Yatağıma uzanmış dinleniyordum.Bu sene çok yorulmuştum.Senenin yorgunluğunu atmak istercesine gözlerimi kapadım.Her şeyden herkesten uzaklaşmak istedim.Ta ki kapı açılıp babamın girmesine kadar.
-''Umay konuşmamız gerekenler var.''
-''Dinliyorum baba, yoksa dedemin ölümüyle ilgili bir şey mi buldun?''
-''Evet, dedenin katilini buldum ve ortaya çıkarmak tamamen senin elinde.Bana yardım edeceksin.''
-''Baba açık konuş lütfen, bulduysan polise haber verelim,ben ne yapabilirim ki?
-''Yapacağın şey şu dedenin katili Ahmet Polatlı'nın oğlu Acar Polatlı ya yakınlaşıp aralarına sızacaksın.Adım adım bilgi vereceksin ben seni yönlendireceğim.Polise gitmek yok kendi yöntemlerimle halledeceğim.''
-''Baba nasıl olur, nasıl yakınlaşacağım,beceremem olmaz.Her şeyi berbat ederim.''
-''Ben her şeyi düşündüm.Seçme gibi bir şansın yok küçük hanım! Kızdırma beni ben ne diyorsam o. Yoksa dedenin katilinin hiçbir şey olmamış gibi dolaşmasına göz mü yumacaksın? Ben ne dersem onu yapacaksın. Acar Polatlı 22 yaşında üniversite son öğrencisi. Sende onun gittiği üniversiteye gideceksin ve bir şekilde tanışacaksın. Anladın mı beni ?'' dedi ve kapıyı çarparak çıktı. Kafam almıyor. Babam, dedem hayattayken gerekmedikçe onunla konuşmazdı bile. Şimdi ne oldu da birden intikam planı düşündü ve kızını hiç tanımadığı bir aile arasına sokmaya çalışıyor. Bunu yapmaya mecburum. Babam zorladığı için değil dedemi her şeyden herkesten çok sevdiğim için. Dedem bana bu hayatta değer veren sayılı insanlardan biriydi.Babamdan daha çok birlikteydik. Annemin ölümünden sonra dedeme tutundum. Annemin ölümü hepimizi yıktı geçti. Babam benden uzaklaştı. Annemi ona hatırlattığım için mi bilmiyorum.Anneme benzetirler beni. Gözlerimi annemden almışım. Dedem üzülmemem için elinden geleni yapmıştı. Birtanecik dedem... Artık ne annem vardı ne dedem. Dayımı ise görmeyeli 4 sene olmuştu. Annemin ölümünden sonra Türkiyeye hiç gelmedi. Şirketi Almanyada.Babamsa son birkaç gündür ilgiliymiş gibi davranıyor. Yapmacıklığı midemi bulandırıyor. Aklımı kemiren düşünceler var. Hastaneye gittiğimde dedemin kaza geçirdiği söyleniyordu.Anlamıyorum.Babamın amacını,dedemle o adamın ne bağlantısı olduğunu, o çocukla nasıl yakınlaşacağımı, dedemi öldürdüğü ne dair bilgiye nasıl ulaşacağımı bilmiyorum.
Düşündükçe çıkmaza giriyorum. Acar denen çocuğun ilgisini nasıl çekecektim? Benimle ilgilenir miydi? Nasıl birisi? En önemlisi 22 yaşında. Bense 19 . Onun yaşındaki birisinin ilgisini çekmek için nasıl davranmalıydım? Peki Can'a ne olacaktı? Dedemin öldüğü zamanlarda bana destek olan arkadaştan öte duygular beslediğim Can. Tabi o benim duygularımı bilmiyordu. Söylemeye cesaretim yok. O beni arkadaş olarak görürken ona nasıl söyleyebilirdim ki. Dedemin yasını tutmaktan sınava hazırlanmamış gibi, 2. sene hazırlamıştım. Toparlanmam ve hazırlamamda Can ve Betül'ün etkisi büyüktür. Can sınavı kazanamamış, Betülse kazanmış fakat tercih yapmamıştı. Babamın isteği üzerine Acar 'ın okuduğu üniversiteye gitmek zorundayım bakalım beni neler bekliyor?
-----------------
Arkadaşlar merhaba benim ilk kitabim insallah seversiniz. Begenmeniz ve düşünceleriniz benim için önemli. Düşüncelerinizi belirtirseniz çok sevinirim. Aklınıza takılan bir şey olursa sorabilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAMANSIZ
Teen FictionGenç kız babasının zorlaması üzerine bir oyuna bulaştı. Oyunun sonuna kadar sürdürebilecek miydi? Peki oyuna mi devam edecekti yoksa aşkının peşinden mi gidecekti?