1.bölüm

73 3 0
                                    

     Gözlerimi açmaya çalıştım,fakat sabahları bu hayli zordu.Yataktan kalkıp perdeye doğru yürüdüm hava serindi.Vücudum halsizdi,güneşliğ çekip içeriyi güneşin doldurmasına izin verdim perdeyi bırakıp aynaya doğru yol aldım.Aynanın karşısına geçtiğim zaman her zamanki ben işte solmuş bir yüz dahılmiş saçlar daha saat 6:15 di.okulum vardı malum pazartesi,kimse pazartesiyi sevmez,birbakıma bende öyle fakat okul benim evden kaçabildiğim tek yer.okul formamı giydikten sonra aynada kendime baktım.saçlarımı düzleştirim elimle şekil verdim.yüzüm berbat gözüküyordu bunun için yüzüme birkaç makyaş malzemesi sürdüm.Gömleğimin üstündeki ambleme baktım KORHAN koleji,evet bir kolej fakat ben bir bursluyum.ahh hayır ezik değilim.sadece okumaya mecburum. ailemi üzemem ablam ve abimden sonra onlara iyi bir evlat olmakta zorunluymuşum gibi hissediyorum...

           Okulun önüne geldiğimde derin bir nefes aldım,verdim.Okulumda bursluları hor gören birkaç kişi vardı,onların bedavadan paralarını yediklerimizi düşünüyorlar haklılarmı meçhul....       Okulun bahçesine doğru yürüdüm.sıra olmuşlardı lanet sıralar.sıraya girerken tek başımaydım.yalnızdım herzamanki gibi... Arkamdan biri adımı seslenince arkamı döndüm bu mertti.Birçok kişi benden hoşlandığını söylüyor,bilemiyorum umarım öyle değildir çünkü onu sevmiyorum okulun sahibi olsalarda.Evet doğru abisi bizim okulun sahibi doloyısıyla oda, okulu babaları yaptırmış fakat mertler küçükken ortaklarıyla aynı arabada kaza geçirip ölmüşler arabanın firenleri tutmamış bazıları bunun bir cinayet olduğunu söylüyor ;firenlerle oynamışlar neyse konudan çok uzaklaştık ben ona bakarken oda bana bakıyordu;

- hazar,nasılsın fıstık iyimisin? 

+iyiyim sen nasılsın umarım sana gösterdiğm yerlere çalışmışsındır.dedim hafif dalgaya vurarak 

-hazar... hazar... hazar,fıstık tabikide çalışmadım.hem neden çalışıyım ki okul zaten benim hem kuzenim gelince daha bir iyi olucak.belki ona çalıştırırsın.dedi bu çoçuk ne kuzeninden bahsediyor tanrı aşkı?!!!

+bi kuzenin olduğunu bilmiyordum dedim merakla bana baktı içtenlikle gülümsedi iki yanağında gamze vardı fazla iyiydi ama arkadaşımdı.bahçede baya bir kargaşa vardı...

-zaten öz kuzenim değil ortaklarımızın oğlu dedi. onlarda ölmemişmiydi.

+ ortaklarınız mı? dedim elini kaldırıp çıkış kapsına doğru salladı arkamı döndüm kumral saçlı,ela gözlü,vücudu iyi olan bir çocuk bize doğru geliyordu.çocuğun gözlerinde anlam veremediğim bir bakış vardı sanki etraftaki herkezden nefret eder gibiydi. ve birde soğuk.yanımıza geldi mert ise bir elini belime koydu diğer eliyle çocuğu gösterdi.

-bak hazar bu kuzenim ERK ERKAN sonra eliyle beni gösererek; erk bu bayan da  benim dedi sustu bana bir sıfat bulamamıştı. onu bu dertten kurtarmak için erk'e elimi uzattım;

+ ben hazar gündoğdu.mertin arkadaşıyım. dedim erk yüzüme bakmadan çatık kaşla mertin belimde olan eline baktı sonra cevap vermeye tenezzul etmeden mertin kolunu çekip götürdü. ben şaşkın şaşkın arkasından bakarken metin hoca-mertin abisinin-konuşması bitmişti sınıflara çıkmık.

          Dördüncü dersteydik karnım acıkmıştı yemekhaneye gitmek istemiyordum yemekler harikaydı fakat ben kantine alışkınım.kapı çaldı içeriye metin hoca ve erk girdi.

-Üzgünüm hocam bölüyorum ama sizi yeni öğrenciyle tanıştırıyım.erk erkan, erk sen boş bulduğun yere otur.hocam iyi dersler dedi ve sınıfı terk etti.Erk ortasıranın en arkanın bi ön sırasına oturdu ben cam kenarındaydım o benim arka çaprazımda kalıyordu. rehber hocası erk'e

-erk,demek bu okula yeni geldin nereden geldin.dedi hoca erki dikkatle inceleyerek 

-ingiltereden geldim dedi erk oturduğu yerden hocaya bakmayarak umursamadığı belliydi;

-pekiye metin hoca onun yiğeniymişsin dedi hoca merakla. bu hocayı seviyorum ikimizde aşırı meraklıyız evet fazla meraklıyım bu yüzden bir gün öleceğim galiba...

-öz değil, ortaklarının oğluydum.ve bu okul şirkete ait yani yarısı benim bu yüzden ben bu konudan çok sıkıldım beni bırakıp derse dönerseniz daha iyi olur bence sizce..dedi erk ukala bir tavırla ukalamı bu çocuk hiç gülmez mi dalgasına olsa bile hoca fena bozuldu haklı kadın geçen sene mert bi hocayla tartışmıştı ve hoca okuldan atıldı. şimdi kadın neden korkmasın değil mi ? arkamı dönüp erk'e baktım oda bana bakıyodu. kahretsın sanki onu izliyormuş gibi sanacak fakat ona ifadesizce bakıyordum yani bu yeni gelene bakmak gibi bişeydi fakat o neden bana bakıyordu hemde çatık kaşla bir bana birde levente.levent mi one alaka ? levente döndüğümde bacaklarıma bakıyordu yuh!!! aile var yavaş !!! sınırlendim kağıt alıp top yapıp levente fırlattım.anca kendine gelebilmişti beyfendi.gözlerini bacakarımdan çekip arsızca sırıtıp gözlerime baktı,göz kırptı ona çatık kaşla baktım.fakat önemsediğini sanmıyorum.

           Sonunda zil çaldı.sınıftan çıktım kantine doğru yürüdüm tostla kokolu süt alıp sınıfa ilerledim aslında sınıfta yemek yasaktı yemekhane vardı ama umursamıyorum. burslu öğrenci örnek olmalı güya. arşiv odasından geçerken birkaç ses duydum inlemeydi bu bir erkek inlemesi acıyla inliyordu kapıyı merakla açtım.leventi ağızı burnu yer değiştirmiş bir şekilde buldum ama tanrım bunu ona kim yaptı hemde okulda.hemen yanına gittim. sınıfa gidene kadar tostumu bitirmiştim.yanına eğilip 

+levent iyimisin ?ahhh soruma bak tabikide değilsin gel revire gidelim.dedim elini omruma atmaya çalışırken.sonunda kalkabilmiştik.onu revire götürürken çoğu kişi bizi izliyordu daha doğrusu leventin dağınık yüzünü merakla sadece iki kişi hariç;mert ve erk. onların kaşları çatıktı fakat neden mert daha yumuşak bakışlıydı evet sinirliydi fakat erk'e göre yumuşak onun bakışları daha sinirli kaşları daha bi çatıktı göleri bi bana birde levente gidiyordu ve birde omzumdaki elle bir dakika el neden erk'in eli yaralı tanrım yoksa ahhh leventi döven erk miydi?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 26, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PSİKOPAT'IN YALNIZLIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin