Not Your Barbie Girl | Taekook

|6|

"Demek işe yeni başladın yakışıklı. Neden garson oldun ki? Bence model olmalısın.

Çok yakışıklısın. Kaslısın. Seksi ve çekicisin. Bu iş için yaratılmışsın canım."

Taehyung hafifçe ensesini kaşıdı.

"Teşekkür ederim ama o dünya bana çok uzak."

"Denemeden bilemezsin ki. Garsonluktan önce ne iş yapıyordun?"

"Hukuk mezunuyum. Avukat olacaktım ama... Ama olmadı.

Bu yüzden hep garsonluk yaptım. Sizin işiniz ne?"

Jungkook önüne geçip durdu ve elini beline koyup poz verdi.

"Hadi tahmin et."

Taehyung onu baştan aşağıya süzdü.

"Mmm... Moda tasarımcısı?"

"Dııtt yanlış cevap."

"Kuaför."

"Ihıh."

"Modelsiniz kesin o zaman."

"Ah Taehyungcuğum tahmin işinde berbatsın.

Ailesinin parasının üstüne konmuş işsizin tekiyim ben."

Jungkook kahkaha atarken Taehyung şaşkındı. Böyle bir cevap beklememişti.

"Ne oldu? Çok şaşırdın."

"Evet."

Jungkook ona doğru adımlayıp tam dibinde durdu.

Taehyung anlamayan gözlerle bakıyordu ona. Neden dibine giriyordu?

"Beni evime bırakmak ister misin yakışıklı? Hem evime gelirsin belki.

Sana barbie koleksiyonumu gösteririm. Lütfen kırma beni."

Sağ elini göğsünde gezdirirken Taehyung yutkundu.

"Evinize bırakırım ama sizinle evinize gidemem. Yarın iş var. Uyumalıyım erken kalkmak için."

Jungkook ona sarıldı.

"Tae lütfen~"

Taehyung ne yapacağını bilemiyordu. Onu itse kabalık mı olurdu?

Galiba bir sapıktan kurtulup öbürüne yakalanmıştı.

Jungkook kafasını kaldırıp gözlerini yüzünde gezdirdi.

"Gelmeyecek misin?"

"Üzgünüm ama dediğim gibi, erken uyumalıyım."

Taehyung hafifçe geriye giderken Jungkook dudak sarkıttı.

"Sende benimle oynamak istemiyorsun."

Eli jartiyerinin altındaki bıçağa gitti. O zaman oda zorla oynamasını sağlardı.

"Tamam tamam şöyle bakmayın. Sanırım 5 dakikacık barbielere bakabilirim."

Jungkook elini bıçağından çekip heyecanla el çırptı.

"Oley! Hepsi seni çok sevecekler! İlk defa biri benimle evime geliyor çok heyecanlıyım!"

Elinden tutup koşarken Taehyung neye uğradığını şaşırmıştı.

Tek dileği bu barbie takıntılı çocuğun başına dert açmamasıydı.

Arabaya varınca derin bir nefes alıp şoför koltuğuna yerleşti.

"Bas gaza yakışıklı! Ben sana yolu tarif ederim."

Jungkook neşeyle konuşurken o dediğini yapıp gaza bastı.

•

Pek olmadı sanki ama bu seferlik böyle olsun.

Bu senin için; taetaegl :))