trafik kazası geçirdikten sonra ''the choice of roses'' adlı romanın baş kötü kadını ''Emma Watson'' olarak uyandım.
bunu fark ettiğimde 5 yaşımdaydım ve hazin sonumdan kaçınmak için bir dizi çalışma içine girdim
eğer başarısız olursam diye kılıç ö...
"tam beş kere seninle düello yaptım. artık bir tane daha yapsamda bir şey değişmez o yüzden zamanımı boşa harcama Daniel Carey." "yenilgini kabul et"
***
Her şey bu sabah başladı. demiştim ya misafirimiz gelecek diye, bir kaç gün önce abilerimden kimin geleceğini öğrendim. Gelecek olan konuk ~Daniel Carey ~ the choice of Roses 'in ana karakterlerinden, Carey kontluğunun halefi, kılıç becerileriyle küçüklüğünden beri kendinden söz ettiren, yakışıklı mavi şovalyelerin komutanı...
Bunu duyunca sevindim çünkü romanda favori karakterimdi, romanda briana* walter' a aşık olunca ondan vazgeçip ikisini desteklenmişti ve benim kellemi de o kendi elleriyle uçurmuştu ama şimdi gelecek benim ellerimde olduğu için onunla arkadaş olmayı deneyecektim.
İşte o gün geldi
Güne lena'nın sesiyle değilde etrafta koşuşturan insanların sesiyle uyandım bugün sadece Kont Carey'in halefi değil kendisi de geleceği için etrafta bayağı bir gürültü vardı.
Üstümü giyinip aşağı yemek odasına indim abilerim ve babamla kahvaltımı yaptıktan sonra derslerime girdim aslında bugün ders olacağını sanmıyordum ancak babam derslerimize ara vermemize gerek olmadığını söyledi. Bizde onayladık ve derslerimize girdik şuan tarih dersindeyim ondan sonra matematik, edebiyat ve silahşörlük derslerim var
...
Şuan axel ile silahşörlük dersim var ama kendim tek başıma çalışıyorum. Axel kendime ait bir stil oluşturabileyim diye beni kendi başıma bırakıp çalışmamı istiyordu ve zaten öğreneceğim pek hatta nerdeyse hiçbir şey kalmamıştı diye düşünürken ardımdan bir ses geldi.
-benimle düello yap!
< DANİEL'DEN >
Babamla kont'un konuşması çok sıkıcıydı babam buraya gelirken benden büyük iki oğlu ve benle yaşıt bir tane kızı olduğunu söyledi. kızı ünlü emma Watson 'du dahi olduğu söyleniyordu. genç yaşına rağmen eğitimini nerdeyse tamamlamıştı, bunu duyunca biraz kıskanmıştım ve daha çok çalışmaya başlamıştım ama ortalıkta yoklardı ne abileri ne de emma babam sorduğunda dersteler demişti. Kont Watson eğitime gerçekten çok önem veriyordu.
Babama bahçede dolaşacağımı söyleyip oradan kaçtım. İki adam gerçekten işkolikti sürekli işten konuşuyorlardı ve bu benim için çoook sıkıcıydı.
Gezinirken diğer çalışma alanlarından özel olarak ayrıldığı belli olan bir yer gördüm. ağaca çıkıp bir bakayım dedim ve bir kız gördüm gece gibi kara saçları rüzgarda savruluyordu, kan gibi kırmızı gözleri ise sert ve keskin bakıyordu ama beni etkileyen görünüşü değil kılıç yetenekleriydi kılıcını her savurduğunda ortaya ap açık bir zerafet şaçıyordu sanki, kılıcından kırmızı bir aura yayılıyordu görünce gözlerime inanamadım. benimle yaşıt olmasına rağmen aurasını kullanmayı zaten öğrenmişti. Aura : her canlının içinde olan yaşam enerjisiydi ve bu gücü kontrol etmek çok büyük konsantrasyon gerektiriyordu ama konsantrasyonunuz tavan olsa bile aurayı kontrol etmek çok zordu. Herkes kontrol edemezdi ama bu kız bunu 12 yaşında belki de daha erken kontrol etmeyi başarmıştı. Ve çoktan anlamıştım bu kız ünlü dahi Emma Watson'du
< EMMA'DAN DEVAM >
Sesin kaynağına baktım. Benimle yaşıt gibi duran kahverengi saçları, gümüş gözleriyle hemencecik kim olduğunu anladım bu çocuk romandaki en sevdiğim karakter Daniel Carey 'di
