sigara üstüne sigara yakıldı
rahatlamak için cep vodkasından yudumlar aldındı.
akşama marissamın evine
götürülecek pahalı şarap alındı
duş alındı.
babanın
pahalı parfümler sıkıldı
hazırlığım tamamdı.
taksi çağırdım.
adresi söyledim
-acele etmeden dolana dolana gitmesini söyledim.
saat 7 ye 10 kala marissanın kapısındaydım
bi kaç volta attım kapıda
sigara yaktım
bitti yenisini yaktım
geçen her dakikada saatimi
geri alasım geldi
artık vakit gelmişti
rotamız belliydi
içimden
-yürü aslanım dedim
bu sefer mesaj atmadım geldim diye
zillerini çaldım
ilk defa çalıyordum o zili
yanlış hatırlamıyorsam son defa
heyecan son seviyelerde tabi
kapı açıldı merdivenleri
çıkarken geri mi dönsem acaba diye
düşünmedim desem yalan olur.
apartman kapısına gelindi.
kapıda marissa
-hoşgeldin dedi (türkçe olarak)
anne ve babasının bizi göremiyeceği bir nokta da olduğumuz için
bir öpücük kondurdu hızlıca
-hoşbulduk dedim
son derece modern döşenmiş evlerine girdim
ayakkabımı çıkarttım
onlarda çıkartıyordu.
şarabı elimden aldı marissa
içeri girince
annesi de geldi yanıma
hoşgeldin tarzı birşeyler söyledi
sırada en zor adam kalmıştı
marissanın babası.
o zamanlar babam
sadece ingilizcenin
yeterli olmadığına
zorlada olsa ikna etmişti beni
gittiğimiz şehirlerde özel derslerle
çok az da olsa italyanca öğrenmemi sağlamıştı
maça 1-0 önde çıkacaktım.
adamın ana dilini ve kültürünü az da olsa biliyorum.
salonda oturuyordu babası
bana göre kabalıktı oturarak yanına gelmemi beklemesi
bizde olsa ailecek kapıda hoşgeldiniz deriz misafire
ama adamın kızının sevgilisiyim sonuçta
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gececi'nin Hayatı
Romanceçok doğal bir olaydı bizim için, zaten fazla eşyamız olmadı hiç bir kaç kişisel eşya bigibletler filan. ve hiçbir şehre ait hissetmedim kendimi. hep lojman şekli evlerde kalıyorduk. taşınmak oyun gibiydi bizim için hep. ve yine bilmediğim görmediği...