Mucize Doktor / Berhayat Hastanesinin Kurtuluşu

AİLE OLMAK

"Ali Dışarı çıktı ve ağlamaya başladı. "

Ferda: ben bir bakayım.

Selvi: sen bir dur ben bakarım

"Selvi Bahçeye çıkıp Ali'nin yanına gitti  . Yanına vardığı anda omzuna dokundu. "

Selvi: ne oldu Ali

Ali: özür dilerim Selvi abla

Selvi: ne özürü anlat neyin var

Ali: ben bu zamana kadar Faruk babamdan ve Ahmet abimden sevgi gördüm. Ailem beni sokağa attı . Ferda Abla - kardeş deyince

Selvi: Anlıyorum seni Ali . Ama bak bundan sonra yalnız değilsin hastanedekiler var biz varız.

Ali: Çok sağol Selvi abla

Selvi: Bak benim de oğlum vardı . Trafik kazasında öldü. Onu sana benzetiyorum oda senin gibi saygılı dürüst pes etmeyen biriydi üniversitesi bittiği zaman doktor olacaktı. Oda . İstersen ailenin sana yapamağı anne babayı biz yapalım .

Ali: Başın sağolsun. Faruk Babam bahsetmişti. Ben Çok isterim annem babam ailem olmasını ama ben oğlumuza kötülük yapmış gibi oluyorum onun...

Selvi: asla kötülük yapmış olmuyorsun oda olsa öyle yapardı . Bizim mutlu olmamızı isterdi.

Ali: teşekkür ederim Selvi abla... Anne

Selvi: hah şöyle hadi gel içeri girelim

"Ali ve Selvi içeri girdi. Girdikleri zaman adil ve Ferda ayağa kalktı"

Adil: Ali iyi misin

Ali: iyiyim Hocam sağolsun sizden de özür dilerim .

Selvi: ne özürü oğlum hadi gel ben sana yatağını göstereyim.

Ali: sağol Selvi ab... Anne

Ferda: anne mı dedi o

Selvi: evet artık Ali benim oğlum

Ferda: o zaman benim de kardeşim

"Ferda ve Selvi Ali'ye sarıldı"

Adil: ben dışlanmış hissediyorum şuan

"Adil de gidip ailecek birbirine sarıldılar. Ali ardından son rutinlerini yapıp uyu. Ekipde ayni son rutinlerini yapıp uyudular."

"Sabah oldu Ali erkenden kalkıp kahvaltı hazırladı kağıda not yazarak arabasına binip gitti. Bir süre sonra ferda uyanıp salondaki kahvaltıyı gördü. Etraf da kimseyi göremeyince. Masadaki nota baktı."

" Benim dışarıda biraz işim var Misafirperverliğiniz için teşekkür ederim. Kahvaltıyi size hazırladım umarım beğenirsiniz . Afiyet olsun . Ali"

"Adil ve Selvi salondaki gördüler. Ardından kahvaltıyı"

Selvi; Eline sağlık Ferda çok güzel hazırlamışsin kahvaltıyı

Ferda: ben hazırlamadim. Ali hazırlamış.

Adil: eee nerede şimdi

Ferda: not bırakmış . İşi varmış.

"Selvi ve adil notu okuyup kahvaltıya geçtiler."

"Ali de Beliz'in evine gidip kapıyı tıkladi. Kapıyı Ferman açtı"

Ferman: ne oldu Ali birşey mi oldu

Ali: sana da günaydın ferman bey . Beliz hanım evde mi

Ferman: evde ne oldu