You're my enemy.

80 13 33
                                    

 "Ben sadece müzik ile gözlerimi dinlendirebiliyorum. Düşüncelerim, beni çileden çıkarıyor. Sen aynı şeyi yaşamamalısın Yu-chan. Ben uyuyamıyorum. Benim için güzel uyu, olur mu? Senin üzülmeni asla istemiyorum, güzel sevgilim."


Mikaela'nın son notunda bunlar yazıyordu.


Bu Yu'nun canını acıtıyordu, fazlaca şekilde.


Bir insanın ölüm döşeğindeyken bunları söylemesi ona hiç ama hiç mantıklı gelmiyordu. Boş vermesi gerekiyordu, normal hayatına devam etmesi gerekiyordu, fakat Mikaela çok ama çok değerli biriydi.

Ve Yu bunu o gittiğinde anladı, daha önce de dediğimiz gibi.


Yuichiro, Mikaela'ya bağlanmıştı. Fakat bunun farkında olamadı.


Yuichiro insanlara bencil derdi. Kendisinin en büyük bencil olduğunu bile aklından geçirmiyordu. Şimdi Mikaela'yı fena şekilde özlüyordu. Mikaela ona kötü hissettiğinde gidip Güneşin doğuşunu izlemesini söylerdi. Ama Yu bunu yapmıyordu;


Ay ona Mikaela'yı hatırlattığı için her gece yaşlı gözlerle gökyüzüne bakardı.


Onu çok seviyordu, her şeyden daha fazla. Kendinden nefret etmeye başlamıştı, ona değer veremediği için. Her gece Aya doğru birkaç laf söylerdi:


"Şu an gelseydin, şu an yanımda olsaydın, sana sıkıca sarılırdım. Bırakmak aklımdan bile geçmezdi. Şu an yaşadığını düşünmüyorum, fakat öldüğünü de düşünmüyorum. Bana yardım et."


"Neredesin Mikaela? Canım çok yanıyor. O güzel mavi gözlerini özledim. Onlara dolu dolu bakmak ve 'Yansımalar' görmek istiyorum."


"Belki bugün de geri gelmeyeceksin, belki de hiç geri gelmeyeceksin. Ölmeni istemiyorum Mikaela. İstemiyordum, hiçbir zaman da istemedim. Çok özür dilerim güzel sevgilim, fakat bana bir haber göndermen lazım. Ben böyle, senden daha çok yaşamını yitirmiş hissediyorum."


Gibi şeyler.


Birbirlerine fazlaca ihtiyaç duyuyorlardı. Özellikle de Ayın Güneşine çok fazla ihtiyacı vardı. Ama Yu halinin çok daha kolay olduğunu bilmiyordu, çünkü o sadece psikolojik açıdan acı çekiyordu. Mikaela ise hem fiziksel hem de psikolojik acı çekmekten çok yorulmuştu.

𝐶𝑜𝑚𝑒, 𝑎𝑠 𝑦𝑜𝑢 𝑎𝑟𝑒.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin