Lisa ve Chaeyoung vardı. bana bakıyorlardı, yanıma geldiler ve ne olduğunu onlar sormadan ben söyledim.
"Jennie ile kavga ettik. günlüğümü okumuş." ikisi de çok şaşırdı, Jennie kadar özel hayata saygı duyan bir insandan böyle bir hareket beklemiyorlardı. Lisa söze girdi;
"unnie bir yanlışın olmadığına eminsin değil mi, yani Jennie unnie bırak günlük okumayı odamıza izin almadan girmez." Chaeyoung konuştu bu sefer;
"Lisa, unnie yalan söylemez."
"biliyorum, Chaeyoung ama... Jennie unnie..."onların konuşmasını dinlemekten sıkılmıştım.
"ah, yeter kızlar. ben buraya kafa dinlemeye geldim." kafalarını salladılar. aynı anda söze atlayıp;
"iyi geceler unniee" deyip, gittiler.
sadece arkalarından iyi geceler diye bağırdım, odama gittim Jennie'nin gözkeri şişmişti sanırım ağlaya ağlaya uyumuş. kendimi çok kötü hissettim ve üstümü değiştirip Jennie'nin yanına yattım. sarılarak uyuduk.
Jennie'nin Ağzından:
uyandığımda Jisoo unnie yanımda yatıyordu, çok güzel uyuyordu. saate baktım, saat çoktan 9 olmuştu. duş aldım, üstümü giyindim ve Jisoo unnie'yi uyandırdım. ona kırgındım ama hatalı da bendim. bu yüzden ona karşı üzüldüğümü pek belli etmemeye çalıştım. gözlerini yavaş yavaş açtı. banyoya girdi, üstünü değiştirdi yanıma oturdu bana sarıldı ve
"özür dilerim... sana çok yüklendim." dedi mahcup bir sesle. ben de kollarımı ona sardım,
"asıl ben özür dilerim, günlüğünü okumamalıydım. hiç olmamış gibi davranabilir miyiz?" diye söyledim, sesim titrek çıkmıştı. daha çok sarıldı bana, saate baktı.
"geç kalacağız, daha kızları uyandırmadık." kızları da uyandırdıktan sonra hepimiz çalışma odalarına dağıldık...
