anlatabilmek için yaşamak gereklidir

82 0 0
                                    

Sıcak akdeniz havasının ılık suları yorgun bedenine temas ederken gözlerindeki tebessümü gördüm, belki özlemindir seni güldüren belki sıcağın verdiği gevşeme belki de karşımızda beliren bikini için biraz geç kalmış ablamızdı,bilirim sen seversin tombul kadınları ve genetik olsa gerek zevklerimiz pek çok uyuşumun göstergesi bunlara delil, ben de severim inceden tombul kadınları. İlk başta anlamak zordu tabi cümlenin anlam ve önemini.Aslında hayatin boyunca evladına verdiğin ilk nasihatini minik bir şampanya patlatıp gereğinin yapılmasını arz ederim demekle bildirmeni çok hoş bulabilirdim. Çok uzaklardaki dağları gösterirken sen, sigara içmekten yassılaşmış parmağınla bakmakla meşguldüm ne güzel şeymiş aslında baba parmağı . Sen nacizane pekte edebi olmayan cümleni söylerken aslında benim babam böyle konuşmamalı demiştim . Ne şatafatsız bir cümleydi o ' hep yakina bakma arada da uzağa bak' ben aslında benim göz sağliğimdan bahsettigini düşünmüştüm,sonra dönüp baktığında insan anlamsızlıkların bol olduğu yerlerden geliyorsa eğer , zaten hep uzaklara bakıp giden biriyim diyor kendi kendine .Bazen uzaklara dalıp gidenlerden biri olarak, ben hayatimin her bir zerresini uzaklarda yaşayan kendi halinde biriyim aslında ve sen şimdi parmaklarinin ucundaki dağ kadar uzak kaldin bana oysa ki yanima kadar da gelmişken. Her neyse hoşgeldin. Ben şimdi tekrar insanların gideceği günü beklemekle meşgulüm ara ara gidenleri ve kaybettiklerimizi de izlemiyor değilim.

Aklıma geleni geldiği anda yazmasam inan unutuyorum yazsam utanıyorum hep mahalle baskısından bunlar.Onlara kalkıp sizin ananıza bacınıza baskı kursalar mutlur olur musunuz demek istiyorum diyemiyorum , ben zaten birçok şeyi diyemiyorum. Ben aslında kimseye gerçek olan biteni anlatmıyorum.Haberin yok ama olsun ben seni gene de durumdan haberdar edeyim sen yokken olana bitene değinmekte fayda var.Sen yokken hayatımda hiçbirşey olmadı.Galiba bundan sonra da olmaz. Farklı bir hayatın peşinden koşmanın gereğini fark ederek kendi halinde deliren ve bunu dışa vurmayan sırdan bir bireyim .Beni bir bıraksalar neler yaparım neler be baba. Beynimin pek gelişmis olmadigini soylesem bana kizmazsin herhalde napalim Allah böyle yaratmis babacim. Bu arada babacim diyorum ama ciddiye alma. Bilirsin sevgisiz yaşayan insanların sevgi sözcüğü kullanmasını samimiyetsiz buluruz. Yaşarken ne görüyor insan biliyor musun ? Çağın en büyük hastalığı Guadalajara da ıssız bir sokakta titreyen bir sokak köpeğinden daha yalnız yaşamayı becermiş olmak . Farkındalık sahibi oluyor insan maça geride başlayan deplasman takımı gibi hayatın ortasına pat diye düşüvermiş aciz kullara.Sonra mesela merhamet duygusunun acımayla arasında gitgellerinden zedelenerek sado-mazo tarikat üyesi gibi buluveriyor insan kendini. Sarhoşta insan kötü konuşmayın arkasından.Şimdi birde bizim ailemizde kimse sözünü tutmaz adettendir, ama bunu en büyük ve en başta gelen sebebi bizim bir ailemiz yok.Aslında sen ben yok biz varız der bir seçim vaadinde bulunurdum da e sen yok ben yok ? Pek bir gırgır neşemiz bu aralar .

Bir de şimdi merak edersen eğer bizim buralar çok değişti.Herşeyin bir kolayı var da hiçbir şeyin tadı tuzu kalmadı , hep hazır çorbalardan böyle oldu. Ama unutmamak gerek daha görmek nasip olmadı iyi kalpli insanların var olduğu söyleniyor.Şimdi bilim adamları buldu bulacak onları. Ben hiç onları aramadım onlar da beni bulmadı,biz hep kötü yaşadık. Yeni bir şarkı yazdılar su akar yolunu bulur diye kendine iyi bak diyor şarkı da. Ne acayip madem yolunu bulacaktı bizi niye karıştırdı olaya. Hey Allah'ım. Sen yanyana yat kalk sonra su akar yolunu bulur de. Bir de unutmadan söylemekte fayda var yanlardan açma yapar o,bolsa giyince çeker biraz darsa açar. Bak şu kıyafetlere bile öğretmişler insana yararlı olmayı da insana insan olmayı öğretmedi İsveçli bilim adamları.

Elbet birgün biz de göbek bırakıp halısaha da savunma mevkinde oynayıp geriden müdahalelerde bulunacağız . Arada kontraya çıkıp gol bulduk mu tadından yenmez o maç. Ama evde kimse beklemiyor. Yok yok ondan almadık biz eve.

Şu da büyük bir gerçek ki ikinci bir şansımız olsa biz gene aynısını yapacağız, belki bu yüzden ikinci bir şansı hak etmemeliyiz. Belki hiç var olmamalıyız bazı önemli gün ve gecelerde. Belki hiçbir gece bilincimiz açık olmamalı sonra hepten sarpa sarıyor bu işler. Bence hiçbir kalbe dokunmamalıyız külliyen yalan oluveriyor herşey, tamam dün seni seviyordum ama bugün randevum var başkasını seveceğim . Sevemedik gitti.

Hayatın en masumane yeri küçük odada zeminin simsiyah yağla kaplı olduğu ellerin karardığı bedenin çok fazla yorulmadığı bir bisiklet tamircisi dükkanı olsa gerek. Ben orda olsam bir bardak çay içerdim. Sen orda olsan , ben orda olurdum.

Tabi herkes gibi bende isterim sırtımı bir av tüfeğine verip ıssız bir çölde ,sallanan sandalyenin üstünde beyazlamış sakallarım ve dökülmüş saçlarımla ölümü beklemeyi, beklerken düşünebilmeyi lakin bekleme yaptırmıyorlar ki . Aslında birçok şeyi bizlere yaptırmak için önce uğraşıp sonra bıraktırmaya çalışıyorlar, sonra hep suçlu biziz ne garip şey yaşamak.

Eğer ölmemişse dünyanın en asil kadını annelerdir , eğer ölmüşse de dünyanın en asil kadını annelerdir. Ama bir anneye ölüm ne denli yakışır ki ? Bir anne bedeni soğuk olur mu hiç , hiç bir anne susar mı ? Hayat ne garip şey, hikayenin sonun herkes ölüyor.

Mesela günler hiç güzel değil üstelik güneşli de değil , zaten bizde hiçbir zaman biber kurutmadık balkonda.Konu açılmışken söylemekte fayda var babam bana küçükken uslu durursan sana oyuncak alacağım diye söz vermedi hiç. Ben küçükken babam da yoktu zaten o yüzden bunu mesele etmemekte fayda var. O penaltı da penaltı değildi zaten.

Bizlerin güzel bir kadını sevme hakkı yoktur,bizlerin kimseyi sevme hakkı yoktur aslında. Bizim belki bir kalbimizde yoktur hiç dikkat etmedik. Sadece sevildiğimizi sanarken her geçen an biraz daha acizleşmiştik hepsi bu. Çaresiz kalmak en sevdiğim şeydir , genelde kalırım da. Varsın kalalım uykusuz kalmaktan iyidir.

Ölümün bu denli ucuz olduğu topraklarda yaşamak bu kadar anlamlı olabilir. Zaten doğru hep yanlışıyla , iyi hep kötüyle gelir. Saf bir mutluluk yeryüzündeki masum insanların ütopyası yahut çocukların dünyasından ibaret. Ölümün yaşı 87 olmalı.

   Hediye almakta hep kararsız olmuşumdur ne alacağımı bilmemeden ziyade kime alacağım da hep bir problem yaratmıştır bunca Zaman bu yüzden genelde almamayı yeğlerim genel de hediye veren de olmadığı için aslında çok dert etmemeliyim ama en büyük sorun hediye alınacak birini bulmak. Sakın hiçbir Kadına ayıcık almayın.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 29, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BABACIM GALİBA DELİRDİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin