunt zaman zaman kardeşi Morfin tarafından eziliyordu. Morfin'in tek derdi kendisini korumak olsa da bazen çok sert bir tutum sergileyebiliyordu. Marvolo Gaunt, kahvaltıyı hazırlayan Merope'u rahat bırakması için oğluna seslendi ardından yüzünü hafif bir tebessüm kapladı. Merope'a hitaben konuşmaya başladı.
"Sevgili Marvolo'm halen uyanmadı mı?"
"Dün gece geç saate kadar çalıştı. Masasında uyuyakalmıştı. Yatağına yatırıp üstünü örttüğümde saat neredeyse üçtü. Uyanmamış olması çok normal. Hem bugün okulu da yok. Birazcık fazla uyumasında bir sorun yok."
"Kendini çok yoruyor ama onun bu hırsını seviyorum. O asla kaybedemez. 'O adama' benzeyecek diye endişe etmiştim ancak gördüğüm kadarıyla bu endişem yersizmiş. Onu en iyi şekilde yetiştireceğim."
Marvolo Gaunt, söyleyeceklerini bitirdikten sonra ayağa kalktı. Yaşının ileriliği kendisine bir yük değil armağandı. Pek çok konudaki yetkinliği ile halen büyücülük dünyasındaki yerini koruyordu. Çalışma odasına cisimlendi. Gün henüz doğmadığından odasındaki mumları elinin bir hareketiyle yaktı. Atalarından kalma bu eski evin hiçbir odasına en ufak bir dokunuş dahi gerçekleştirmediğinden evin,tıpkı bu odanın sahip olduğu gibi antika havası vardı. Odanın koyu duvar renginde kendisine özel bir yer bulmuş olan tahta oymalı kitaplığa doğru ilerleyerek kalınca bir kitabı eline aldı. Sonrasında kendisini camın kenarında duran kumaş koltuğa bıraktı.
Birkaç saatini o koltukta oturup kitabı okuyarak geçirdikten sonra yüzüne vuran gün ışıklarıyla kendine geldi Marvolo Gaunt. Odasının kapısı çalındığında bu geri dönüş kesinleşti. Sakince kapının ardındakini içeri davet etti.
"Gelebilirsin Marvolo."
Kapının altından yapılma kulpu çevrilerek açıldı. İçeriye giren gençle ortamın havası tamamen değişti. Camdan giren ışıklar gencin yakışıklı yüzünü aydınlatıyordu. Marvolo Gaunt, gence gülümseyerek yaklaştı.
"Günaydın, dede."
"Günaydın, Marvolo. Bakıyorum da tembelliğe alışmaya başladın."
"Aslında uyanalı üç saat kadar oluyor. Lakin biliyorsun. Gürültülü bir biçimde asla çalışmam."
Marvolo Gaunt, genç Tom Marvolo'ya gülümsedi.
"Hırsla çalışman artık beni şaşırtmıyor. Asıl uyusan şaşırırdım."
"Ben uyuyanları da uyandırma amacındayken kendim uyuyamam. Çok yakında üstün bir ırk olmamız konusunda bize engel teşkil edenler sonsuz bir uykuya yatarken gerçek büyücülük kanı taşıyanlar uykularından uyanacak..."
Marvolo Gaunt, karşısında duran tehlikeye sadece memnuniyet gösterdi. Başka bir şey söylemesine fırsat kalmadan Marvolo'nun arkasında siyah dumanlarla karışık ışıltılar belirdi. Dumanın içindeki minik parıltılar küçük patlamalarla daha küçük ancak daha parlak ışıltılara dönüştü. En sonunda yaşlı ama bir o kadar da güç sahibi bir görünüme sahip adam kendini gösterdi bunca parıltı ve dumanın arasından. Marvolo Gaunt, gözleri büyümüş bir Marvolo'ya bir de gelene bakıyordu.
Marvolo, arkasını dönmeye fırsat bulamadan gelen yaşlı adam tarafından bilinci saf dışı bırakıldı. Öylece güzel gözleri kapalı olarak havada süzülüyordu. Marvolo Gaunt,yerinde kalakaldı. Yaşlı adam, sakince Marvolo'ya yaklaşıp onun yüzünü inceledi.
"Varisim, oldukça hırslı görüyorum ki."
Marvolo Gaunt, gerçekliği tekrar tekrar kavrayarak vücudunu kaplayan görünmez buzlardan kurtuldu. Yaşlı adamın sorusunu yanıtlamak üzere konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmmortalem Regem
FanficHer dönemin sansasyonlar yaratan bir Karanlık Lordu vardı. İçlerinden bazılarıysa her zaman dilimini etkiledi.