Çürük vişne (•Jirose•)

4

Gözlerime inanamıyordum.

Bu oydu.

Jimin, o çocuk ile aynı sınıftaydık.

Sakin ol Rosé.

Jennie'ye baktım.

"Bu omu laaan?"

Dedi kısık sesi ile.

Başımı onaylar şekilde salladım.

Kıkırdamıştı.

"Gef otur Jimin. Bak şurdaki sıra boş."

Bizim arka sıradan bahsediyordu.

Yutkundum.

Geçti ve oturdu.

Arkaya bakmamaya çalışıyodum

Fakat gene o muhteşem kokusu geliyordu.

Nasıl bir günde kokusunu bu kadar ezberlemiştim ki?

Sakin ol Rosé. Apartmana gerek yok.

Arkamda kısık gelen o erkek sesini duydum.

"Merhaba gizemli kız."

Yutkundum ve ona döndüm.

"Merhaba Jimin."

Sonra kafamı Chanyol'a çevirdim.

Hâlâ bana bakıyordu.

Beni sadece arkadaş olarak gören o çocuk bugün gözünü benden alamıyordu.

"Rosé, bu piçi döverim ben."

Ona baktım. Jennie, klasik hareketini yapıp göz devirmişti.

"Sıradaki oyuncak olarak görüyo seni ben söyliyim."

Konuyu değiştirmek adına konuştum.

"Sen asıl seninkine bak. Gözlerimi senden alamıyor."

Jennie, Taehyung'a baktı. Göz göze gelince sevinçle bana döndü.

"Bana bakıyo Rosiee."

Gülümsedim ve onu onayladım.

O sırada konuşmaya gene o dahil olmuştu.

Jimin.

"Taehyung'u tanıyorum. Onu sana ayarlayabilirim."

Jennie, gülümsedi.

"Sağol valla çok iyi olur eniş-"

Ona baktığımı anladı ve kendini düzeltti.

"Yani Jimin."

Bir anda zil çalmıştı.

Ne ara bukadar konuştuk anlamamıştım bile.

Çıkıp Jennie ile kantine indik.

Su aldıktan sonra sıradaki dersimiz için spor salonuna gittik.

Herkes bişey ile meşguldü.

"Selam Rosé."

Bunu diyen bu sefer o değildi. Chanyol'dü.

Fakat o olmasını istemiştim nedensizce.

"Ay sen eksik kalsan keşke."

Dedi Jennie, kısık sesi ile.

Onu dürttüm. Ardından ona cevap verdim.

"Efendim?"

Elini ensesine attı ve kaşıdı.

"Şeyy. Okul çıkışı ders çalışmak için bize gelsen?"

O beni davet etti?

Şaşırdım. Başım ile onaylamıştım.

"Bugün olmaz ama yarın belki."

Oda beni onayladı ve uzaklaştı.

Jennie, ters ters bana baktı.

"Muhattap olmasana şununla."

Onu takmadım. Chanyol'den haz etmiyordu.

O sırada onu gördüm.

İçim huzur ile doldu.

"Aa merhaba Rosé."

Gülümsedim.

"Merhaba Jimin."

Bana baktı dikkatlice.

"Sırtın geçti mi?"

Geçmemişti. Hatta bu gece yenileneceğine emindim.

"Hayır daha geçmedi."

Dikkatle bana baktı.

"Bunları sana, baban mı yapıyor?"

Yutkundum ve gözlerimi kaçırdım.

Jennie'ye baktım.

"Bizim işimiz vardı. Gidelim Jennie. Sonra görüşürüz Jimin."

Hızla ordan Jennie'yi çekiştirip uzaklaştım.

"Rosé dur!"

Arkamdan batırmıştı.

Peşimden gelip beni kolunda tutmuştu.

"Aah!"

Yaralarım geçmemişti ve hala ilk günkü gibi acıyordu.

"Özür dilerim. Fakat konuşmalıyız."

Onunla bu konuyu konuşmazdım.

Babam yüzünden bir insanın daha bana acımasını istemiyordum.

Fakat şuan kaçamıyordum da.

Bir anda zil çalmıştı.

Rahatlamıştım.

Çünkü beden dersinde biz kızlar ayrı bir yerde duruyorduk.

"Şimdi kaç ama illaki konuşucaz."

Kaçar adımlar ile gitmiştim.

...

Okul çıkışı Jennie ile gidiyorduk.

Önümde birden beliren beden ile korkudan sıçramıştım.

"Kaçamazsın artık. Jennie, Taehyung orda ve seni bekliyor. Bende Rosé'yi alıyorum."

Jennie, bana öpücük ayıp gitmişti.

Jimin, beni alıp yürümeye başlamıştı.

"Evet anlat bakalım."

Yutkunmuştum.

İçime o an bir cesaret geldi ve karar verdim.

Anlat ki bir kişinin daha ısrarından kurtul Rosé.

"Evet babam beni tam 5 yaşımdan beri her gün dövüyor oldu mu? Aklına gelebilecek tüm işkenceleri yapıyor ve sonra bir marifet yapmış gibi koltuğa yayılıp benim halime gülüyor. İçip içip eve geliyor. Beni koruyan bir annemde yok. Öğrendiğin için mutlumuzun!? Bana açılanlar kadrosuna sende hoş geldin Park Jimin!"

Bunları dedikten sonra arkamı dönüp eve doğru yürüdüm.

Kolumu tutup beni kendine çekti ve dip dibe gelmemizi sağladı.

"Sana acımıyorum Park Rosé."

...

Selam yıllar sonra dksbskebjxksmd.

Yaşam belirtisi vermem gerekiyor galiba.

Ben buraya ne zamandan beri gelmiyorum lan sozhdnbdk.

Neyse umarım beğenmişsinizdir hehe.

Muah muck mwah öpüldünüz canlar ♡♡♡♡♡♡♡♡♡

Bu arada bu bölüm ( niniwost ) adlı bebeğin istekleri üzerine yazılmıştır.