Yaz ayında açan kaktüs çiçeği

Tanışma,Sevişme ve Ayrılık

Bu yazı yaz ayında açan bir kaktüs çiçeği için yazılmıştır
          ~Lee Felix

🌵

Yaz yağmurunun getirdiği rüzgarla başlamıştı günüm. Dün gece yağan ve biten yağmur, toprağın ihtiyacı olanı ona vermişti. Elimdeki kahveyle yağmurdan korunamamış balkonuma çıktım. Hava açılmış güneş en tepeye yükselmişti.

Güneşin güzelliği ilgimi çekmiş beni dışarı çıkmaya itmişti. Kahvemi hızlıca bitirdikten sonra üstüme salaş kıyafetlerimden giyip dışarıya çıktım. Normal bir yaz günü gibi geçirecektim günümü. Markete gidip buzlu dondurma alacak çevrede biraz dolaştıktan sonra evime dönecektim.

En azından planlarımı bu yönde yapmıştım.

Apartmanımın olduğu sokağın sonuna geldiğimde sesli kavgaya tutuşan bir çift adam dikkatimi çekti. Yapılı olan ondan daha uzun olanın dediği şeyleri kâle almıyor bu uzun olanı daha fazla sinirlendiriyordu.

Olaya dahil olmak istemesem de ayaklarım hareket etmiyordu, yolun ortasında durmuş güzel günümü mahveden kişileri izliyordum. Yapılı olan uzun olana boş bir bakış atmış "Zararınız neyse ben ödeyeceğim" demişti.

Ardından gözüme kavgayı izleyen küçük bir çocuk ve elindeki şeker takılmıştı. Kavganın nedenini bu ayrıntıyı fark ettikten sonra çözebilmiştim. Küçük çocuk marketten lolipop çalmış sahibine yakalanmıştı, yapılı olan adam ise küçük çocuğun şu ana kadar çaldığı tüm parayı ödeyeceğini söylüyordu.

Bu olayı çözdüğüm an oradan uzaklaşmam gereken andı ama ben o tarafa bir adım daha yaklaşmış bakışlarımı yapılı olanın üzerine dikmiştim. Yapılı olmasıyla beraber yakışıklı bir yüze de sahipti.

Yıllarca insanlardan saklamaya çalıştığım erkek sever tarafım bir anda uyanmış kalbim o güzelliğin karşısında atmaya başlamıştı.

Yapılı adam market sahibine para ödeyip küçük çocuğun önünde eğildi "Artık bir şeyler çalmamalısın eğer canın çok çekerse ama bak çok çekerse arkandaki abi gibi sana yardım edebilecek birilerini bul." Abi derken beni göstermiş ben de şaşırarak kaşlarımı kaldırmıştım.

Onca zamandır orada dikilip o adamı izlerken görünmez olmadığımı hesaba katamamıştım. Evsiz olduğu belli olan küçük çocuk başını olumlu anlamda sallayıp gülümsemiş ortamdan uzaklaşmıştı.

Ne yapacağımı bilemeyip ensemi kaşımış arkasını dönüp ilerlemek üzere olan adamın yanına gitmiştim. Yapılı adam yandan gülümsemiş ilerlemeye devam etmişti. Onun adımlarına ulaştım.

"Pardon adınız ne?" diyebilmiştim nereden geldiğini bilemediğim bir cesaretle. Bir cevap beklemesem de yapılı adam durup bana dönmüş ben de onun gözlerinin içine bakmıştım. Gözleri... Gözlerin çok güzeldi.

"Bang Christopher Chan, senin?" İsmini söyledikten sonra dediği şeyi net duyamamış "Ne?" diyerek afallamıştım. Ne utanç verici bir anı değil mi Chan?

Ama sen pek utanç verici olduğunu düşünmeyip kahkaha atmış "İsmini soruyorum" demiştin. "Felix, Lee Felix" dedim hemen ve biz böyle tanıştık.

Hayatıma bir kaktüs çiçeği aldığımdan haberim yoktu o an. Dikenlerin arasından açan güzel kokulu güzel çiçeğin yaşamı en fazla birkaç gün sürüyordu ve benim çiçeğim ise bir gün yaşayabilmişti.