6

148 14 16
                                    

Gözümü açtığımda karşımda üç kişi sandalyeye bağlanmıştı.
Sinirle konuştum.

" Üçünüzde ayrı ayrı gerizekalısınız."

Hepsi aynı anda göz devirince ben daha abartılı göz devirdim.

" Abla."

Josie bana seslenince ona döndüm.
Bir bok yedi kesin yoksa bana abla demezdi.

" Yine ne halt yedin Jo?"

Bakışlarını etrafta gezdirdi ve konuştu.

" Kızmazsan söyleyeceğim. "
" Ne yaptığına bağlı."

Dudağını dişledikten sonra konuştu.

" Kai Parker ile tanıştım."
" Ne yaptım dedin?!"

Bağırınca gözlerini sımsıkı kapattı.

" Karşıma çıktı! "
" Tanışmak zorunda değildin!"

O sırada adamlardan biri yere düşmüştü.
Ve Kai'nin o iğrenç suratı gözüktü.

" Söylediklerine üzüldüğümü söylemeliyim sanırım. "
" Canın cehenneme Parker! "

İplerimi çözmeye başlayınca sinirle ona baktım.

" Seni kurutaran birine böyle davranmamalısın, Saltzman."
" Seni öldürmemem gayet iyi bir davranış!"

Sinirle konuştuktan sonra sinirle Alice'in iplerini çözdüm.
Kai ise ikizlerin ipini çözmüştü.

İkizler hızla önümden ilerlemeye başlayınca Kai'yi görmezden gelerek hızla ilerlemeye başladık.

" Diana-"

Kai'nin sesini duyunca sinirle yakasından tutup duvara yaklaştırdım.

" Bana bir daha Diana dersen, şuan gösterdiğim merhameti bir daha göstermem."

Sinirle yakasını bırakınca sırıttı ve konuştu.

" Bana zarar verirsen, kız kardeşine de vermiş olursun. Biricik Josie'ye zarar gelmesini istemezsin değil mi?"

Sinirle güldüm ve konuşmaya başladım.

" Değişmek isteyen kişiye bak. "

Biraz durduktan sonra durduktan sonra konuştu.

" Bunu yapmam değişmeme yardımcı olmaz, değil mi? "
" Hala piçin teki gibi gösterir seni. "

Kafasını salladı ve bağ büyüsünü bozdu.
Emin olmak için sinirle yüzüne yumruk attım.
Josie'ye bir şey olmadığını görünce konuştum.

" Değiştiğine inanmıyorum. Sonsuza kadar piç Kai Parker olarak kalacaksın. "

Sinirle ilerlemeye başlayınca partinin sesini duydum.
Bizi cidden okulun bodrumuna mı kitlemişlerdi?
Hızla okuldan çıkınca ikizlere dönüp konuştum.

" Arabaya geçin."

Kızlar hızla arabaya binerken Alice'e döndüm.
Sakince bana bakıyordu.

" Sen şöyle sakin olunca ben daha çok sinirleniyorum."

Güldü.

" Bu kadar abartılacak bir şey yok Daisy."
" Olayın içinde Kai Parker varsa abartılacak bir sürü şey var Alice. "
" Hayatınıza aldığınız kişiler için kavga edecekseniz, bu kavgadan sağ çıkamayacak kişi sensin Daisy. "

Arkamdaki ağaca yaslanırken bakışlarım arabadaki ikizlere kaydı.
Tanıdık sesle kafamı çıkışa çevirdim.
Kai, Derek'in kuzenin koluna girmiş okuldan çıkıyordu.

" Tanrı beni her şeyden sınıyor sanırım. "

Alice gülünce Malia ve Kai yanımızda durmuştu.

" Daisy, partiden aniden çıktınız. Bir sorun mu var?"

Gülümsedim ve konuştum.

" Bir sorun yok Malia. İkizleri biliyorsun."

Malia'da gülünce bakışlarım Kai'ye kaydı.
Şaşkınlıkla konuştu.

" Daisy'nin güldüğünü ilk defa gördüm."

Sinirle konuşacağım sırada Alice'in bakışlarını gördüm.
Sonra sakince konuştum.

" Buraya başka sebeplerden dolayı geldiğini sanıyordum. "

Kai güldü ve konuştu.

" Değişmeme yardım eden kişinin yanına gelmem gayet yeterli bir sebep. "

Hunter Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin