Ruhsuz Gazeteci Çocuk

116 20 13
                                    

Biliyor musunuz, her ölünün ruhu olmaz. Sadece hayatı dolu dolu yaşayanların ruhları devam eder, ölü gibi yaşamaya.

Karmaşık geliyor, değil mi? Aslında o kadar karmaşık değil. Sadece gözlerinizi kapatın o kadar.

Ölüm de bu kadar kolay işte. Ama pişmanlığı atlatmak zor. Çok zor hem de. O arkanda ağlayan kişinin gözyaşlarını silmek isteyip silememek...

Şimdi diyorsundur, benim arkamdan kimse ağlamaz diye. Ben ağlarım! Ben tanımadığım birinin bile arkasından ağlarım. Çünkü kimse ölmeyi hak etmiyor.

Ama bu doğanın kanunu. Yapacak bir şey yok. Alışacağız. Bugün olan bir şey yarın olmayacak.

Zor geliyor diye ağlama çocuk, her Anka kuşu kendi küllerinden doğuyor sonuçta. Sakın ağlayayım deme, çünkü ağlaman hiçbir şeyi değiştirmez.

Bu arada, şu gazeteci çocuğu görüyor musun? O bir saat sonra ölecek, ve Anka kuşu gibi küllerinden doğamayacak.

Babası onun ruhunu daha 5 yaşında öldürmüş. Zavallı çocuk, kim bilir ne hayalleri vardı. Hayat çocuklar konusunda çok acımasız...

Gazeteleri dağıtırken, bir ruhu var gibi gözüküyordu en azından. Şimdi onun için en değerli şey onu öldürecek.

Efendim? Ah, haklısın. Hayat hep böyle zaten. En değer verdiğin şeyden, kişiden vuruyor. Aslında hayat değil de evren desek daha doğru olur.

Evren korkutucu bir şey. Çok büyük ve her şeyde parmağı var. Ama onunla iyi anlaşabilirsin. Sadece olaylara iyi yönünden bak ve kendinle barışık ol.

Bence başarabilirsin küçük dostum! Sana güveniyorum. Şimdi evine dön bakalım, annen çoktan yemeğini tabağına koydu. Güzel yahninin soğumasını istemezsin değil mi?

hayalet çocuk ve kediler ‹3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin