Bölüm 1

246 8 6
                                    

Hayata yaptığın girişin ardından ilerletmek için verdiğimiz kararlar da önemlidir . Benim istediği tek şey şu ondokuz yıllık hayatım boyunca en azından bir yılımı düzenli geçirmekti . Yaptıklarımın , yaşadıklarımın düzeni olsun . Ordan oraya sürüklenmekten de veremediğim kararlarımın yarattığı yeni ortamdan da sıkıldım . İnsanların eline çok nadir dönüm noktaları için şans verilir . Bu şansı değerlendirmek veya elimizin tersiyle itip yaşadıklarımızı kabullenmek bizi elimizdedir . Verdiğim kararlardan pişman olmadım . Vermek zorunda kaldıklarımı ise hep kendi lehime çevirmeye çalıştım . Şuan ise yaptığım şey kaçmak değildi . Şans aramak da değildi . Ben kendi şansımı kendim yaratmaya çalışıyordum .

Hava limanı bos sayılırdı . Gecenin 4 üydü , annem yanında valizleriyle yanımdaki bankta oturyodu . Üzgündü , kızgındı belki de hiç olmadığı kadar pişman . İçinde yangınlar kopuyordu , sevdiği adamı önce bi başkasıyla yakalamıştı ardından sıkıntılı bir boşanma süreci şimdi ise tam atlattığını düşünmeye başlarken olmadık zamanda gelen düğün davetiyesi . Resmiyetini yıllar önce kaybetmiş bir babadan gelen düğün davetiyesi kızı tarafından ne kadar anlamsızsa annesi için de o kadar can yakıcıydı . Annemin ne kadar berbat olduğu her halinden belliydi . Ama yaptığı şey yanlıştı bana bunu yapamazdı . Babamdan kaçmak için beni kanadaya kadar sürükleyemezdi . Benim de hayallerim vardı ve annemin bu kaçma hayalleri için feda edemicek kadar önemliydi . Beni babamla ayrıldıklarından beri en iyi şekilde büyütmeye çalışıyordu . Ama sürekli kaçmayı alışkanlık haline getirmişti . Her canını sıkan olayda beni de arkasından sürüklüyordu , sürükleyemezdi .

BİR HAFTA ÖNCE

''Aden kapı çalıyor kızım.'' of anne yanımda oturuyordun sen baksan olmaz mıydı saki . ''Tamam anne kalktım '' zaten annemle kırk yılın başı film izlerdik bu mutlu anımızı bozmak için gerçekten önemli biri olması lazımdı . Kapıyı açmadan önce son bir kez kendime baktım ayakkabılığın üstündeki aynadan . Açtığımda kuryeyle birbirimize baktık uzun bi süre sessizliği bozan onun sesi oldu . ''iyi günler hanımefendi Dilek Özcan adına bir posta var .'' adama beklemesi için el işareti yaptıktan sonra anneme seslendim . ''Anne postan varmış .'' annemle birbirimize göz kırptık yanyana geçerken . Ben salona geçip koltuğuma kuruldum . Annemin gelmesini ekledim uzun bi süre . Sonra aniden içerden bir kırılma sesi geldi . ''Anneeee !! '' kalbim hızla çarpmaya başladı . kapının önünde durdum , ayaklarım yere çivilenmiş gibiydi . Kalbim bir o kadar yerinden çıkmak istercesine atarken kırılmış ayna parçalarının arasında oturan anneme bunu yaptıran şeyi anlamaya çalışıyordum . Yanında duran kağıdı aldım elime . Bir düğün davetiyesi ...

Hani insan kendi cenazesine davetiye almış gibi hissederdi ya bazı olaylar karşısında . Annem eski babamdan saniyeler öncesinde almıştı o davetiyeyi . Hangi sosyapat eski karısına basıldığı kadınla düğün davetiyesini gönderirdi ki . Annemi anlıyordum derdim ama anlayamazdım ki . Nerdeyse hiç hayatımda olmamış birinin başkasının hayatındaki varlığı ne kadar acıtmıyorsa kalbimi belli ki anneme o kadar acı veriyordu .

ŞİMDİ

Sırtıma astığım çanta bundan sonraki adımımda benle olcak tek şeydi . Anneme dönüp ''Anne ben lavaboya gidiyorum '' dedim .İçinde bulunduğu sessizlikten çıkarmış olmalıyım ki bana anlamsız gözlerle baktı ilk önce sonra kafasını salladı . Ayağa kalktığımda verdiğim karar içinde boğuluyodum . O dönmemi beklicekti dakikalarca ama ben gelmicektim . Arıcaktı ama telefonum kapalı olcaktı . Zaten var olan yarayı bi de ben kanatıcaktım oturduğum yerdeki notu görünce .

Bazen hayat vazgeçmeyi öğretir insana ben haytımdan vazgeçtim benim olan hayatı almak için . Çantamdan yeni uçak biletini çıkardım . Yolum izmir di . Uçağa yetişmek için koşmaya başladım annemden uzaklaşınca . Giriş kapısının önünde durunca düşündüm bir gün annem beni affedicek mi beni?

Uçağa adım atarken affetmesini umuyordum . Cam kenarına oturdum . Biraz sonra uçak havalanaya başladı . dışarı doğru baktım . güneş doğmaya başlamıştı . güneş bile yanlızdı ama bir gün bile aksatmıyordu doğmayı . bizim ne haddimizeydi o zaman bırakmak . Yaşamaya değerdi dünya yaşamaya değer kılarsak .

Yaşamaya DeğerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin