GİZLİ NUMARA (CHANBEAK)

Önce Biraz Isınalım

🥃🥂🥃🥂 (Bar geçişleri için kullanılacak olan sembollerdir.)

"Yörubın anyeonghaseyo L-1485 barına hepiniz hoş geldiniz..(Alkış kıyamet çığlık) Kokteyllerinizi yan taraftan alabilir ve pistin ortasına kendinizi atabilirsiniz. Burada dininiz, cinsiyetiniz, kimliğiniz, adınız hatta sanınız ve hatta ananız pardon anınız bile kimsenin umurunda değil. Umurumuzda olan tek şey ne kadar eğlendiğiniz. O zamaan I CAN'T BELİEVE."

Chen şarkının giriş cümlesini söyler söylemez nihayet Sehun mikrofonu elinden alabilmişti. Ne yazık ki bu adam mikrafonsuzda salonda yankılanan bir sese sahipti. Küçük bir bıkkınlık nidası dudaklarından çıktıktan "Yav sikecem ha." sonra şarkısına devam eden Chen'le birlikte VİP alana yöneldi. Müziğin aşırı Temposu Sehun'u çok germiş olsada içinden "zaten sen her zaman anan gibi.. sensin lan anan.. kardeşim ben senim. Ulan bende senim kuşkonmaz boku" diyerek gerginliğini içerisinde devam ettirdi, yaklaşık 1 saat.

Baekhyun, Kai ve Soo ile geniş koltuğa yayılmış aşağıdaki kalabalığı seyrediyordu az sonra gelecek olan telefonu beklerken gergin bir gülümseme ile Soo'ya "O kurşun bakışların birilerine isabet etmeden önce artık biraz gevşesen mi Soo?"

"Gevşeklik bana göre değil." gözleri bi saliselik an için bile olsa kıpırdamamıştı.

"Hyung kurşun bakışları derken ne demek istedin?" Kai cevap bekler şekilde Baek a dönünce müzik aniden daha da yükselmiş vip alanlarda ki insanlar dahil herkes rahatsız olduğunu belli eden sesler çıkarmaya başlamıştı. Baek hemen etrafına bakmaya başladı. Tahmin ettiği gibi Chen tekrar djnin yanına gitmiş büyük bir sırıtışla djlik yaptığını düşünüyordu. Sehunsa kafasını elleri arasına alarak yüzünü sıkıntıyla ovalayıp duruyordu.

Soo oturduğu yerden gözlerini Chene dikmiş tam rota yürümeye başlamıştı artık bu gece ya kan dökülecekti yada kan dökülecekti.

Sonunda ortam sakinlemiş millet içeceği kadar içmiş sarhoşlukla birlikte müzikte yavaşlamış ama Chen hala susmamıştı.

"Chen her an telefon gelebilir eğer ki bu zıkkım çalarken tek kelime şarkı söylersen etinden lahmacun kemiğinden süt tozu iliğinden çorba damarlarından gitar yaparım. Anana mezarında gitarla ilahi söyletirken lahmacun yer, çorbamı yudumlarım." Soo sustuktan sonra herkesin gözleri kocaman açılmış bir şekilde ona bakakaldığını gördü. Umursamadı.

Dın. Dın. Dın. Dın." GİZLİ NUMARA" Dın. Dın. Dın. Dın

"Tamam susun. Açıyorum." Baekhyun kulağına telefonu götürür götürmez ortamda nefesler tutulmuştu.
İlk konuşan kendisi oldu;
B:"Karşılığında ne istiyorsun ve nerede?"
B:"Bu çok fazla orospu çocuğu?"
B:"Küfür yok MU? Her neyse sana söyleyeceklerimi not al şimdi. Sadece bir kez söyleyeceğim bunları."
B:"L1485E480XO999."

Baekin ağzından sayılar döküldükçe diğerleri yavaş yavaş ayağa kalkmaya başladı karşıdaki ne istemişti böyle Baek bunu nasıl söylerdi. Chen ağzını hayretle kapamış hatta içinden bile şarkı söylemiyordu.

B:"Zeki adammışsın. Böyle bir şey isteyeceğini hiç düşünmemiştim. Eğlenmeyi seviyorsun demek. Bekle o zaman azrailin bundan sonra ensende gezecek."
B:"Fazla mı ciddiye alıyorum! Altı üstü oyun mu! ORUL ORUL OROSPU ÇOCUĞU SENCE BUNLARIN HEPSİ BİR OYUN MU?"
B:"Eğer elindeki ve edindiğin bilgiler dahilindekilerden biri bile açığa çıkarsa öyle bir oyun döndürürüm ki anamı sikselerdi diye dua edersin. Böyle bir bilgiyi rahatlıkla verdiğime göre bil ki üstünlük her zaman ki gibi hala bende." son sözünden sonra gelecek cevabı beklemeden telefonu kapatmıştı. Masada duran viskiye uzanıp kendini koltuğa atarak kadehi shot attı. Chen içerisinden "is the love shot" diye geçirsede dışarıya nefes bile vermedi.

Kimseden ses çıkmıyordu herkes sadece sus pus oturuyordu. Baekhyun tam ayağa kalkmak üzereydi ki telefonun ekranı tekrar parladı.

Dın. Dın. Dın. Dın. "GİZLİ NUMARA" Dın. Dın. Dın. Dın.

Sikerler deyip telefonu bir hışım kulağına götürdü.
B:"Yine ne var-" Baek bir küfür için tekrar hazırlanıyordu ki duyduğu ses ve cümle karşısında kalakaldı.
X:"Daha başlamadı Hyun şimdiden böyleysen yarını düşünemiyorum. Bölme sakın acelem var. Yarın saat 01.00 da limanın aşağısında ki Konteynerların orada bi dakika erken yada geç gelme." tak.
Telefon kapandı. Baek tek tek karşısında duranların gözlerinin içine baktı. 4 üde ne olacak nerede buluşulacak nasıl halledilecek gibi soruların cevaplarını beklerken Baek tek bir kelime söyleyebilmişti.

"Hassiktir."

*Aman Allahım ben bile gerildim. Lütfen yorum ve beğenileriniz dahilinde görüşlerinizi belirtin. Malsf ki motive olmam gerek :(