Bölüm 9

15 5 0
                                    

Sa millet

Multi:CemAt şablonu

Atakan reyiz

"Kalbini alıp cebimse saklamak istiyorum. İzin veriyor musun?"

"Senin zaten."dedikten sonra sıkıca sarıldı bana ve ağlamaya başladıHeyecandan ve mutluluktan ölecektim şimdi. Kalbim atmıyordu. Bu kız benim nefesimi kesiyordu.

"Cemom ne oldu neden ağlıyorsun?"

"Mutluluktan ağlıyorum."bir kaç dakika daha sarıldıktan sonra ayrıldık. Sonra minik bedenini koltuğa bıraktı. Üzerine bol gelen kareli oduncu gömleği ile o kadar tatlı görünüyordu ki... burnu da kızarmıştı. Çok sevimli duruyordu vicdansız.

"Ne bakıyon oğlum aval aval? Otursana şuraya."oturmadım. Aksine onu kucağıma aldım ve yukarıya çıkardım.

"Nabıyon lan?!"

"Bir şey yapıyorum."

"Bok yapmıyon gerizekalı! Nereye götürüyon beni?!"derken odanın kapısını açtım ve içeri girdim daha doğrusu girdik. Sakın aklınıza o şey gelmesin! Hayvan gibi bi yorgunluk vardı üzerimde. Sadece onun kokusunu içime çekerek bir kez daha uyumak istedim o kadar. Sonra onu yatağa bıraktım ve ben de yanına geçip uzandım.

"Ne yapıyorsun acaba?"

"Uyuyorum. Sen?"

"Ne yapayım ya ben de yuvarlanıp gidiyoruz işte. Ya geri zekalı! Niye getirdin lan beni buraya?"

"Çok uykum var."

"Uyu o zaman."diyip ayağa kalkacağı sırada kolundan tuttum ve kendime çektim. Siktir amk çok yakındık. Hakim ol kendine Atakan! Sakin ol oğlum.

"Birlikte uyuyalım mı? Sana sarılsam, kokunu içime çeksem?"

"Ya salak ya! Olur tamam uyuyalım. Şu an dip dibeydik. Burunlarımız birbirine değiyordu ve ben onu öpmemek için kendimi zor tutuyordum. Bakışlarım dudaklarına kayarken gözlerini kaçırdı ve "Atakan kendine gel."diye mırıldandı. Dinledim mi? Hayır!

"Ben bir yıldır bunu bekliyorum ama."

"Şimdi olmaz Atakan. Lütf..."derken sözünü yarıda kesip onu dudaklarından öptüm. Bir kaç saniye sonra da geri çekildim. Yolun ortasında kocaman bir basilisk yılanı görmüş gibi şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Sonra hafifçe gülümsedim. Onun da güldüğünü görünce rahatlamıştım.

"Sen hiç laftan anlamaz mısın be adam?"

"Anlamam be kadın!"

"Seninle çok işimiz var."dedikten sonrada sıkıca sarıldım ona ve kokusunu içime çektim. Zalımın kızı çok güzel kokuyordu. Cemile benim hayattaki en büyük şansımdı.

Kıvırcık Batuş

Ben 11 yaşımdayken ailem ile bi trafik kazası geçirdik ve o arabadan sadece ben sağ çıkabildim. Hayat o gece benden annem, babam ve daha 5 yaşındaki deniz gözlü kardeşim Hayat'ı almıştı elimden. Babaannem ile bir başımıza kalmıştık öyle. Bu yaşıma kadar beni o büyüttü. Karnımı doyurdu, kahrımı çekti en önemlisi ergenliğimi çekti kadın benim ya. Ama sadece o çekmemişti ve sadece babaannem yoktu yanımda. Kardeşlerim vardı. Canlarım vardı benim. Cemom vardı, Atim vardı, deli Semoş'um vardı, manyak Ezo'm vardı birlikte dedikodunun dibine vuruyoruz lan çok güzel oluyor. Onlar bana aile oldular, anne baba oldular. Güzeller güzeli annemin, dünyanın en yakışıklısı olan babamın yokluğunu hiç aratmadılar. Eskiden birlikte parkalara giderdik oyunlar oynardık ama şimdi büyüdük ve artık Semoş'ların tek derdi Atakan ve Cemile'nin arasını yapmak oldu ve galiba yavaş yavaş başarıyorduk.

Altın Üçlü✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin