Karşımda eski sevgilim ve yeni kız arkadaşı vardı. Paniklemiştim. Çünkü en son onu gördüğümde peşimden ayrılmıyordu. Sırf bu yüzden de aileme yalvarmış, okuldan ayrılmıştım. Ailemin bu olaylardan hiçbir haberi yoktu. Eğer beni görürse çok fena olacaktı. Hemen bir çalılığın arkasına saklandım. Yürümelerini bekledim. Bu kızın başı dertte kesin bir şeyler olacak diye düşündüm. Bu durumdayken ben burada tatil yapamam ya beni görürse? Ya bir şekilde bulursa? Ne olur benim hayatım? Biter. Yürürken biriyle çarpıştım. Ben "pardon" dedim ve ona bakmadan gittim. O bana baktı hoooop orada dur bakalım dedi. İşte o zaman güzel yüzünü, saçlarını ve tatlı gülüşünü görmüştüm. Ona "merhaba" dedim o da "merhaba" dedi. "Adın ne?" Diye sordu. Damla dedim. Büyülenmiştim. Ondan gözlerimi alamıyordum. Birkaç dakika ona baktım."Adımı sormayacak mısın?" Dedi. Eski halime döndüm. Ayy evet adınız ne? "Adım Mert" dedi. Bana "adınız" demene gerek yok adın ne diyebilirsin. Biz seninle dostuz sonuçta dedi. İşte o zaman eski halime döndüm. "Hayır!" Biz seninle dost falan değiliz daha iki dakika önce tanıştık. Özür dilerim dedi karşı taraf. Sinirlenme, sinirlenmek sana hiç yakışmıyor o güzel al yanaklarında, al dudaklarına hiç kızmak yakışmıyor. Böyle dediğinde gülüverdim bir anda. Hah! İşte seni böyle görmek istiyorum. Biraz dolaşalım mı? Dedi. Bende olur dedim. Biraz dolaştık ve sohbet ettik. Buraya nasıl geldin diye sordu. Ailemle her sene tatile çıkıyoruz. Bu sene buraya geldik ya sen? Ben burada yaşıyorum. Nasıl yani? Evet annem bu otelde personel babamda trafik kazasında öldü. Senin için üzüldüm başın sağolsun dedim. Önemli değil. Peki nasıl okula gidiyorsun? Burada yakınlarda bir okul var, oraya gidiyorum. Hiç görmemiştim. "Neyse sonra görüşürüz" dedim. "Sen nerelerde takılıyorsun?" Diye sordu. Ben buralarda olurum dedim ve ondan ayrıldım...