35

2.8K 228 227
                                    

Dudaklarımı ıslatıp kendime gelirken bakışlarımı yeşil harelerinden çektim. Altı tane sıra bulunan sınıfta gözlerimi gezdirmeye başladığımda sadece tek bir yerin boş olduğunu gördüm.

Deniz'in olduğu yere ilerlerken gözlerimi ona çevirmemeye çalışıyordum. Hemen önünde oturan kızın yanına oturduğumda ellerimi pantolonuma sildim. Sınıfına denk gelmiştim ama yanı boş değildi, yine de kafamı hafifçe çevirsem göreceğim bir yerde olduğu için diken üstündeydim.

Birini sevdiğini söylemişti ve kız başka bir okuldandı. Acaba şu an yanında oturan kumral kız mıydı?

Bakışlarım beyaz sıradayken moralimin bozulduğunu hissediyordum. Sabahtan beri başka şeyler ile ilgilenmeye çalışsam da hiç tanımadığım insanlar arasında, sessiz ortamda bunu becerememiştim. Üstelik sevdiği kız bu sınıftan biri bile olabilirdi.

Kafamı kaldırıp etrafımdaki insanları incelemeye başladım. Kızların hepsinin güzel olması sinirlerimi bozarken gözlerimi tahtaya çevirdim.

Biyoloji öğretmeni tahtaya bir şeyler yazarken dokuzuncu sınıf konusu olmasına rağmen hatırlamadığım için dinlemeye çalıştım. Dirseğimi sıraya yaslayıp çenemi avucuma koyarken odaklanmaya çalıştım ama biyoloji ilgimi çekmiyordu. Sıkıntıyla bacağımı sallanmaya başladığında yanında oturduğum kızın bakışlarını üstümde hissettim.

Göz ucuyla ona baktığımda dik dik baktığını gördüm. "Kusura bakma." diyerek sırayla olan temasımı tamamen kesip arkama yaslandım.

Deniz'in yanında oturan kız ona bir şeyler anlatmaya başladığında derse olan dikkatim tamamen koptu. Gözlerim tahtadayken arka sıramdaki sohbete kulak kabartıyordum. Canı sıkıldığı için bomboş bir konu üzerinde konuşuyordu.

"Sessiz olalım."

Biyoloji öğretmeninin sesi sınıfı doldururken arkamdaki kız susmuştu. Deniz'in gülüşü kulağımı doldurdu, ardından kızın onun koluna vurduğunu hissettim.

Kollarımı göğsümde birleştirip neredeyse somurtma derecesine geldiğimde dersin yarısından çoğunu kaşlarım çatık bir şekilde geçirmiştim. Kıskançlık yapmam için gerekli bir nedenim yoktu ama yine de içim içimi yiyordu.

Birkaç saniye sonra saçımda hissettiğim şey ile irkilirken istemsizce arkamı döndüm. Kız gözlerini irileştirerek bana bakıyordu.

"Çok özür dilerim, kalemin kapağı saçına takıldı." dediğinde gerçekten samimi olduğu için hafifçe gülümsedim ve "Önemli değil." dedim. O da bana gülümsediğinde önüme dönerken Deniz ile göz göze geldim. Dirseğini sıraya koymuş ve yanağına avucumu yaslamıştı, diğer elindeki kalemi sallarken bana bakıyordu.

Gördüğüm görüntünün fotoğrafını çekmek için her şeyi yapabilirdim ama sadece bir anlık duraksayıp önüme döndüm. Kalp atışlarım düzensizleşirken bu kadar heyecanlanmış olmam saçmaydı ama elimde değildi. Sevdiği biri olmasına rağmen istemsizce umutlanıyordum.

Önüme koyulan yaprak test ile irkilirken biyoloji hocasıyla göz göze geldim. Gülümserken "Yorgun görünüyorsun Açelya." dediğinde boğazımı temizledim. "Okul yorucu geçti de bugün." dediğimde kafasıyla onayladı. Yan tarafımda kalan sıralara yaprak testleri dağıtırken en önde oturan çocuğun bana baktığını gördüm. Bakışlarını benden çekip yanına gelen biyoloji hocasına baktı.

Gülümserken "Hocam Açelya artık bu sınıfta mı?" dediğinde birkaç kişi daha sorusunu onaylayan bir şeyler mırıldandı. Konuşulan konunun tam ortasında olmak yerimde kıpırdanmama neden olurken "Hayır, Açelya 11. sınıf arkadaşlar." dedi. Çocuğun bakışları bana döndüğünde arkamda Deniz'in yanında oturan kız "Buket yine iş başında." dedi, sanırım müşteri çekmek için böyle bir yola sık sık başvuruyorlardı.

Sarışın çocuk alnına düşen saçları düzeltti ve gülümsedi, "Hımm daha çıtırsın." dediğinde dudaklarım hafifçe aralandı. Yanında oturan arkadaşı kafasına vurduğunda birkaç kişi gülerken nereden geldiğini anlamadığım kalem çocuğun suratına çarptı.

"Deniz ne yapıyorsun? O kaleme beş lira verdim ben." diyen ses tam arkamdan gelirken kalemi atanın Deniz olduğu kesinleşmişti. Sarışın çocuk yere düşen kalemi alıp sırıttı. "Yeni kalemim hayırlı olsun." dediğinde arkamdaki kız ayağa kalktı. Çalan zil ile sınıf tamamen karışırken neler olduğunu algılamam birkaç saniye sürdü.

Deniz neden çocuğa kalem fırlatmıştı?

Kıskanmış olabileceği düşüncesi gülümsememe neden olurken dudaklarımı birbirine bastırıp kendimi durdurmaya çalıştım. Ellerimi yanaklarıma koyup 'Ya' diyerek salak salak sırıtmak istiyordum.

"Noluyor lan burada?" diyen tanıdık ses ile bakışlarımı kapıya çevirdim. Umut sınıfın ağası gibi yürüyordu. Deniz'in kalem attığı çocuğun orada olan kargaşadan bakışlarını çekip olduğum tarafa baktığında şaşkınlığı yüzüne yansıdı.

"Aa Açelya, ne iyi insanmışsın." dediğinde anlamadığım için garip garip baktım. Sırıtarak oturduğum sıranın yanına geldi ve masa kısmına oturdu.

"Ee hangi rüzgar attı seni buraya?" derken göz ucuyla Deniz'e bakıyordu.

"Meryem rüzgarı." diye homurdandığımda gülerek "Annen mi?" diye sordu. Onu kafamla onayladım.

"Meryem teyze de ne mübarek insanmış, haberi olmadan kavuşturuyor valla."dediğinde kaşlarım çatılırken o da suratına kalem darbesi almıştı.

Omzumun üstünden Deniz'e baktığımda çatık kaşları ile Umut'a baktığını gördüm. Bu çocuğun derdi neydi?

"Deniz yeter artık ama." diyen ince ses ile yanında oturan kızın geldiğini anladım, hemen yan tarafımda ayaktaydı. Sıranın üstünden uzanıp Umut'un kucağına düşmüş olan tükenmez kırmızı kalemi aldı.

"Ne yapayım ağzı gevşek adamlar görünce tutamıyorum kendimi." diye huysuzca konuştuğunda yanaklarımın içini ısırdım. Oturduğum yerden kalkarken daha fazla kendimi kaptırmamak için burada durmamam gerektiğinin farkındaydım.

"Ben gideyim, zil çalar birazdan. İyi dersler size." dedim ve gülümsemeye çalıştım. Yaşadığım duygu karmaşası yüzünden Deniz'in suratına bile bakmadan sınıfın kapısına ilerledim.

Tam çıkacağım anda karşılaştığım koyu kahve hareler ile tekrar gülümsedim. Giray ilk başta şaşırsa da ona da "İyi dersler." dedim, şaşkın bakışları hala devam ediyordu. Yanından geçip geniş alanda merdivenin olduğu yere ilerlerken içeridekilerin ona açıklama yapacağını biliyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 15, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Azalea | yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin