GALATASARAY'IN ASLANLARI(DÜZENLENİYOR)

-18-

Multimedya:Bizim Yedekler

Burak
"Kalk abim yerden hadi."Mert omuz silkti. Boğazına oturan yumruyu yutmaya çalışıyordu. Takımda tek mücadele eden oydu. Diğerleri de sahada yürüyüşe çıkmış gibilerdi. Taylan,Mert'in yanına gelip çöktü ve bağdaş kurdu. Abi şefkatiyle Mert'in saçını okşadı

"Kardeşim... Üzülme... Elbet kaybedecez. Futbol bu. Kazanmak da var kaybetmek de..."Mert burnunu çekti

"Üç maç üst üste mi?"Taylan sessiz kaldı ve sıkıntıdan çimleri yolmaya başladı. Dayanamadı

"Kalkacak mısın?"Mert gözlerini devirdi ve ayağa kalkıp şortunu silkeledi."beraber içeri girdiler. Taylan içeri girdiği gibi duş almış Ozan'ın yanına gitti. Şaşkınlıkla saçını havluyla kurutmasını izlerken

"Lan sen oynadın da benim haberim mi yok?"

"Cık. Sinirden yaptım. Belki ılık su tüm sinirimi stresimi alır diye."Taylan yatağa oturdu

"Aldı mı peki?"Ozan havluyu yere fırlattı
"HE ALDI!! HALİME BAK AMINA KOYAYIM! BENİM VE SENİN YA DA ALTAY,RIDVAN,KEREM,HALİL, ABDÜLKADİR'İN BİZDEN NE EKSİĞİ VAR SÖYLE!!??"diye patlamıştı. Taylan,bu ani tepkiye karşılık verememişti. Ozan yavaş yavaş sakinleşirken ama siniri azalmazken

"Ben hocaya saygısızlık mı yaptım? Asker selamı vermedim diye mi? Formamı yırtmadım diye mi? Trabzonsporlu değilim diye mi? Kötü mü oynuyorum? Kötü bir takıma mı gidiyorum."Ozan o kadar masumca sormuştu ki Taylan herhangi kötü bir cevap vereceğinden korkarak

"Hayır. Sen nasıl kötü olursun?"

"Öyle gibi davranıyor işte. Bari yedekten alsaydı. Sırf ben oynamıyayım diye Kaan Abi'yi stopere çekti. Geçen gün de Kenan Abi bizim kalemizde karşı takımın forvetine kayıyordu."

"nEE!?"

"Ayynen."

"Ona mı kayıyordu?"Ozan havluyu katlarken

"Evet."

"Ne anlamda? +18 mi?"Ozan, katladığı havluyu Taylan'a fırlattı ve istemsizce gülümsedi. Taylan amacına ulaşmıştı. Onu birazcık güldürebilmek için her yolu deniyordu

"İstanbul'a gelecek misin?"Ozan dudak büzdü

"Bilmem? Nereye gideceğimi ben de bilmiyorum."

"İstanbul'a gel. Bana da yardım edersin."Ozan güldü

"Maalesef abi. Gelemem. Ailemin yanına gitmem lazım. Çok uzak kaldım."

"Sen de haklısın kardeşim."Ozan kaçamak bir bakış attı

"Aslında gelebilirim bir hafta. Ailem Mardin'e gidecek. Biz de o sırada bu Eyşanlar'ı hallederiz."

"Tamam o zaman. Emre herşeyi öğrendi Ogi kaldı. İnşallah anlayış gösterir."Ozan gözlerini kocaman açtı

"Laaaan. Çabuk konferans bir arama yap."

"N'oluyor lan!?"

"Plan yaptım."

"İki dakikada."

"Yok bee. Yapmıştım aslında. Unutmuştum. Hatırlamaya çalışıyordum."

"Ne planı?"

"Ara heleee! Oğulcan Abi,Emre Abi ve sen. Hoparlöre al."Taylan iç çekti ve telefonu cebinden çıkardı. Aynı anda Emre ve Oğulcan'ı aradı. Emre anında açtı. İki dakika sonra Oğulcan açtı

"Ulan pezevenk kaç defa diyecem arama beni?"

Emre
"Ogi konferans arama yapıyoruz."

"Biliyorum. Şahit ol istedim."

"Susun ya. Dinleyin beni."

"Ne dinlicem ya!"Ozan gözlerini devirdi

"Allah size peygamber sabrı vermiş."

"Dinle lan beni! Bu İrfan herşeyi hatırlıyor. İrfan'nın odasının yanından geçerken duydum. Mert Hakan'la konuşuyordu. Bilerek bizi çağırmış. Seni kışkırtıp senin onu itmeni sağlamak için. Ve tehdit edip istediğini yaptırmak için. Ben de o yüzden barıştım ona yakın olup planı öğrenmek için."Oğulcan ve Emre'de ölüm sessizliği başlamıştı. Emre biliyordu ama bunu tek nefeste söyleyebilen Taylan'a hayret ediyordu. Oğulcan ne diyeceğini bilemiyordu

"Hafızasını kaybetmemiş yani."

Ozan
"Evet."

Oğulcan
"Kim lan o?"

Taylan
"Ozan. Ozan Kabak."

Oğulcan panikle
"Vallaha ben bişey yapmadım. Aha bunlar yüzünden oldu. Ben yapmayın etmeyin dedim dinlemedi kimse."

Emre
"Vay satıcı puşt!"

Ozan
"Abi herşeyi biliyorum. Boşuna bok atma onlara. Hem adamı it hem de suç at. Ayıp!"

Taylan
"Tamam susun. Ozan'ın bir planı varmış. Bu iki gavat için."

"Anlat çabuk."

•••

"İstanbul'a gittiğim gibi antrenmanlar başlıyor."

Ozan bavulu çekiştirirken
"Bu mağlubiyetlerin etksinden çıkabilirsem..."

"Bir de turnuvadaki tek golümüz İrfan köpeğine ait. Bir de Merih'e."

"Off boşver. Artık düşünüp başımı ağırtmak istemiyorum."

Taylan bekleme salonunda olan koltuklardan birine oturdu

"Sence işe yarar mı?"

Ozan da yanına oturdu
"Umarım işe yarar... Umarım..."

Artık Euro 2020 hakkında konuşmak istemiyorum. Duygu bırakmadılar adamda. Hele Şenol Hoca bizimkilerden ne istiyor çözebilmiş değilim...