klavye delikanlısı • areshun [ texting ]

1.0

     shun, uzun süredir bakmakta olduğu telefonu elinden bıraktı. sanal ortama bayılıyordu fakat bu gidişle gözlerini bozacaktı, çok fazla ilgileniyordu.

     telefonunu tekrar eline alarak kendine ait olan sim kartını telefonuna yerleştirdi. uzun süredir aren'i kendine âşık etmek için kullandığı sim kartı takılı olduğundan olsa gerek, açtığı anda dolan mesaj bildirimleri, telefonun kasmasına sebep olmuştu.

     kendini tutamadı ve mesajlar kısmına girdi. aren'den bir sürü mesaj vardı. tabii ki ilk olarak aren'in mesajlarına baktı.

aren: shun, telefonuna neden ulaşılmıyor?
[ dün: 14.28 ]

aren: sana japonca edebiyatı anlatacaktım, bugün müsaitim. gelebilirsin.
[ bugün: 11.34 ]

siz: tamamdır, çıkıyorum şimdi yola.
[ bugün: 11.58 ]

     telefonu koltuğa bırakarak -daha doğrusu resmen fırlatarak- yatak odasına koştu. hızla üstünü giyinip, saçını düzeltti. ve aren'in ona aldığı parfümü sıkarak evden ayrıldı.