Maça davet etmişti Jungkook onu. Sadece maç yani. Ama jimin heyecanını bastıramıyordu. Nedensiz bir şekilde onunla konuşması hoşuna gitmişti. Onu maça davet etmesi çok güzel Bi jessti ona göre kafamdaki seslerden kurtulmalıyım diyerek ne giyeceğine baktı Jim. Sade mi giyinseydi yoksa abartı mı yada basketbolla ilgili bir şeyler mi. Gardrobunun önünde bekledi uzunca. Madem beni bir yerlere davet ediyor güzel giyinmem lazım diye düşünerek siyah streç pantolonun üstüne uzun kollu bir badi giydi. Üstünde ceketini alarak kombinini tamamladı. Daha maça saatler vardı ve minie erkenden hazırlanıyordu. Odaya giren tae şaşırarak
"sen sabahleyin zorla kaldırılan park jimin yorgun olmana rağmen saatler öncesinden maça mı hazırlandın"?"yo bakıyordum sadece" diyerek kendini yatağa attı
"yüzündeki aptal sırıtış ta onu diyor aynen, dikkat etde çocuğu basketbol oynarken görüp üstüne bir şey dökme" diyip öpücük atarak arkadaşının gazabından kaçmıştı. Jimin sadece göz devirmekle yetinmiş üstünü çıkartmadan kendini uykunun kollarına teslim etmişti.
...Jimin'i uykusundan uyandıran şey telefonundan gelen sinir bozucu bildirim sesiydi. Kafasını yorganın altından çıkarıp telefonuna uzandı. Saat altıydı sanırım maç 9 da diyerek telefonu bırakacakken gelen mesaj dikkatini çekmişti bildirimin üstüne bastığında gördüğü isim ise onu daha çok şaşırtmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🍂 𝐉𝐈̇𝐊𝐎𝐎𝐊 /𝐀𝐦𝐨𝐫𝐞 𝐢𝐧𝐭𝐞𝐫𝐞𝐬𝐬𝐚𝐧𝐭𝐞 🍂
General Fiction*Seol Üniversitesinin her yıl düzenli olarak tekrar ettiği bahar şenliklerinde bu sene farklı olan tek şey vardı. ünlü basketbolcu Jeon Jungkook izlemek zorunda olduğu modern dans gösterisindeki baş dansçıya aşık olmuştu.*