2

809 82 71
                                    

Normalde oneshot olarak yazdığım hikayeyi bölümlere ayırıyorum yeni bölüm sanıp heyecanlanmayın bebisler ♡

~

Girdiğim gibi Chase Atlantic kulaklarımı doldurmuştu. Buradaki duvarlar siyahtı, yine sarı loş ışıklarla aydınlanıyordu. Sol arka köşede siyah deri dövme koltuğu, üstündeki portatif beyaz lambayla gözüme ameliyat masası gibi gözükmüştü. Hemen yanındaki metal küçük tekerlekli sandalye ve sehpanın üstünde makine duruyordu.

Daha ameliyathanemi inceleyemeyi bitiremeden içerideki çocuğu fark etmiştim. Sağ taraftaki koltuklarda elinde telefonuyla oturuyordu. Başında siyah şapkası, yüzünde siyah maskesi vardı. Siyah ve gri ağırlıklı giyinmişken gözüme cidden organ mafyası imajı çizmişti. Henüz kapatmadığım kapıya meğillenip gitme isteği doğurmuştu bana.

"Selam." diyerek bana hitap ettiğinde acaba sağır taklidi mi yapsam diye düşünmüştüm bir anlığına. Ama ağzımdan yarım yamalak "Selam." çıktı.

Hâliyle tamamen odaya girip kapıyı kapattım.

Çocuk oturduğu koltuktan kalkmış baktı ki ben içeri adım atamıyorum, bana doğru gelmeye başlamıştı.

Gözlerini bile zar zor görüyordum ama doğrudan bana baktığını anlayabilmiştim. Korkutucuydu.

"Gerginsin sanırım." diyerek güldü. "Daha önce hiç dövme yaptırmadım, hâliyle korkuyorum biraz." dedim birkaç adım atarak.

"Yaptırmaya karar verdiğine göre anlamlı bir şey olmalı o zaman?"

"Öyle, benim için anlamı büyük." dedim tekrar gözlerimi odaya çevirip. Bakma fırsatı bulamadığım sağ taraftaki çalışma masasına yöneldi ve oradaki ışığı açarak döner sandalyeye oturdu. Sohbeti başlatması biraz olsun gözümdeki korkutucu imajını bozmuştu.

"Bir örneği falan var mı?" diye sordu, ardından uzanıp önündeki tekli koltuğu pat patladı. "Gelsene."

Yönlendirmesi üzerine koltuğa ilerleyip oturdum. "Hayır, aslında bir söz yazdırmak istiyorum." dedim pantolonumun üzerinden baldırımın üstüne hayali bir çizgi çekerek. Dizimden bir karış yukarıda bir hizzaydı. "Buraya."

"Hmmm." Masanın çekmecesinden büyükçe bir defter uzattı. "Yazı şekline karar verebilirsin buradan." dedikten sonra arkasındaki dolaba dönüp içinden birtakım şeyler çıkarmaya başladı masaya.

Defteri elime alıp birkaç dakika inceledikten sonra sevdiğim birini gözüme kestirip masaya geri bıraktım. İlgilendiği şeyleri bırakıp bana döndü tekrar. "Bunu istiyorum." dedim işaret ederek. "En güzeli bu zaten." deyip memnun bir ses çıkardı. Ardından küçük bir kağıt uzattı kalemle birlikte. "Ne yazdırmak istediğini yazar mısın?"

"Tabii." deyip kağıdı aldım ve üstüne amicus ad aras  yazdım.

Kağıdı ona uzatıp arkama yaslandım. Elimden alırken okudu. Ardından duraksadı bir süre. Anlamını merak ettiğini, soracağını düşünsem de hiçbir şey demeden kağıdı önüne çekti.

Açık olan bilgisayara bir şeyler yazdığında bana döndü. "Şablonu hazırlıyorum istersen pantolonunu çıkarıp geçebilirsin koltuğa. Beş dakika falan sürer." dedi.

school bully / woosan ♡ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin