Size 1. Bölümde Gİlnamlar nasıl oluştu bahsetmiştim. Şimdi ise Savaşlarda ki durumunu anlatacağım.
Ranedor Krallığı Başkenti çok başarılı bir şekilde savunduğu söylenemez fakat Cücelerin yardımı sayesinde başarılı olundu. Bu saldırıdan sonra ciddi bir hazırlık yapıldı. Yaklaşık 25.000 asker hazırlanması planlanıyordu. Hedef ise Elflerin Maden kaynağı Yıkılmazdemir Kalesi vardı. Bu Kale aslında bir madendi. Çok bereketli kaynakları vardı. İnsan ırkının cidden bu Kaleye veya Madene ihtiyaçları vardı. İnsanlar her şehir ve her kalede seferber oldular. Her şehirden yaklaşık 5.000, kalelerden ise 1.000 1.500 asker toplandı. Başkentin kapısında savaş izleri durmaktaydı. Başkent kapısında yaklaşık 30.000 Asker vardı. Her kes hareketlenmeye başlayacakken bir borazan sesi duyuldu. Gelenler Gilnamlardı. Tabii ki İnsan savaşında İnsanlara yardım edeceklerdi. 35.000 İnsan vardı. Elf Tarafında ise bir hareketlenme olmuştu. Elfler bu sefer Savaş aletleri getirmişlerdi. Yaklaşık 10 Tane Havan vardı. Fakat bu havanların sadece 1 mermisi vardı. Yani sadece 10 Havan topu. Elfler kaleyi vermemek için savaş aleti getirtecek kadar ciddiydiler. Fakat insanlar da boş değildi. Gilnamlar Çok iyi büyüler biliyordu. Elfleri Kontrol edebilecek kadar. Yani 5.000 Gilnam 50 Havana eşit olabilirdi. Elflerin Ordusu ise 50.000 di. Bu kadar büyük orduyu nerden buldular diye soracak olursanız sadece Elf yoktu orduda. 25.000 civarı Elf vardı. Gerisi doğuştan Savaşçı olan Orklardı. Yıkılmazdemir Kalesinde Kral savunmaya gelmemişti. Onun yerine Oğlu Diratnam geldi. Kral Velevkos' un oğlu olan Lord Diratnam'ın ilk savaşı olacaktı. Tüm halk hiç bir savaşta savaşmamış olan bu Lordun neden savaş yönettiğini sorguluyordu. Fakat o da çok zeki bir Elfti. İleride ne kadar zeki olduğunu göreceğiz. Ranedor Orduları yavaştan Yıkılmazdemir'e doğru ilerliyordu. Fakat Diratnam'ın Meşhur suikastçilerine yakalandılar. Arkada sessiz sedasız çok kişi öldü sonradan fark edildi. Hemen icabına bakıldı. İnsan Ordularını ise Kralın sağ kolu ve Gilnam Kralı Digorlas yönetiyordu. Digorlas'ta zeki biriydi. Savaş çok güzel ve kanlı olacaktı. Bunu iki tarafta biliyordu. Her neyse dediğim gibi Suikastçilerin kellesi alındı. Kral Digorlas, Elf Ordusunun lideri olan Lord Diratnam'a yolladı. Ve notunda şöyle dedi:
''Arkadan saldırmak kadar korkakça bir şey olamaz. Sizin bu yaptığınız korkunuzdan olduğu çok bellidir. Fakat bilin ki Cesur Savaşçı arkadan vurmaz, omuz omuza savaşır.''
Orduda fazla bir kayıp olmamıştı aslında. Yaklaşık 50 kişi kurban gitti. Karşı tarafta Lord Diratnam mesajı almıştı. Ranedor Ordularının Sivriağaç Şehrinde olduklarını anladı. Gizli ordusu olan yaklaşık 5.000 Elf Okçusunu arkadan yolladı. Elf Okçuları hareketlendi. Hızlıca ağaçlarda kamufle oldular. İnsanlar yavaştan görünmeye başladı. İnsanlar bir anda ok yağmuruna tutuldu. Kimse nereden geldiği anlaşılmıyordu. Gilnamlar Hemen Elfleri hallettiler. Bir doğa büyüsü kullanarak ağaçlarla karışmalarına sebep oldular. Bu sefer çok fazla hasar aldılar. 1.500 insan oracıkta ölüverdi. Kral Digorlas bu durumdan hiç memnun değildi. Orduya geri dönmesini emretti. Sivriağaç Şehrinde dinlenmeye gittiler. Orada biraz dinleneceklerdi. Lord Diratnam bu haberi alınca sinsice bir gülüş attı. Askerler Lord Diratnam'ın zekasına hayran kalmıştı. Başlarında böyle bir komutan olduğu sürece hiç bir savaşı kaybetmeyiz diyen bile oldu. İnsan tarafına döndüğümüzde ise Sivriağaç Şehrinde mola verdiklerini görüyorduk. Biraz da asker kaybı olduğundan dolayı daha büyük bir ordu için başkentten kiralık askerler getirildi. Yaklaşık 3.000 Kiralık asker 3 gün sonra Sivriağaç'a vardı. Biraz ordu toplanınca harekete geçildi. Bu sefer en sol ve en sağdaki askerler mevzi değiştirdiler. Soldakiler sola, sağdakiler sağa dönmüştü. Askerlere gözlerini dört açmaları emredildi. Bu sefer Digorlas çok dikkatliydi. Daha fazla kayıp istemiyordu. Fakat biraz daha güce ihtiyacı vardı. En yakındaki Cüce şehri Derinmaden'den bir kapı tokmağı getirildi. Bu çok büyüktü. İnsanlar için bile. Cüceler için devasa büyüklükteydi. Bu Kapı tokmağı da alınınca yola devam edildi. Elf Cephesinde bir hareketlilik yoktu. Ordular sadece beklemekteydi. Düşman bir an önce gelse diye bekliyorlardı. İnsanlar neredeyse varmışlardı. Savaş şarkıları ve şiirleri söylenmeye başlandı. Ordular Yıkılmazdemir Kalesinin kulelerini görmeye başlamışlardı. Savaş yakındı. Çok yakın. Ordular Elf Orduları ile karşı karşıya geldiler. Pozisyon Alındı. İnsan Orduları dipdibe girmişlerdi. Elf Orduları ise 3 Ordu olarak bölünmüştü. İki Komutan ilk kimin saldırıya başlayacağını merak ediyordu. Ardından Elf Cephesinden Havan atışı geldi. Bunun üzerine İnsanlar harekete geçti. Gilnamlar Elflere Ateş Büyüsü uyguluyorlardı. Ardından Ranedor Süvarileri Hücuma geçtiler. Elfler biraz daha üstün geldiler. Süvariler düşüyordu. Ardından sıra piyadelere gelmişti. Mızraklı İnsanlar Hücuma geçti. Üstün geldiler. Elf Ordularının 1/3 ü gitti. İnsanların ise 0,75/3 ü gitti. Gilnamlar havanları yok etmeye başladılar. Tüm havanlar düştü. Galibiyet yakındı. Gilnamlar Kalenin kapısına ateş büyüsü yapmaya başladılar. Kapı yıkıldı. Elfler Toparlanmaya başladı. Toparlandıktan sonra arkadan hücum ettiler. Orada İnsanlar çok kişi kaybetti. Yaklaşık 5.000 İnsan, 3.500 Elf vardı. Elfler Düşüyordu. Yavaş yavaş bitiyorlardı. Ama Lord Diratnam tüm gücünü kullanmamıştı bile. Gizli ordusu olan 2.500 Alevli Okçuya hücum emri verdi. İnsanlar çok azalmıştı. Kral Digorlas Askerlere geri çekilme emri verdi. Kale Alınamadı. Kral Digorlas Lord Diratnam'ın ne kadar stratejist bir komutan olduğunu anlamıştı. Ordular Sivriağaç Şehrine 2. kez dönüyorlardı. Yol sırasında Kral Digorlas içinden:
''Daha görüşmemiz bitmedi Diratnam. Daha bitmedi.'' diyordu. Elf Askerleri Lord Diratnam'ı sevmeye başladı. Hal öyle olacak ki Elf Krallığı'nın yıllarca unutamayacağı Taht İsyanı çıktı. Elf Topraklarının her bir tarafında 5.000 6.000 Elf isyan ediyordu. Elf Hükümeti Lord Dİratnam'ın Kral olmasını istemiyordu. Kral Velevkos daha 1 yıl bile tahtta durmamıştı. Fakat isyan o kadar çok büyüyünce Kral tahtını Diratnam'a teslim etmek zorunda kaldı. Diratnam tahta geçince ilk işi İsyancılardan bir Ordu toplamak oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gilnamlar
RandomYazacağım yeni kitap hakkında biraz bilgi vermek için bu kitabı yazıyorum. Gilnamlar bir büyücü ırkıdır. Asıl yazacağım Büyülü Kılıcın Gizemi adlı kitaba başlamadan önce bir ön hazırlık olsun diye bir bilgi kitabı yazıyorum. Önemli bir not: BU KİTAB...