𝐁𝐥𝐚𝐜𝐤 𝐚𝐧𝐝 𝐖𝐡𝐢𝐭𝐞 | 𝒋𝒋𝒌

𝒆𝒊𝒈𝒉𝒕𝒆𝒆𝒏

Jimin'le Tae eve geldiklerinde evin her köşesini dağıtmışlardı ama birşey bulamamışlardı

Şimdi de bizim evde koltukta Jaebeom'a yaslanmış yumruklarımı sıkıyorum göz yaşlarımı tutmaya çalışıyordum, Jaebeom'un saçımı okşayan eliyle rahatlamaya çalışıyordum ama yerdeki kanlar aklıma geldikçe çıldıracak gibi oluyordum

Namjoon haberi alınca gelen diğerleriyle oturmuş ne yapabileceklerini konuşurken Hoseok Jungkook'un yanındaydı

O da benim gibi delirmişti zaten gözlerine bakan bi insan iyi olmadığını anlardı

Koyu kahvelerinin yerini kapkara bi siyah doldurmuştu,intikam..

Resmen onları öldüreceğim diye bağıran gözlerinin beyazları kızarmış boynundaki damarlar ortaya çıkmıştı

Korkunç gözüküyordu,tek korkunç gözüken o değildi...

Kafamı etrafta hızlı hızlı yürüyüp küfürler eden Jimin'e çevirdim

Belalar,küfürler havada uçuşurken aynı zamanda yumruklarını sıkıyordu

Siyah gömleğinin kollarını sıvamış,kollarındaki yara izlerini gözler önüne sermişti, kötü gözükmüyordu aksine verdiği mücadelelerin bi kanıtıydı.

Benim baktığımı farketmiş olacakki kafasını bana çevirmesiyle siyah saçlarının arasından gözüken gözleriyle ürkmüştüm

Evet,ben ürkmüştüm..

Jimin ürkülecek bi insandı,özellikle sevdiklerine zarar geldiğinde.

Hızlıca yanıma geldiğinde önümde eğilip ellerimi ellerinin arasına almıştı

Jm: Onların acı çekişini zevkle izleyeceksin şuan çektiğimiz acının binlerce katını onlara yaşatacağım kendini bırakma sana ihtiyacım var, görüyorsun kafayı yedim,hepimiz kafayı yersek Eun'u kim kurtaracak? Jun'u kim kurtaracak?

Artık kendimi tutamazdım,Jimin'e sarıldığımda ağlıyordum gözlerim köşede dolu gözleriyle bizi izleyen Tae'ye kaydığında gel işareti yapmıştım

O da sarılınca hepimiz ağlıyorduk,onlarsız ben bir hiçtim..

Yg: Ağlayabiliyorlarmış

Yoongi'nin konuşmasıyla gülerek ona dönmüştük

Ruhsuz bi insan gibi gözüksede bizi güldürmeye çalıştığı ortadaydı

"Şimdi,Eun'la Jun'u bulma zamanı!"

~

Bilgisayarların başında birşey bulmak için çabalayan Namjoon ve Yoongi'ye bakıp iç çekmiştim

İkisininde gözlerinin altı morarmaya başlamıştı

Jin: Biraz mola verin

Jm: Jin hyung haklı

Rm: Ne kadar çok çalışırsak o kadar hızlı buluruz

Jh: Bi bok yapamazsınız şimdi adam akıllı söz dinleyip yarım saat dinlenin

Hoseok'un yükselmesiyle sandalyelerinden kalkmışlardı

Etrafıma bakındığımda Tae'yle Jungkook'un olmadığını fark etmiştim

Salona gidip baktığımda orada da yoklardı...

Koridorda ilerlerken depodan gelen Tae'nin bağırışlarıyla depoya koşmuştum

Depoya girdiğimde Tae'nin Jungkook'u duvara yaslayıp boğazına bıçak bastırdığını gördüğümde gözlerim yerinden çıkacaktı

"Tae!"