Aylardan eylül bir bahar sabahı yeni bir hayata başlıyordum belki de hiç bitmesini istemiyecegim bir hayale bu arada ben emre Özkan liseyi yeni bitirdim üniversite ye başlayacak olan sıradan bir genç
üniversite yi izmir de okuyacağımin verdiği mutlulukla sabah erkenden kalktım ev arkadaşım aslında çocukluk arkadaşım olan fatih aynı bölümü kazanmak için baya ugrastik ama deydi.
Bu sabah her sabah olduğu gibi bir fincan kahve ve bir sigara ile kahvaltıyi yaptım okula gitmek için hazırladım fatih le beraber motorla okula gittik
ilk gün motosikletle gitmek belli bir hava kattı ama lisedeki gibi burda da aynı şeyleri yaşamamak için biraz temkinliydik
aslında kimseyle tanışmak istemiyordum Fatih'e biz bize yeterdik
okulun girişinde bal renginde gözleri olan gülüşün De kendimi buldugum birini gördüm işte o dedim aşk değildi bu ilk görüşte aşk yoktur zaten ilk bakışta işte o dedim hayatımın geri kalanı onunla geçmeli
hemen tanışmayi kafama koymustum fakat cesaret edemedim
sınıfa doğru harekete geçtim
Tam da o sırada onun da bizim sınıfta olduğunu anladım artık tamam diyordum bu hayatımın kadını herkes birbiriyle tanışıyor ben ise sadece onu izliyordum ama yanında bir erkek vardı belki de sevgilisi kim bile bilirki
Sonra sınıfa bir hoca geldi başladı konuşmaya ben ise hala onu izliyordum hoca yüksek bir sesle aşık misin diye sordu sınıftakiler gülmeye başladı ben ise zerre umursamiyordum sonra ismimi sordu ben de Emre Duman dedim kız da ona baktığımi anladı hafif bir tebessüm le o bal rengi gözleri parladı suratım kıpkırmızı oldu fatih de bana bakarak ne oldu diye mirildaniyordu ben de yok bir şey deyip gecistirdim ders de yoklama alınırken ilk defa sesini de duymuş oldum tabi adını da öğrenmiş oldum sesine gülüşüne gözlerine aşık olduğum kişi Eda Özdemir di adını öğrendim ya belki artık daha da yakındim ona ama sonra yanındaki erkek arkadaşını hatırladım dersin sonuna doğru ben tekrar kendimi ona bakarken buldum ders bitmiş ben uyuyakalmisim fatihin durtmesiyle uyandım hadi kalk gezelim diye bağırdı hala saskindim sonra hemen kızı bulmam gerektiğini düşündüm kafeterya da gördüm tek başına kitap okuyordu tam fırsatı dedim ve yanına doğru gitmeye başladım
Yanına geldiğimde oturabilir miyim? Diye sordum ince bir sesle tabiki dedi sanki dünyalar benim olmuştu kendimi tanıtım
Bir tebessüm un ardından oda başladı çekingen bir sesle ben diye başladı konuşmasına o konuşuyordu ama ben sadece gözlerine takılı kalmıştım bir şey sorsa cevap bile veremeyecek tim belkide daha sonra akşam bir şeyler yapalım mı diye sordum tabi erkek arkadaşın bir şey demesse (ah be emre ne yaptın belkide erkek arkadaşı yoktur diye iç çektim ) ardından erkek arkadaşımın olduğunu da kim söyledi dedi ben de mutlu bir tonla senin kadar güzel gülen birinin bir erkek arkadaşı vardır diye düşündüm dedim
Hayır yok ama bu aksam buluşamam arkadaşlarımla olucam dedi
Sonra beraber sınıfa çıktık günün sonunda eve dönerken arabada yanında o çocukla gördüm ben hala şüphe ediyordum Fatih'de bana anlamadigin bir şey var mı diye soruyor du ben de evde anlatırım diyerek yine gecistirdim
Eve döndüğümuz de sanki farklı bir alemdeydim eda nin olduğu ve sadece onu görebileceğim bir alem de buna rağmen aksami bir bar da sabahlayarak geçirdik okula yarı baygın bir şekilde gidince tanı konuşamadim bir kac hafta uzaktan seyrederek avundum gün geçtikçe daha çok baglaniyordum ve daha fazla acı çekiyordum.