3. Bölüm

22 7 1
                                    

Bol keyifli okumalar 🌹

Ani bir refleks olarak arkama döndüm. Bu çocuk bizim sınftaydı ama ismini bilmiyorum.

'Yakışıklıymış sanki ha?'

' Kes sesini' kes sesini diye karşılık verdim iç sesime.

"Sen kimsin?"

"Ben Çağlar." dedi ve elini uzattı.

"Bende Güne-"

" Bunu biliyorum zaten." Yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi.

'Dişlere bağaağaaağak bembeyaağaaaz'

Bu iç sesim ne zaman susacak çok merak ediyorum.

"Memnun oldum." dedim ve elini sıktım.

"Ne konuşacağız?"

" Dün Ceren sana bazı şeyler söylemiş sanırım. Ne söylediğini, neyle ilgili bişey söylediğini bilmiyorum ama seni kırdığı belli. Ki hemen okuldan ayrılmışsın."

   Sahi ya benim dün müdürün yanına gitmem gerekiyordu ve ben tam odaya girecekken Ceren lanet olası ağzını açmıştı ve gidememiştim. Bu durumda müdür benim ondan kaçtığımı sanacaktı.

   Bunlar birden kafama dank edince hızlıca Çağlar'ın yanından uzaklaştım. Arkamdan seslenmeye başladı.

"Güneş! Nereye gidiyorsun?"

  Ben koşarcasına yürürken arkama dönüp çok önemli bi işim var şuan. Sonra konuşuruz. " diye bağırdım.

  Müdürün kapısının önüne geldiğimde derin bir nefes alıp kapıyı çaldım. Saniyeler sonra sonra içeri girdim. İçeride fizik hocamız Burak hoca da vardı. Müdürün müsait olmadığını düşünüp kapının önünde durdum. Müdür yani Alp hoca önce bana sonra Burak hocaya baktı.

"Girsene kızım, ne bekliyorsun?"

  Beni hatırlamış olacak ki "Dün neden kaçtınız bakalım Güneş Hanım?" diye sordu.

  Uzunca bir süre ne diyeceğimi düşündüm. Anlatmam gereken öyle çok şey vardı ki en az 15 dakikamı alırdı. Gözüm o an saate ilişti. Ders başlangıç ziline dakikalar kaldığını gördüm. Genel bişeyler söylemem gerekiyordu. Herşeyi anlatamazdım.

"Hocam ben ailem konusunda çok hassasım. Dün sizin yanımıza geliyordum. Biri anne ve babamdan söz edince dayanamayıp gittim."

" Ne dedi ki bu kadar sinirlenip gittin?"

  Artık herşeyi anlatmanın en iyi şey olacağını düşündüm. Yoksa hoca anlattıracaktı zaten bu gidişle.

" Hocam anlatacağım şeyler uzun sürer. Dersin başlamasınada çok az kaldı. Müsait olduğunuzda anlatsam olur mu? "

" Bahanenin nesi uzun sürecek kızım?"

  Gerçekten böyle mi düşünüyordu? Benim bir bahanenin arkasına sığınacağımı, ve bu bahanenin önemsiz bişey olduğunu düşünüyordu. Ama anlatacaklarım resmen hayatımla ilgili şeylerdi. Benim buraya gelme sebebimi,başka şehirde olmamın nedenini, pansiyonda kalmamı gerektiren durumu... Bunları anlatacaktım. Çinkü bunları söylemediğim sürece aptal bi kızın söylediklerine çocukca küsüp gittiğim sanılacaktı.

"Emin olun size saçma bahaneler sunmayacağım hocam. Gerçekleri anlatacağım."

"İlk dersiniz ne?"

"Fizik."

   Burak hocaya baktı. O anlamış olmalıydı ki başını salladı.

"Peki hocam, size kolay gelsin." dedi ve odadan çıktı.

  Eliyle az önce Burak hocanın oturduğu koltuğu gösterip geçmemi istedi.

"Seni dinliyorum Güneş." dedi.

  Sanki içinde bir... bir... "baba" şefkati vardı.

  Benim asla hissedemediğim bir şefkat.

  Sert bi şekilde yutkundum ve anlatmaya başladım.

~~~~~

Bölümlerin kısa olduğunu biliyorum ama gitgide uzayacak.

Normalde bölümü dün atacaktım ama bazı aksilikler çıktı kusura bakmayın.

  Diğer bölüm biraz dramlı olacak sanırım.

  Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.

  Kendinize çok iyi bakın. Hoşça kalın. 🌹

SEN KİMSİN? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin