z w e i

45 3 1
                                    

Göz kapaklarım yavaşça açılıyor. Telefonumdan saate bakıyorum. 06.45 . Erken uyanmışım hava alanına kendi başıma gideceğim için annemleri uyandırma gereği duymadım. Çünkü onlar varken gidemem onlar varken gönlüm el vermez bunu yapmaya.  Kalkıp basit gri bir eşofman ,üstüme kısa yeşil sweatimi giydim. Anahtarları alıp çıktım. Gitmeden son kez Özgür'ü görmek için evlerine gidiyorum. Daha güneş tam olarak doğmamıştı . Arama gereği duymadan kapıda
görüyorum onu. ARKADAŞLAR diye bağırasım geliyo BEN BU ÇOCUĞU SEVİYORUM demek istiyorum ama olmuyor. Kalbim istesede aklım istemiyor. Kapıyı açıyor yavaşça:

- Bu kadar erken çıkmana gerek yoktu.

- Böyle üşümeyecek misin sonuçta bugün 9 derece.

- Çüş Özgür ona da mı baktın.

- Evet baktım, üşümeni istemem , derken arkada gözüme takılan bir valiz duruyordu.

- Valiz? dedim şaşkın bir ifadede.
- Valiz? Diye karşılık verdi.

- Hee sen o valizi diyorsun , boşver ya önemli değil birinin kalmış orada bilmiyorum.

( nasıl u dönüşü yapıyorum ama 😎)
- Alin, şimdiden söyleyeyim ingiliz mingiliz tanımam unutma beni biri canını mı sıktı halledersin sen ama halledemezsen söyle bir dalayım Allah'ın gavuruna.

- Tamam tamam . Özgür artık gitmem lazım .
Seni seviyorumm.

- ''Tamam aşkım unutma bizi oralarda'' diyip hızlı bir öpücük verip çıktı.

ALLAH'ım ÖZGÜR BANA AŞKIM MI DEDİ YOKSA BEN Mİ YANLIŞ DUYDUM .

İnziva. Tek kelimeyle inziva. Hava alanına gidişim,uçağa binişim. Uçağa binmeden annemlerle konuşmuştum. Onlarla konuştuktan sonra içimde kötü bir enerji belirlemişti. Hata mı yapıyordum? Siz olsanız yapar mıydınız? Ailenizden, sevdiğiniz çocuktan uzağa sırf Bale eğitimi almaya devam etmek için gider miydiniz?  Bu benim hikayem salak ergen hikayesi olmayacak çünkü buna izin vermeyeceğim .

Uçağa bineli yaklaşık 2 saat falan oluyor . Kulağımda kulaklık hem şarkı dinliyor hem de boş boş magazin sayfalarında takılıyorum. Uykum zerre yok . Hastaymışım gibi hissediyorum. Tek güvencem kuzeniminde orada oluşu. Yalnız olmayacağım,ben ne zaman yalnız oldum ki? Hiçbir zaman yalnız olmadım . Annem psikolog olduğu için çoğu zaman hallerimi anlar yardımcı olurdu. Ama bu sefer o da yoktu.  Tek başımayım . Buradayım.
Salak Cemile tavırlarımı bırakıp şarkıya eşlik ettim:

And I'm so sick of 17
Where's my fucking teenage dream?
If someone tells me one more time
"Enjoy your youth, " I'm gonna cry
And I don't stick up for myself
I'm anxious and nothing can help
And I wish I'd done this before
And I wish people liked me more
(Brutal)

Kısa bir anlığına uçuş moduna geçiyor beynim .  Anlam veremiyorum. Kitap okumaya çalışıyorum , anlamıyorum. Bir cümleyi 30 kere falan okudum sanırım. Sonunda  pilotun sözünü duyuyorum:
- Sayın yolcularımız inişe geçiyoruz lütfen kemerlerinizi bağlayın .

Yaklaşık 15 dakika sonra uçak indi. Ayaklarım Londra topraklarına basıyor . İçeri girip ,valizlerimi alıp , pasaport- vize kontrolundan geçtikten sonra nefes alamaz hale geliyorum. Sanki bayılacakmışım gibi hissediyorum o yüzden hızlıca çıkıyorum. Kuzenimin arabasını tanıdığım için bulmam çok geçmiyor. Arabaya biner binmez:
- Poyraz konuşmak istemiyorum lütfen gidelim.
Diyorum eve varıncaya kadar ikimiz de suskunuz.

(Özgür'ün anlatımıyla)

Arabadan inene kadar iyiydim. Kendimi tutamadim öptüm. Belki de 7 senedir bu anı bekliyordum . Ama önemli olan ben değil oydu.  Alin'imdi. Acaba kendini kötü hissetmiş miydi? Ya da o da beni seviyor muydu? Sonuç ne olursa olsun birbirimize hep bağlı kalmıştık .
Bu akşam Alin'in anne ve babası bize çaya geleceklerdi . Onları gördükçe onu hatırlayacak ve bir kez daha ona verdiğim sözü tutmamış olacaktım.  Kulaklıklarım da halsey'den tam da o an beni yansıtan cümleler akıyordu:

Said I'd catch you if you fall
And if they laugh, then fuck 'em all
And then I got you off your knees

Hot boy summer yaşarken birden içime summertime sadness girmiş gibiydi .
Akrep , yelkovanı kovaladı . Acaba ne haldedir diye düşünmüyor değildim . Fazla mı bağlanmıştım. Annem bize her zaman sizden bir sevgililik haberi bekliyorum derdi. Biz de gülüp geçerdik . Düşüncelere dalmışken bir zil sesi duydum . Büyük ihtimalle Buket teyzeler gelmişti . Saygısızlık etmemek adına yatağımdan kalktım,selamladım ve izin isteyip dışarı çıktım.  Uzun uzun bir mesaj atmak istiyordum ama bunu sonraya saklamaya karar vermiştim o an aklıma bir fotoğrafımızı paylaşmak gelmişti. Belki de kendini böylece yalnız hissetmezdi.

 Belki de kendini böylece yalnız hissetmezdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Özgüracar: Özledim mi ne?

362 like 100 comment

Boraalışan: oha çok iyisiniz hacı

Doğanören: yakışır sis'ime 🤍

Alinuzan: özledim mi ne? 🥺

Adımnebilmiyom: yakışmıyorsunuz

shipciniz: öznil shipi foreverrrrrr

Alinuzan: Akıllarıyla değil gözleriyle seviyorlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Alinuzan: Akıllarıyla değil gözleriyle seviyorlar.

Doğaören: üf sis yargı dağıtıyor.

Boralışan: neden sevgili değilsiniz.

Shipciniz: yaaaaa yicem ama

Nzösödmdkx53783: sevgililer mi ?
—— hayir değiller.

Özgüracar: yarası olan gocunsun,bizim yaramız falan yok.

———————————————-

- Benim için uzun bir bölüm oldu. Finalinde bence hiç beklemediğiniz bir şey olacak.
- insta postları devam etsin mi
- öptümke 🤍✨

Biri sizi düşünüyor / YARI TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin