576 72 50
                                    

Merhaba! Oy ve yorumlarınız beni mutlu eder. Ayrıca bölümü okurken yukarıdaki şarkıyı dinlerseniz daha iyi olur. Finale bir bölüm kaldı. Biliyorum inanılmaz uzundu ama artık bitmesi gerekiyordu. Hadin iyi okumalar! 💕

••••••••••••••••••••••••

"Yalnızlıktan öldü o. Yalnızlık, soğuktan daha soğuktur. Şimdi gerçekten bazı kelimelerin onu ısıtabileceğini sanıyor musunuz?"

Bölüm 4: Yabancı

Arabayı istediğim noktaya park ettikten sonra yeşilin her tonunu barındıran tepeye ilerledim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Arabayı istediğim noktaya park ettikten sonra yeşilin her tonunu barındıran tepeye ilerledim. Dingin gökyüzünün altında, mezarların yanında biraz oyalandım. Fundalıklar ve sümbüller arasında uçuşan pervaneleri izledim, otları hışırdatan rüzgarı dinledim ve insan, bu dingin toprağın altında uyuyanların nasıl olur da huzursuz bir uyku içinde olduklarını düşünebilir, diye şaştım.

Aklımdan binlerce senaryo geçti. Bundan sonra ne yapacaktım? Ölüm kurtuluş muydu yoksa yaşamak mı? Yaşasam ne için yaşayacaktım? Ben tüm bu zaman boyunca sadece Levi'da nefes almıştım. Yeni alınmış bir tablo gibi bomboş hayatımda ne yapacaktım? Hayata tutunmak için bir amacım yoktu ki!

Ah birine bağlanmak ne kadar acınası...

Ayrılıyorsunuz, o hiçbir şey yaşanmamış gibi yola devam ediyor. Ruhun, bedenin, kalbin parçalanmış. Yinede onu çok özlüyorsun. Öğretin bana nasıl unutulur düşünmek? Yaşamak ölmekten daha fazla cesaret gerektirir bazen. İnsan alışır diyorlar ya, öyle değil aslında. Başka çaren olmadığı için katlanıyorsun ama alışamıyorsun. Alışamayacak kadar tükendim ben artık. Siz hiç sevdiğiniz adam yanınızda olduğu halde yalnız hissettiniz mi? Boşverdim, görmemeye çalıştım. Hayatın bana öğrettiği en önemli dersi öğrendim. Ne kadar çabalarsan çabala olmayınca olmuyor. Umarım başka bir hayatta yine buluşuruz ancak beni seversin. Tek dileğim bu. Yıkıkça ama lütfen sev beni Levi.

Öylece daldım, ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama birinin bana seslendiğini duydum.

"Hey uçurumun kenarında ne yapıyorsun?"

Sarışın mavi gözlü bir yabancı yaklaştı.

"Hanımefendi iyi misiniz?"

Milena cevap vermedi, sadece gözünü dikti. Bu da Armin için gerekli oldu. Kadının kızarmış yeşil gözleri her şeyi açıklıyordu. Yinede merak etti bu güzel kadının neden bu kadar üzgün olduğunu. Göz altları morarmış, teni ise bir ölü kadar beyazdı.

𝐂𝐇𝐀𝐑𝐃𝐄𝐄, 𝐥𝐞𝐯𝐢 𝐚𝐜𝐤𝐞𝐫𝐦𝐚𝐧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin