Mavi şeytanımın gölgesinde bir sığınak,
Meçhul bir yolu var ancak,
Şehvetten gözüm kör olmuş bir kere,
Geri dönemem.•
•
Yağan yağmur tanelerinin ve esen sert rüzgarın cama vurma sesinin kulaklarımda yankılanması, zaten önceden olan sinirimin daha da tepeme çıkmasına yetmişti. Bu yüzden hızımı olabildiğince artırmış, saçlarını kavrayıp çektiğim gibi daha sert vuruşlar yapmaya başlamıştım.
Sinirli bir insandım. Her şeye çabucak tepesi atan, dolaylı olarak da karşımdaki kişiyi çabuk kıran bir kişiliğim vardı. İnsanların 'güzel' ya da 'hoş' olarak bulduğu şeyler genelde bana 'güzel' veya 'hoş' gelmezdi. Aksine; var olan sinirlerimi daha da artırır, etrafımdaki insanları da dövme isteğimi en yüksek seviyeye çıkarırdı. Ancak kimseye herhangi bir yumruk geçirdiğim falan yoktu, sakin olun. Sadece kendi içimde sinirlenir, yine aynı şekilde kendi içimde bastırırdım duygularımı. İnsanlara şiddet uygulamayı sevmezdim.
Sert bir insandım, sert ve acımasız. Okulda adı çıkmış, havalı ve gösterişli bir tipim vardı. Kızların altımda yatmak için ne kadar istekli olduğunu herkes bilirdi. Bir nevi 'kötü çocuk' da diyebilirdiniz aslında bana. Çünkü bunların hepsi klişe olarak geçen o filmerdeki kötü çocuk karakterlerine epey uyuyordu evet, bunu inkâr edemem. Hani sevimsiz tipler hep herkes tarafından havalı bulunur ya... Hah! İşte tam da ondandım ben.
Peki kimdi bu kötü çocuk?
Ben, Han Jisung.
Okulda havalı olmak için kasten uğraştığım falan da yoktu aslında. Sadece insanlar bu tiplerden hoşlanır nedense, ben de pek anlamıyorum doğrusu. Niçin insanlar böyle tiplerden hoşlanır ki?
Siktiğimin beyinsizleri.
Üniversitenin öğrencileri arasında adı çıkan o meşhur Han Jisung...
Aslına bakarsak, kendime göre de fena sayılmazdım. Yakışıklıydım bir kere. Zeki ve zengin bir insandım. Babamın parası sayesinde de buralara kadar gelmiş olabilirdim fakat bunda tipimin de büyük bir etkisi vardı büyük ihtimalle. Kızların zengin ve yakışıklı tiplerden ne kadar hoşlandığını ve onların altında yatmak için kıvrandığını herkes bilir, öyle değil mi?
"Ah, evet! Çok iyisin!"
Karşımdaki duvara yasladığım ve sertçe becerdiğim bu çakma sarışın olan Jihyo isimli kız da, tam da işte o kıvranan kızlardan biriydi. Birkaç kez görüşmüşlüğümüz vardı, iyi bir kızdı.
"Biliyorum..." Yüksek egomu daha da artırarak söylediğimde derin bir nefes vermiştim havaya doğru. Ah, Tanrım... İçindeki tuttuğum ritme kendimi böylesine adapte etmişken bu gerçekten çok iyi hissettiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Now All I See Is Blue | minsung
FanfictionŞimdiyse gördüğüm tek şey mavi olmuştu, sadece mavi. "Zevkten karşımda bayılana dek durmayacağım, Amica Mea." [oneshot] 250821