𝐲𝐚𝐤𝐚𝐦𝐨𝐳 𝐆ü𝐳𝐞𝐥𝐢 ~ 𝐀𝐲ç𝐚 𝐘𝐮𝐫𝐚𝐥
🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶
"Anne yapma lütfen "
"Gideceksin dedim Ayça "
"Ama istemiyorum "
"Sorduğumu hatırlamıyorum "
Dolu gözlerimle odama çıktım ve valizimi hazırlamaya başladım bir yandanda Kendi kendime söyleniyordum
" yok efendim aklımı başıma almam lazımmış Allah Allah ben gayet akıllıyım "
Olan olaylara bakılırsa yarım akıllı anca olursun Ayça
Sen kimin tarafındasın iç ses
Tabiki seninleyim bebeğim
O anda kapının eşiğinde duran abimi gördüm
Ona doğru bi adım atıp konuşmaya başladım
"Mutlusun değil mi kurtuluyorsun benden"
Abim bana yaklaştı ve kollarını açıp sarılmam için bekledi kolları arasına girdiğimde derin bir nefes aldım
"Saçmalama be kızım sen yokken kimle uğraşacam ben "
göz yaşlarımı tutamadım "ben sensiz Ne yapacam peki"
"Yaparsın....hem zaten temelli gitmiyorsun babam dayanamaz geri getirtir seni"
Derin nefesler alarak konuştum "Umarım"
Nereyemi gidiyorum İstanbul'daki bi özel okula bu babamın bana verdiği bir ceza ona göre orda yanlız kalırsam aklım başıma gelirmiş.İstanbul'da kimsemiz olmadığın için okula bağlı bi yurtda kalıcam peki sizce neden(3 gün önce)
Odanın içinde durmadan dolaşan babam sinirle önümde durdu
"İnanmıyorum sana Ayça serserimisin sen ha"
"Ya baba ne alakası var "
Aslında yıllardır bitmeyen kavgalarına bakılırsa baban haklı
Sağol iç ses çok güzel moral veriyorsun
Her zaman tatlım
"Kızım çocuğun kafasını yarmışsın ya ailesi şikayetçi olsaydı ne yapacaktın"
babam çok disiplinli ve katı kuralları olan biriydi ben ise hep kuralların dışına çıkmayı seven bir çocuktum
"Ama sonuç olarak şikayetçi olmadılar"
Babam bıkkınca bir nefes verdi
"Gidiyorsun Ayça"
Bi anda duyduğum şeyle ayaklandım
"Ne demek gidiyorsun "
"İstanbula gidiyorsun Ayça özel bir okula gideceksin "
Pardon
"Bunu yapamazsın gitmek istemiyorum Ayrıca nerde kalıcam"
"Yurtda kalıcaksın aklın başına gelene kadar ordasın "
Çok beklersin Soner amcacım
"Baba fazla abartmıyormusun ben sadece kendimi savundum"
" üç gün sonra gidiyorsun Ayça ısrar etmenin bi anlamı olmayacak"
Babam odadan çıkınca olduğum yere çöküp kaldım ben Antalya'yı nasıl bırakacaktım abim olmadan yapamazdım o benim sırtımı yasladığım tek sağlam duvardı(Şimdiki zaman)
Evet bu akşam gidiyordum
Son kez odama baktım büyük bir kısmını toplamıştım kitaplığım boştu led ışıklarımı sökmüştüm babama ne kadar yalvarsam da kararı değişmemişti odanın kapısını kapattım ve alt kata indim montumu giydim kapıyı açtım tam çıkacakken annemin sesini işittim
"Veda etmeden mi gidiyorsun "
Yavaşça arkamı döndüm
"Beni istemediğim bir şehre gönderen sizsiniz bence vedaya gerek yok "
anneme babamla konuşması için çok ısrar etmiştim ama beni duymazdan gelmişti
"Kavgaların artık haddini aşmaya başladı Ayça belki
Yanlız kalırsan aklın başına gelir"
valizimi alıp hemen kendimi dışarı attım hava buz gibiydi doğal olarak, Aralık ayındaydık sonuçta.
Beni arabada bekleyen abimin yanına gittim valizimi bagaja koydum ve sürücü koltuğunun yanındaki koltuğa oturdum
Abim konuşmaya başlayınca ona doğru döndüm
"Ayça ben özür dikerim babama ısrar ettim göndermeyelim diye ama dinlemedi beni "
"Sorun değil "
"Sürekli ara tamam mı "
" merak etme ben bi şekilde geri gelirim "
"Öyle olsun bakalım "
Havalimanına gelince son kez abime sarıldım
"Seni çok özlicem"
"Bende seni. bişeye ihtiyacın olursa beni ara annemi yada Soner'i değil"
Abim annemle babamı oldum olası sevmemişti ona hiçbir zaman baba demez ismiyle hitap ederdi haklıydı da babam her zaman çocuk değil asker yetiştirir gibi yetiştirmişti bizi babamın küçükken abimi sürekli dövdüğünü görmüştüm ve annemin bunu engellemediğini de babam bana hiçbir zaman el kaldırmamıştı ama abime kan Kustururdu nedenini hiç bilmezdim bende abim gibi kurallarına karşı gelirdim ama bir kere bile bana vurmamıştı çok ağır cezalar almıştım yeri geldiğinde abimi korumak için çok büyük kurallar çiğnemiştim abimi arkamda bırakarak kontrol kapılarına yürüdüm ve Antalya tüm anılarımla geride kaldı
☁️
20.00
Şuan nerdemiyim yurt müdürünün yanında aslında tatlı bir kadına benziyordu ama hayırlısı
"Evet ,Ayça yural doğrumu"
"Evet efendim"
"İlk olarak sana yurdun
kurallarından bahsedeyim"
"İl olarak yurt iki binadan oluşuyor ,erkeklerin kaldığı bina ve kızların kaldığı bina diye ikiye ayrılıyor
.Saat 22:00 dan sonra yurda gelirsen ailene haber verilecektir "
Pürdikkat müdürü dinlerken aklıma takılan soruyu yönelttim
"Peki 3. Bina ne için "
Yurda girerken 3 tane bina görmüştüm açıkçası yurt baya büyüktü kocaman bir bahçesi vardı
Ben burayı sevmeye başladım
Fazla alışma iç ses dönüşümüz yakın
"Orda yemek hane, spor salonu ,müzik atölyesi,kütüphane,yüzme havuzu gibi etkinlik odaları var baya geniş kapsamlı bir bina"
kafamı anladığımı belirtircesine salladım
"şimdi sana oda numaranı verelim"
Bilgisayarda birkaç tuşa bastıktan sonra bana döndü
"203 numaralı oda.Odalarımız iki kişilik ve gayet geniş bir sorun olursa odamdayım"dedi başımı sallayıp teşekkür ettim ve odadan çıktım şimdi yeni bi başlangıç zamanıydı...
☁️
20.35
203 numaralı odanın önündeydim ve bir türlü giremiyordum
Odada kalan biri daha varmış ve aynı odada kalacağımız için mecbur tanışmalıydım
Hadi ama Ayça belki arkadaş bile oluruz
Saçmalama iç ses bizimle kimse arkadaş olmaz
Neden olmasın yamyammıyız biz
Bi bakıma öyleyiz
Aniden kapı açıldığında irkildim ve geriye doğru adımladım
"Orada durmaya devam mı edeceksin bence içeri gir koridor baya soğuk"
Şaşırsamda belli etmemeye çalışarak Kafamı sallayıp odadan içeri girdim oda gerçekten geniş ve ferahtı
Odada iki büyük cam vardı ve camların önünde geniş yataklar odada iki kapı daha vardı
Arkamdan gelen çekingen sesle o tarafa döndüm
"Odada banyo da var"
Dedi baktığım kapıyı göstererek
Bi adım yaklaştı ve elini uzattı
"Bu arada Beren ben"
Gülümsemesine karşılık verdim ve uzattığı elini tuttum
"Ayça"
"Peki Ayça ben yemekhaneye gidiyorum akşam yemeği için sen yerleş sonra gelirsin"
"Peki teşekkürler"
Bence iyi bir kız
Zamanla göreceğiz
Valizimi boş olan yatağın üzerine bıraktım
Kapının kapanma sesiyle beren'in çıktığını anladım eşyalarımı yerleştirmeye başladığımda sessizlik başımı ağrıtmıştı bi şekilde kendime gelmeli ve babamı ikna etmeliydim
☁️
21.00
"Sakin sadece gidip bereni bulacaz bu kadar sakin"
Derin nefesler alarak kendimi motive ediyordum ama nafile gözlerimi kapattım
iki saniye bile sürmemişti ki kafamda hissettiğim acıyla geri sendeledim
Gözlerimi açtığımda kafama ne çarptığını anlamamıştım
Kafamıza bombe yedik ayça
"Hii kızın kafası gitti Beren seni bi elime geçireyim göreceksin"
Yanıma koşan Beren kafamı kendisine doğru çekti
"İyimisin Ayça tranva falan geçirmiyorsun değil mi "
Beren Elini gözümü önüne getirip iki parmağını kaldırdı
"Bu kaç"
"On"
Dedim dalga geçen bir ses tonuyla
"Anam kızın kafası gitti Aylin on
Diyor"
Aylin denen kız dalga geçtiğimi anlamış olacak ki gülmeye başladı
"Evet Beren hemen bi hastaneye götürelim"
Beren kolumdan tutup çekmeye başlayınca ayli'nin gülmesi şiddetlendi
"Beren şaka yapıyorum"
Demem ile Beren durdu
"Korktum Ayça"
"Ya tamam yok bişeyim iyiyim"
Beren tam tatmin olmasada bişey demedi
Hep beraber masaya geçince masadaki diğer kızlarla tanıştım
Beren'ni zaten tanıyordum az önce Aylin ve yağmurla da düzgün bi biçimde tanışmıştık
"Bu arada az önce kafama çarpan şey neydi"
Yağmur gülmeye başlarken Aylin kaşlarını çatarak berene baktı
"Kaşık"
Dedi yağmur gülmesini bastırmaya çalışarak
"Kaşık mı"
" evet Beren ve Ayli'nin rutin kavgaları alışırsın"
Alışamadan gidecektim galiba
Deme öyle ağlarım
Bakıyorum da burayı sevdin iç ses
Gülümseyip önüme döndüm akşam yemeklerinizi almıştık
"Ay en sevdiğim köfte patates "
Berenin aç olduğu her halinden belliydi yada yemek yemeğe bayılan bir kişiliğe sahipti
Yemeklerimiz yedikten sonra kızlar odalarına çıktılar yemek sırasında baya kaynaşmıştık Aylin kalıp yurdu gezdirmek için ısrar etsede kabul etmeyip kendim dolaşmak istediğimi söyledim açıkçası müzik salonunu tek merak ediyordum müziğe çok büyük bir ilgim vardı babam sağolsun olduğum yerde sayıyordum orta okul zamanlarımda gizlice piyano kursuna gitmiştim çok iyi hatırlıyorum babam öğrendiği zaman arkadaşlarımla görüşmeme engel olmuş ve yaz tatilinde dışarı çıkmamı yasaklamıştı zaten pek arkadaşım yoktu da .Yemekhaneden çıktığımda girişte katlarda hangi etkinlik salonlarının bulunduğunu belirten panoların olduğu kısma ilerledim yemekhane zemin kattaydı müzik atölyesi ise en üst kattaydı hızlıca asansöre bindim
En üst kata çıktığımda önümdeki büyük kapıyı ittirdim içeri girdiğimde odanın her bir yanında bulunan müzik aletlerine baktım önümde duran piyonlara yaklaştım fakat kulağıma gelen gitar sesiyle arkama döndüm sırtı dönük birini görünce ilk başta ikilemde kalsamda yanına doğru ilerledim aramızda iki adımlık bir mesafe kalmıştı
"𝐒ı𝐜𝐚𝐤 𝐛𝐢𝐫 𝐀𝐫𝐚𝐥ı𝐤 𝐠𝐞𝐜𝐞𝐬𝐢 ı𝐬𝐥𝐚𝐭ı𝐫 𝐲𝐚𝐧𝐦ış 𝐭𝐞𝐧𝐢𝐦𝐢....."
Mırıldanarak söylediği şarkı çok tanıdık geliyordu kulağındaki kulaklığı çıkarıp söylenmeye başladığımda bi adım daha yaklaşmıştım
"Delirecem en sonunda,beş sene Ya beş sene olduğum yerde sayıyorum"önündeki kağıtları toplamaya başlayınca kafamda aynı şarkı çalmaya başladı sırtı bana dönük olduğundan dolayı varlığımı hâla fark etmemişti aramızdaki bir adımlık mesafeyi kapattım ve bağdaş kurarak yanına oturdum
Hızlı bi şekilde kafasını bana doğru çevirdiğinde gülümsedim
"Tekrar çalarmısın"
"Ne"
Başımla Gitarı gösterdiğimde
İlk başta istemesede derin bir nefes alıp aynı melodiyi çalmaya başladı
Bende derin bir nefes alıp mırıldanmaya başladım
"𝐒ı𝐜𝐚𝐤 𝐛𝐢𝐫 𝐀𝐫𝐚𝐥ı𝐤 𝐠𝐞𝐜𝐞𝐬𝐢 ı𝐬𝐥𝐚𝐭ı𝐫 𝐲𝐚𝐧𝐦ış 𝐭𝐞𝐧𝐢𝐦𝐢 𝐲𝐚𝐤𝐥𝐚şı𝐫 𝐨 𝐠ü𝐳𝐞𝐥 𝐛𝐞𝐝𝐞𝐧𝐢......"
"𝐊𝐞𝐧𝐝𝐢𝐬𝐢 𝐲𝐚𝐤𝐚𝐦𝐨𝐳 𝐆ü𝐳𝐞𝐥𝐢"
Gitarın sesi aniden durduğunda
Şok içinde bana baktı
"Sen ,nasıl"
Şarkının devamı zihnimde çalmaya devam ediyordu
"Bilmem beste çok tanıdık geldi rahatsız ettim ben artık gideyim"
Hızla ayağa kalktım Bi anlık bi hevesle yapmıştım aslında söylediğim her şey zihnimin derinindeki seslerden ibaretti başımda şiddetli bi ağrı kendini gösterince yavaşladım
"Dur lütfen "
Başımın ağrısı gittikçe şiddetli bir hâl aldığında durdum
"Bak o besteyi kimden aldığını bana söylemelisin"
Suratımı ona döndüm
"Kimseden almadım sadece çok tanıdık geldi bende zihnimden geçenleri söyledim "
Küçümser bir tavır takınıp konuşmaya devam etti"Nasıl yani kendin mi yazdın çocuk mu kandırıyorsun"
"Kendim yazdım demedim ayrıca kendim yazmış olmam sana niye bu kadar imkansız geldi"
"Bestenin yazarı senin gibi biri olamaz da ondan"
Kafamı onaylamazca salladım tekrar arkama dönüp gitmeye yeltendiğimde kolumu tuttu hemen geri çekildiğimde tekrar konuştu
"bu bestenin yazarını bulmam lazım kimden aldın bu besteyi"
Sinirlerime dokunmaya başlamıştı
Patlat bit tane görsün gününü
İç ses her seferinde beni gaza getirip sonra yarı yolda bırakıyorsun
Ne alaka be
"Kimseden almadım anlama probleminin olması beni bağlamaz sana iyi akşamlar"
Tekrar arkamı döndüm ve koşar adımlarla ordan uzaklaştım
"Eninde sonunda öğrenicem sanada şimdilik iyi akşamlar"
Hızla asansöre bindim ve odama çıktım Beren yoktu üzerimi değiştirip hızlıca yatağa girdim
Bu neydi şimdi neden böyle bişey tapmıştımki salak ben
☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️*Yayımlanma tarihi
23/12/2021
🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶
*Bölümde geçen şarkı;
Yaşlı amca- yakamoz Güzeli*olayların yaşanma tarihi
15/12/2021
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yakamoz Güzeli
Teen Fiction~ Yapmaya zorlandığımız şeyler hayatın bize sunduğu süprizler olabilir mi? "Ayça Yural" ~Süprizler hep sevindirmeli mi .Ya sürpriz sandığımız yaşantıların içinde en büyük kâbuslarımız varsa! "Ayaz Karaca"