SARIŞIN CADI

İstenmeyen

Multimedia ;Serena ve annesinin konuşması
İyi okumalar
Gözlerimi kapattım ve tekrar açtım tanrım bu olamaz özellikle yıllar sonra hiç olmaz. Yavaşça arkamı döndüm ve bana seslenen kadına baktım. Sarı saçları vardı ve benim gibi mavi gözleri. Tahminen 40 'lı yaşlarındaydı ama tahmin etmek zordu bakımlı ve hoş bir vücuda sahipti.ve ne kadar itiraf etmek istemesem bile bana gerçekten çok benziyordu.Bir şey söylemek istedim ona bunca yıllın hesabını sormak istedim ama donup kalmıştım vücudum bir tepki vermiyordu sadece bakıyordum.Sonunda konuşan annem(!) oldu.
_"tatlım sessiz bir yere gitmemiz gerek konuşucaklarımız olduğu kesin. "dedi gülümseyerek sonra etrafa bir bakış attı yüzü gerildi dişlerinin arasından tıslar gibi gözlerimin tam içine bakarak" Şimdi şu lanet pis yerden çıkalım hayatım"dedi itiraz etmek istiyordum ama sesimi çıkaramıyordum birden vücudum harekete geçti ve ortamdan onun arkasından çıkmaya başladım. Eric arkamdan şaşkın şaşkın bakıyordu.Ona bir şey söylemek istiyordum fakat kelimeler ağzımdan çıkmıyordu sanki tüm vücudumun kontrolünü kaybetmişim gibiydi.Sonunda mekandan çıktığımızda annemin gözleri yine bana döndü ve
"tatlım şimdi sorunlarımızı konuşmak için kaldığım otele gidiyoruz."dedi ve birden ciddileşerek "şimdi arabaya bin "dedi hemen dediğini yapıp arabaya bindim. Şoför bizi park Center otele getirdi. 'Hmmm demekki annemde zenginmiş bu iyi' diye mırıldandı içimdeki sürtük. Annem Bir anda ban döndü ve
"sorun çıkarmadan doğruca odama gidicem tatlım anlaşıldı mı?! "diye sordu. İstemsizce başımı salladım.Tanrım neden kendimi kontrol edemiyorum.içkiden mi yoksa içkime bir şey mi koydular ben bunları.düşünürken vücudum çoktan otelden içeri girmişti.Annem gülümseyerek asansöre doğru ilerledi (tabi ki bende arkasından) asansörde inince doğru odasına gittik kapıdan içeri girdiğim An sanki kontrol bana geçmişti derin bir nefes alıp ellerimle saçlarımı geriye doğru attım.Annem o sırada kapıyı kitledi.Bunu neden yaptığına dair hiçbir fikrim yok. Sonra bana döndü ve sıcacık bir gülümseme ile gözlerimin içine baktı otoriter bir ses ile "banyoya bir kaç parça kıyafet koydum bir duş al ve kıyafetleri giy. Ahh bu arada saçlarını kurulup çekmece deki toka ile topla "dedi ve ben birden onun isteğine itaat ettim ve banyoya girdim.yaklaşık 30 dk sonra işim bitmişti ve banyodan çıkıp karşısına dikildim.
_"sanırım otursan iyi olur. Bekle bir dakika hemen geliyorum "dedi ve suit'in başka bir odasına girdi. Bende tekrardan kontrolü ele geçirdim. Yaklaşık 1 dk sonra elinde eski üzerinde işlemeler olan tahta büyük bir kutu ile geri döndü.kutuyu bana doğru uzattı. Bende titrek ellerim ile kutuyu aldım.Yerine oturdu ve
"cevaplar kutunun içinde kızım "dedi
"tamam" dedim titrek çıkan sesimle. Daha çok gerçekler için kendimi hazırlıyorudum.yavaşça kutusu kapağını açtım.içinden kalın eski 3 tane defter vardı. Ve birde üç küçük kutu daha defterlerden en güzel görünen açık mavi kaplı deniz fotoğrafı olanın elime aldım.içini açtım ve okumaya başladım.
Temmuz 1996 "sevgili Günlük,
Tanrım bugün çok mutluyum. Bugün bana ilk defa 'seni seviyorum ' dedi.O kadar mutluyum ki eve gelince tam bir saat sevinç dansı yaptım.Onu çok seviyorum ve ahh o hazırladığı süpriz tanrım çok romantikti ki her şeyi düşünmüş. Çiçekler, mumlar, deniz harika bir masa... İyi ki onu sevmişim. Bu satırları okuduktan sonra gözlerimi direk ona çevirdim ayağa kalkmış pencereden dışarı uzaklara bakıyordu.Merakım artmıştı ve biraz orta sayfalara geçtim.
Eylül 1996
"bana bunu nasıl yapar. "sadece bu yazıyordu hiçbir şey anlamadım ve biraz daha ileriye gittim
"onu affetmeye karar verdim.Çok pişman olmuş zaten. Bir sürtük için ondan vazgeçmem öyle değil mi? Hem o ne yaparsa yapsın onu bırakamıyorum.ayrıca bir daha böyle bir şey olmayacak bana söz verdi.mutlu olacağız çok mutlu." Tanrım bunlarda neyin nesi biraz daha ileri gittim ve kasım ayında durdum
"Tanrım hamileyim.. Hamileyim.. Hala inanamıyorum benden ve ondan bir parça var içimde.. Acaba Bart ne tepki verecek kızar mı acaba?! Ya da sevinir hem bu onunda bebeği..
Bu aşkımızın meyvesi bizi bir arada tutacak.. Çok heyecanlıyım bunu Bart'a söylemem gerek ama çekiniyorum. Ya aldırmamı isterse ben ne yaparım.!! "yazanları okuyunca gözlerim doldu. Yani beni istemişti. Üzerimden bir ağırlığın kalktığını hissettim. Devamını okumak için sayfaları bir kaç defa çevirdim.
Kasım sonu 1996
Bebeğim çok üzgünüm çok üzgünüm... Tanrım ne yapacağım bu bebeği aldırmassam Bart beni terk edicek ben onsuz yaşayamam... Ama bu bebeğe de kıyamam"
Aralık 1996
"yapamadım... Ben bu bebeğe kıyamam ondan vazgeçmem.. Bart'tanda vazgeçmem ama bu bebeği öldürtemem.. "
Yıl başı 1997
" yanlızım... Tek başıma bir tek yanımda karnındaki bu bebek var. Bart bebeğin maddi masraflarını karşılanacağını söyledi. Ah tanrım sanki ben bebeğime bakamam. Zaten onu da alıp Morio'ya gitmem lazım. Cadılar ayinine katılmalıyız. Bebeğimi kutsayacaklar. O da güçlü bir cadı olacak ayni anneannesi gibi"bunları okurken gözümden bir damla yaş aktı. Babam beni istememişti.ve burda cadı falan bir şeyler yazıyordu.doğruca anneme baktım ve
"cadı falan bunlar ne böyle, belkide yalanların için daha inandırıcı bir malzeme bulman gerek "dedim alaylı bir sırıtış ile ama içimden "neden "deye bağırıyordum. Her şeye rağmen onun yanında güçsüz olamazdım kendimi toparlamalıydım.Bana baktı ve sırıttı.
"tatlım bunların bu dünyada yaşayan biri için çok saçma olduğunu anlıyorum. ancak sana ispat edebilirim. "dedi. Bende gözlerimi kısarak
_"ispat et bakalım ne yapacaksın süpürgeni mi getireceksin "dedim.
_"ah tatlım çok çizgi flim izlemiş olmalısın ışınlanmak varken neden süpürge ile uçalım ki "diye bilmiş bilmiş gülümsedi. Bende duygusuz gözlerle ona baktım. Sonunda ciddileşerek
"buraya nasıl geldin sanıyorsun senin üzerinde ikna kullandım. Ayrıca.."dedi ve oturduğum masanın önündeki sehpa bir anda atıştırmalıklar ile doldu. Ben şaşkına ona bakarken.
"açıkmışsındır diye düşündüm.bu arada. Artık inanmışsındır diye düşünüyorum. "
Ben donmuş bir vaziyette ona bakıyordum. Bu nasıl mümkün olabilir.
Benim annem bir cadı...

Umarım güzel bir bölüm olmuştur sizi seven yazarınız Nergis..