Sonbahar ayı Liyue'de çok güzel geçerdi, baharatlı ve zencefilli tatlılar yapılır. Tarçınlı çaylar ikram edilirdi.
Yağmurlar yağar yapraklar dökülmeye başlardı. Hoş olsa da soğuk esen rüzgarlar Çoğu insanı grip olmaya sürükler burunları kızartırdı...
Liyue, çoğunlukla sıcaktı. O kadar sıcaktı ki bazen mevsimleri ayırd etmek zor olurdu. Childe geldiğinden beri Liyue limanında hiç kar görmemişti. Liman şahitlerinde kar olmadığını ilk kez Liyue'ye geldiğinde öğrenmişti.
Liyue farklıydı, özellikle yemek için kullandıkları şeyler, ah evet yemek çubukları. diye içinden geçerdi. Onları kullanmak silah kullanmaktan daha zordu, Childe öyle söylüyordu.
Evinden uzakta bir asker için hayat her zaman kolay olmuyordu, evinin soğukluğunu unutuyordu. Annesinin yemek yaparken odasına kadar yaydığı kokuyu.. kardeşlerinin aralarında itişmesini, evde ki o yaşlı huysuz adamı bile özlüyordu. Nerdeyse.
Childe evden ayrıldığında bir kardeşi daha doğmuştu Anthon. Childe Anthon'u hiç görmemişti. Görevleri beklemezdi, Tsarista'nın ona güvendiğini düşünüyordu. Sonuçta uzakta büyük bir görev vermişti ona, kilometrelerce uzakta.. sessiz sakin bir şehirde.. taş yığınlarının içinde ki kavurucu sıcakta.. sıkıcı banka işlerini vermişti ona.. tamam belki de o kadar büyük bir görev değildi.
Childe gülümsedi.
Kendi eğlencesini kendi yaratabilecekken neden Tsarista'dan beklesin ki? Liyue'de yapılacak çok şey vardı. Bulması gereken eserler vardı. En önemlisi kayalıklarda çok fazla yaratık ve hazine avcısı vardı. Onlarla oyalanabilirdi.
Childe yürümeye koyuldu, nereye gittiğini bilmiyordu. Sadece yürüyordu. Ne olduğunu anlamadan buğday tarlasının içerisinde buldu kendini.
Buraya nasıl geldiği hakkında bir fikri yoktu, ne kadar yol yürüdüğü hakkında da öyle. Hatta saatin kaç olduğunu bile unutmuştu. Güneş batıyordu, hava kararmaya başlıyorsa bu iyiye işaret değildi. Yine de yoluna devam etti.
Childe güçlü bir savaşçıydı, küçüklüğünden beri savaş dehası onu bir çok belaya sürüklemişti. Kalbi hızlandı düşününce.
O günü düşündü, evden ayrıldığında ki günü. Ayağının takıldığı ağaç kökünü, karanlık soğuk deliği düşündü.
"Gözleriniz çok güzel."
Childe düşüncelerden uyandı. Dalmıştı, o kadar dalmıştı ki karşısında duran uzun boylu adamı fark etmemişti. Saçları uzundu, gözleri anlamadığı bir tondaydı kehribarı andırıyordu. Gözlerinin üzerinde Liyue'ye özgü bir makyaj vardı.
"Benim mi?"
"Evet, gözleriniz çok güzel. Daha önce hiç bu kadar güzel bir mavi tonu görmemiştim."
Childe dudakları aralık şekilde duruyordu, gözlerine daha önce iltifat eden olmamıştı. Öyle ki gözlerini beğenmemişlerdi bile. "Ölü balığa benziyor." Childe gözlerindeki ışıltıları kaybettiğinde çok küçüktü, gözleri kusurluydu. Kusurlu gözlerine bir adam iltifat etmişti.
"Ben teşekkür ederim, sanırım."
Karşısında ki adam kıkırdadı, güneşin ışıkları yüzünün yarısına vuruyor yarısını gölgeliyordu. Buğday tarlasında ki buğdaylar beline kadar yükseliyordu ikisinin de. Adam Childe'ye yaklaştı.
"Gözlerizle uyumlu olacaktır."
Childe adama bakıyordu, adam beyaz - mavi renklerinde ki sır zambağını eline tutuşturdu. Yüzünden beli belirsiz bir gülümseme belli oluyordu.
Childe hâlâ anlamamış gibiydi, adam çoktan uzaklaşmış elinde sır zambağını bırakmıştı. Ellerinde ki sır zambağına bakıyor buğday tarlarısını durduğu yerden inceliyordu. Childe Zhongli'yle ilk kez o gün karşılaşmıştı, bu günden sonra hayatının bir daha eskisi gibi olmayacağından habersizdi.
***
" Tanıştığımız günü hatırlıyor musun Zhongli?"
"Hm.. tabi ki."
Childe küçük bir kahkaha attı. Gülmekten gözleri kısılıyordu, dudaklarının kenarı kıvrılıyor saçları dalgalanıyordu.
"Bana sır zambağı hediye etmiştin."
"Evet?"
Childe iskelenin korkuluğunu biraz daha sıkı şekilde kavradı, artık gülmüyordu. Liman boyunca uzanan fenerleri izliyor zorla gülümsemeye çalışıyordu.
"Ölsem bile bana her gün sır zambağı getireceğine söz ver."
Zhongli'nin göz bebekleri titredi, Childe bu tarz konuları genelde dile getirmez şakaya vurmaya çalışırdı. Zhongli elini endişeli bir şekilde uzattı. Elinin üzerine dokunduğu an Childe elini geriye çekip Zhongli'ye gülümsedi.
"Bir gün beni öldürmek zorunda kalacaksın Zhongli."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
