Ay parçası gibiydi Taylor. Evlerinin neşesi, her şeyiydi. O dünyaya gelince her şey değişmişti. Artık ikisi de birer ebeveyndi. Harika bir ebeveyn. Taylor için her şeyi göze alabilecek kadar harika bir ebeveyn. Onun doğum gününü en iyi şekilde geçirmesi için her şeyini ortaya koyabilecek kadar harika bir ebeveyn. 6 yaşına giriyordu minik Taylor. Büyüyor, büyüdükçe güzelleşiyordu. Altın sarısı saçları daima parlak, lacivert mavisi gözleri her zaman ışıl ışıldı. 6. yaşgününde ise giydiği tozpembe prenses elbisesi, başına taktığı gümüş tacı ile adeta melek gibiydi. Saçları doğal haliyle dalgalar şeklinde omzundan döküldüğünde çok daha güzel görünüyordu. Bu haliyle İskoç Kraliyet Ailesinden gelmediğini iddia eden tek kişi bile olamazdı. 2 ay sonra 4 yaşına girecek olan kardeşiyle oyun oynuyor, şarkı söylüyor, dans ediyor, birlikte eğelenceli vakitler geçiriyorlardı. Austin Taylor'ın zıttı gibiydi. Koyu kahve gözleri ve aynı renk saçları onun babasına çektiğinin göstergesiydi. Onlar neşeyle etrafta koştururken Andrea mutfaktan üzerinde "İyiki Doğdun Benim Minik Taylor'um" yazan doğum günü pastasını aldıktan sonra salona doğru ilerledi. Salondaki davetliler doğum günü şarkısını söylerken Taylor ise elindeki peri asasını masanın üstüne bırakmış, herkes gibi yerine kurulmaya çalışıyordu. Işıklar kapalı dahi olsa Taylor'un gözlerindeki ışıltı Andrea'nın gözlerine değince Anne Swift'in dudakları neşeyle yukarı kıvrıldı. Üzerinde 6 tane mum bulunan pastayı masanın tam ortasına Taylor'un önüne bıraktı ve geri çekildi Andrea. Gözlerine yansıyan mum ışığı daha da belirginleştirmişti lacivertleri. Bu sırada birbirlerine sarılarak en kıymetlileri Taylor ve Austin'i seyreden çiftin ise gözleri dolmuştu. Taylor lacivertlerini Austin'e çevirince merakla olacakları izlemeye başladılar. Taylor pamuk gibi bembeyaz ellerini kardeşinin elleriyle birleştirip "Hadi birlikte üfleyelim." deyince kızlarıyla gurur duydu Andrea-Scott çifti. Austin'in doğum gününün olmasına daha çok zaman vardı ve Taylor, kardeşinin bu duruma üzüldüğünün ve ister istemez kıskanmaya başladığının farkındaydı.
Austin yerinde biraz kıpırdandıktan sonra ablasının elini sıkıp pastanın önüne geldi. Birbirlerine bakıp şefkatle gülümsedikten sonra gözlerini kapattılar. Dileklerinin ardından nefeslerini mumların üstüne bıraktılar. Alkış ve Tebrik sesleri yükselirken Austin ve Taylor ise birbirine sıkıca sarılmış olarak anın tadını birlikte çıkarıyorlardı. Ve Taylor 13 Aralık 1995'te ablalık kariyerinin en önemli adımını atarak büyük bir fedakarlık göstermişti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Swiftie'den Taylor'un Hayatı...
FanficBir Swiftie Tarafından Yazılmış Taylor Swift Kitabıdır. Hayat Hikayesi Anlatılır. Gerçek Değildir.