MAĞARA

YOLCULUK BAŞLIYOR

Havalar çok güzel olduğundan arkadaşlarla beraber bir gezi yapmaya karar verdik ve bunu ben herkeze yarin yapacağımızı telefon ile arayarak haber verdim.Millete haber verdikten sonra daha önceden kiraladiğim minibüsü son kez kontrol ettim, yarin için sırt çantamı ve diğer herşeyi hazırladım.Saatte çok geç olduğundan odama gidip yattım. Sabah kalktığımda saat 10 olmuştu. Hemen üstümü giyindim ve minibüsün anahtarını alıp çıktım.İlk erhanı daha sonra rahimeyi ve diğerlerini de aldıktan sonra yola koyulduk.Ben minibüsü kullanırken bizimkilerde arkada konuşuyordu.Yanımda erhan vardı. Bende onunla sohbet ediyordum:

ERHAN;
Nereye gideceğiz?

BEN;
Garip olayların yaşandığı bir mağara varmış.Oraya gidicez ayrıca orada değerli birşeyler olduğundan bahsediliyordu.

ERHAN;
Desene zengin olucaz.

BEN;
Tabi orada iken başımıza bişey gelmezse çünki 2002 de orayı incelemek icin gönderilen araştırmacılar ve yanlarında onları korumak gönderilen görevliler orada kaybolmuş bunun üzerine onları bulmak için arkalarından yardım ekibi yollandı birkaç gün sonra onlardanda haber alınamadı bu dosyada hükümet tarafından kapatıldı.

ERHAN;
Niye gidiyoruz o zaman?

BEN;
Merak etme ben sizi güvenli yoldan götürcem.

İlerlemeye devam ederken yolumuzun biraz ilerisinin askerler tarafindan kapatılmış olduğunu gördük.Bunun üzerine ben minibüsü durdurup indim ve askere burada ne olduğunu sordum:

ASKER;
Buranın ilerisindeki bir mağara nın yakınında garip canlılar diye bir

ihbar olmuş ve bize buraya kimseyi sokma
mamız gerektiği emri verildi bu yüzden geri dönerseniz sizin için daha iyi olur.

Ben de tamam deyip minibüse geri döndüm korktuğum başıma gelmişti ama ben bunu bizimkilere söyleyemem çünki aylardır bunun planını yapıyorduk minibüse geri bindim ve:

MUSTAFA;
Ne olmuş neden kapatmişlar yolu?

BEN;
İleride kaza olmuş bu yüzden kapatmislar bu nedenden dolayı bundan sonraki yolumuzu yürüyerek devam edeceğiz.

Kızlar bu durumdan pek hoşnut olmamışlardı ve bana biraz kızdılar ama aslında ne olduğunu bilselerdi gelmek bile istemezlerdi.Hepimiz sırt çantamızı aldıktan sonra askerlerin bizi göremeyeceği yoldan devam ettik neyseki mağaranın çok yakınında asker yoktu ama yinede dikkat etmeliydik askerlere.Bizimkiler etrafı kolaçan ederken bende kalem kameralı kaskımızı herkese dağıttım çünkü bu mağaradan geri çıktığımızda bu videolar bizde hatıra olarak kalacaktı,herkes kaskını taktıktan sonra mağaraya girdik ve biraz ilerledikten sonra önümüze çok eski tahta bir kapı geldi kapının önüne asılmış zarflı bir mühür vardı asrın mühürü ellemeyin desede mührü kırdık ayrıca mühür 2002 de yapılmıştı.Anlaşılan o zamandan beri kimse buraya adımını atmamıştı.Bizimkiler iyice heyecanlanmaya başladı ama ben artık bunun çok iyi bir fikir
olmadığını düşünmeye başladım. Erhan ve Mustafada benle ayni kararı vermişlerdi,Osmanın hadi gidelim demesiyle kızlar hemen girdi.Umarım buradan başımıza bişey gelmeden çıkabilirdik.Her yer çok karanlıktı ve biraz zor nefes alınıyordu,mağara 'nın daha derin kısımlarından garip sesler geliyordu umarım bu sesler mağarada yaşayan yarasalara aittir.Biz etrafa bakınırken melih bizi çağırdı ve yanına gittiğimizde gördüğümüz şey inanılmaz idi...
SONRAKİ BÖLÜME GEÇMEYI UNUTMA