_
|Soju Tables|
|Top!Kook - Bott!Tae|
|Smut✔|
|16.07.2021|
|Kelime Sayısı: 4016|
_
Sonbaharın sonlarında, kışa geçmek için yavaş yavaş adımlayan havanın etkisiyle dolabına bir kez daha bakmış ve ne giyeceğine karar vermişti. Her zamankinden biraz şık giyinmiş ve saçlarına normalden daha fazla işlem uygulamıştı.
Yüzünde her zaman yaptığından biraz daha fazla bir makyaj ve kıyafetlerinin olmazsa olmaz parçalarından bandanasını takmıştı.
Saçlarını parmak ucuyla son kez düzelttikten sonra eşyalarını cebine tıkıp evden çıkmaya koyulmuştu. O sırada ev arkadaşı Hoseok kafasını mutfaktan çıkartıp kapı eşiğinde ayakkabısını giyen kişiyi süzmüştü.
"Nereye böyle Tae? Hemde ben olmadan, habersiz bir şekilde. Kırıldım biraz doğrusu."
"Yah hyung! Üzülme sakın! Üniversite sanat grubu ile tanışma yemeğim var. Eğer izin verseler seni de götürürdüm biliyorsun."
"Biliyorum tabii. İyi eğlenceler! Sakın soğuk davranma kimseye. Yoksa arkadaş edinemezsin. Ama her gelene de yüz verme sakın."
"Tamam hyung! Görüşürüz sonra!"
"Görüşürüz!"
Üstünü son kez düzeltip kapıdan çıktığında yüzüne hafif soğuk bir rüzgar çarpmış ve saçlarını geriye uçuşturmuştu. Birkaç sokak ilerledikten sonra telefonunu cebinden çıkarmış ve önceden sanat kulübünden tanıştığı Bogum'u aramıştı. Anında açılan telefon ile neşeyle konuşmuştu.
"Merhaba Bogum! Birazcık, buluşma yerini unutmuş olabilirim. Bana konum atar mısın?"
"Merhaba Taehyung ve tabii ki atarım."
"Pekala, bekliyorum."
"Hemen yolluyorum."
Birkaç dakika sonrasında gelen bildirimle konuma bakmış yakın olan mesafeyi görünce gülümseyerek ilerlemeye başlamıştı. Mutluluk dolu ve başarılı bir yolda ilerlediğini düşünerek hayatı kısa bir an gözünün önünden geçmişti.
Küçük yaşta annesini ve babasını kaybederken yetimhanede büyümüş ve on sekiz yaşını doldurduğunda ise oradan ayrılarak en yakın arkadaşı Hoseok ile tanışmıştı. Liseden beri arkadaş olan ikili ilerleyen zamanlarda aynı üniversiteyi fakat farklı bölümleri kazanarak ev arkadaşı olmuş ve beraber yaşamaya başlamışlardı. Her şey o kadar güzel ilerliyordu ki, bazen yumuşacık yatağına uzanıyor ve mutluluğu iliklerine kadar hissederken bunun bir rüya olduğunu düşünmeden edemiyordu.
Birkaç sokak döndükten sonra karşılaştığı ışıklı mekanla dudakları aralanmıştı. Parlak olan yerleri, eşyaları, kıyafetleri çok severdi Taehyung. Tuvallerinde ise çoğunlukla neon renkler kullanır ve farklı farklı şaheserler yaratırdı.
Sanat kulubü kurulmuş ve arkadaşı Bogum, katılması için çok fazla ısrar etmişti. Şimdi ise mekanın karşısında, aynı ilgi alanlarına sahip kişilerle tanışmak için heyecanlıydı.
Mekana giriş yaptığında, geniş alanı iri gözleri turlamış ve sonunda kendisine el sallayan Bogum ile karşılaştığında gülümseyerek ona doğru ilerlemişti. Arkasında ise upuzun bir masa ve dört beş kişi onu çoktan germeye başlamıştı. Bogum ona kısaca sarıldıktan sonra kolundan tutup masaya sürüklemişti.
