"Sadece 1 bardak daha Jennie hemen kalkacağım." Telefonu Jennie'nin bağırmasıyla biraz uzaklaştırdım.
"Kim Jisoo son uçağa atlayıp oraya gelmemi istemiyorsan içmeyi kes. "
"Aslında hoşuma giderdi ya da hayır Kaliforniya'dan nefret ediyorum sakın gelme. "
"Saçmalama Jisoo Kaliforniya'da yaşamak için tüm zorluklara katlandın şimdi ne bu?"
"Onun yanında yaşadığım diğer zorluklar hiçbir şey Jennie. "
"Anlaşıldı en kısa sürede oraya geliyorum."
"Hayır, en kısa sürede ben senin yanına Fransa'ya geleceğim."
"Sen Fransa'yı sevmezsin ki."
"Öyleyse artık seveceğim."
"Hızlı kararlar verme Jisoo bütün işin ve hayatın orada mantıklı düşün."
"Pekala,şimdi kapatıyorum ve merak etme daha fazla içmeyeceğim." Diyip telefonu kapattığımda masada duran bardağı içmeye devam ettim.
Saat ilerledikçe mekândaki insan sayısı da azalıyordu fakat ben yine kaldığım yerden devam ediyordum.
"Jisoo,bu sensin değil mi?" Tanıdık bir yüzün görüş alanıma girmesiyle kafamı kaldırdım.
"Jimin?" Adını söylememle büyükçe gülümsedi.
"Evet benim,hâlâ burada yaşadığını bilmiyordum bilseydim iletişimde olurdum."
"Sende mi burada yaşıyorsun?"
"Evet okuldan beri hiç ayrılmadım." Biz konuşurken yanımıza Taehyung'un gelmesiyle ortamın gerildiğini anlayan Jimin konuştu.
"Siz yıllardır görüşmediniz değil mi?"
"Hayır onun evliliğini ben planlıyorum." Jimin şaşkınca gözlerini büyüttüğünde çaktırmadan Taehyung'a vurmuştu.
"Bu onun işi." Taehyung konuştuğunda ona gülümsedim,haklıydı.
"Yine de pek doğru gelmedi bana." Jimin hâlâ sinirle Taehyung'a bakarken ben çantamı toplamıştım.
"Ben kalkıyordum,bu arada Taehyung düğüne sadece 2 gün kaldı o yüzden yarın provalara gel lütfen nişanlın seni göremeyince üzülüyor."
Bana tepki vermesini beklemeden yanlarından ayrıldığımda kısa bir süre sonra arkamdan adım seslerini duydum ve sonunda bana yetişmişti.
"Neden beni aldattın Jisoo?" Kızarmış yüzü ve gözüyle karşımda hiç beklemediğim bir soruyla karşılaşmıştım.
"Sen ne diyorsun?"
"Beni aldattığını gördüm,bu yüzden gittim senden,buradan,bizden."
"Saçmalıyorsun."
"Gördüm Jisoo ona sarıldığını gördüm,o senin kokunu içine çekti benim sarmaya çekindiğim belini sardı,saçlarını okşadı yemin ederim gördüm hepsini!" Sonlara doğru sesi yükselmişti ve gözlerinden yaşlar da düşmeye başlamıştı onun bu halini daha önce hiç görmediğimden ne yapacağımı bilmiyordum.
"S-sakin ol Taehyung gel bir yere oturup konuşalım sokağın ortasında olmaz."
Ben önde o arkada yürüyorken hemen yan tarafımızdaki iskeleye geçtik.
"Şimdi her şeyi baştan dinlemek istiyorum. "
"Neyini anlatmamı bekliyorsun her şeyi söyledim zaten."
"Ben seni aldatmadım Taehyung!" Bağırmamla Taehyung dalgayla gülmüştü.
"İnanmıyor musun bana?" Gözlerine bakarak sorduğum soruyla bana yaklaştı.
"İnanmıyorum."
"Ne zaman aldattım ben seni?"
"Sen eski sevgilinle sarılırken ben sana geliyordum Jisoo, burada yaşamak için bütün işlemleri yaptırmıştım fakat geldiğimde gördüğüm şey sarmaş dolaş olan iki çiftti. "
"Sana inanamıyorum, sana gerçekten inanamıyorum Taehyung. " Toplu saçlarım gittikçe dağılırken gözlerimden yaşlar da süzülmeye başlamıştı.
"O gün Hoseok yaptıkları için benden özür dilemeye gelmişti ben de zaten kalbimde sen olduğun için artık bir sorun olmadığını söyleyip arkadaşça ona sarıldım ve sen hemen bizden vazgeçtin öyle mi! 6 sene boyunca ben boşuna acı çektim öyle mi Taehyung?"
"Dayanamadım Jisoo gözlerimin önünde canımdan çok sevdiğim kadına onu üzen,kıran bir insanın sevgi dolu sarılmasına dayanamadım, yemin ederim dönecektim sadece kafamı toparlayıp dönecektim ama sen bana bir kere bile ulaşmadın Jisoo oysaki sadece yanımda ol demene bakıyordu benim gelmem. "
"O gün seni saatlerce aradım yetmedi sokaklarda aradım, evine gittim açan olmadı ve benden tamamen, sebepsiz bir şekilde gittiğini anladığımda sana bir mektup bile yazdım Taehyung fakat sen izini öyle kaybettirmiştin ki mektubu Jimin'e verdim senden cevap gelmeyince ben de kendi hayatıma devam etme kararı aldım tabii ne kadar başaramasam da."
"Mektup mu?"
"Senin haberin yok mu?" Taehyung bir süre düşündü ve en sonunda elini sinirle saçına götürdü.
"Jimin'den almayı sürekli ertelemiştim ve en sonunda unuttum."
"Gözünde bu kadar değersiz olduğumu bir kere daha tekrarladığın için teşekkür ederim Taehyung."
Taehyung'u arkamda bırakarak yürümeye başladım sıcaklığı kasıp kavuran bu Kaliforniya ilk defa bu kadar soğuktu, ya da artık kalbim soğuyordu.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
california | vsoo
Fanfiction"Eğer Kaliforniya'ya gelirsen,beni ara yeter Taehyung." angst|minific