Bu soru üzerine ne diceğimi bilemedim. Gerçekten o kimdi ? Ben daha onun ismini bile bilmezken beni o serserilerden kurtarıp hastaneye götürdü. Bana neden bu iyilikleri yapıyordu ? Mert'in sesli bir şekilde "Mıra sana diyorum kimdi o çocuk?" demesiyle düşüncelerimden ayrılıp hemen bir yalan uydurarak
"şeey o benim kuzenim ya ismi ayberk" dedim. O an aklıma gelen ilk ismi söyledim ve kendi kendime çok güzel Mira yalan söylemeye devam et mira diye saçmalarken
"Emin misin bana nedense hiç öyle gelmedi" dedi inanmayan bakislariyla. Al işte yalan bile söylemeyi beceremiyorum."Ya yalan mı soylicem kuzenim işte" diye karşı çıktığımda "o zaman telefonun neden yerdeydi?" diye sorduğunda "Mert sen ne kadar çok soru soruyorsun böyle" dedim.
Eylül bu cevabım üzerine kahkaha attı. Mert ise hala inanmamıs gözlerle bana bakmaya devam ediyordu. "Mira ciddiyim telefonunun yerde ne işi var?" diye sordu tekrar.
"Düşürmüş olmalıyım" diyip yine kendime yalan söylediğim için isyan ettim. Yalan söyleyen insanlardan nefret ederdim fakat suan da tam olarak bunu yapıyordum.
Mert "iyi bakalım öyle olsun" diyip arabasına doğru yürüdü ve yanımızdan uzaklaştı. Eylül bana endişeli bir ifadeyle "Kızım neler oluyor?" diye sorduğunda "Bir şey olduğu yok" diye yanıt verdim.
"Dediklerinin hiç birini yemedim kızım kapıyı aç ve içerde bana her şeyi tek tek anlatıyorsun" diyerek beni kapıdan içeriye soktu. Fısıldayarak içeri girdiğimizde annemin ellerin göğsümde birleştirmis bize baktığını gördüm.
"Kızım saat kaç haberiniz var mı?" diye sordu. Sesinde korku ve endişe vardı bunu anlayabiliyordum. Sorusunu cevapsız bırakmayıp yine bir yalan uydurmak zorunda kaldım.
Ne yani anneme gerçekleri söylememi beklemeyin benden. Ne diceğim anneme? Anne ya bugün Mert’in evinden çıktıktan sonra sokakta önümü iki serseri kesti. Boğazım'ı yaraladilar. Sonra çok yakışıklı bir çocuk gelip onları dövdü ve beni kurtardı. Bu da yetmezmiş gibi bir de hastaneye gittik. Annem'in "Mira cevap vericek misin artık?" demesiyle düşüncelerimden ayrılıp "şey eylül'lerdeydik" diyip Eylül'e anlaması için bakışlarımı gönderdim.
Anlamış olmalı ki "Evet evet annem bizi yarım saat kapıda oyaladı o yüzden biraz geciktik kusura bakmayın" diyip anneme samimi bir gülümseme gönderdi. Annem inanmış olacak ki "Peki madem aç mısınız?" diye sorup bize gülümsedi. Eylül'le aynı anda "Hayır" diyip odama çıktık. Ben yatağama uzanmışken eylül karşıma oturmuş bana bir şey anlatamamı bekler gibisinden bakışlarını gönderdi.
Sessizlik daha fazla sürmedi ve "anlatsana kızııım" diyerek güldü. Bu tepkisi üzerine bir kahkaha patlatıp her şeyi anlattım. "Kızım neler olmuş yaa" diye büyük bir şok geçirirken söze devam edicktim ki "boğazındaki neee?" Diye çığlık attı. "Kızım sus annem duycak" diye onu uyardığımda hemen boynumu incelemeye başladı. Kremlerimden birini alıp sürdüğü gibi küçük bir çığlık attım. "Çok acıyor" diye inlediğimde "acıması iyi hemen geçer işte her gün sür bunu" Dedi. Bende "peki annecim" diyip güldüm.
Gülmemizi telefonumun mesaj sesi bozdu. Hemen telefonumu açıp baktım ve "bugün ki olanları yemedim haberin olsun" yaziyordu.
Mesajı mert atmış. Eylül "noldu kimden gelmiş?" Diye sorduğunda "mert 'ten" dedim. Mesajı aldırmadan film açıp izledik.
Yaklaşık 2 saat sonra Eylül'de evine gitti. Odaya büyük bir sessizlik hakimdi. Sadece ben vardım. Tavanı izlemeye başladım ve bugün olanları düşündüm.
Bu çocuk kimdi ve bana niye yardım etti ? Aklımda deli sorular dönüp dolaşıyordu. Beni düşüncelerimden ayıran telefonum mesaj sesi oldu.
Rehberimde kayıtlı olmayan bir numara
Bilinmeyen: Şimdi daha iyi misin?
yaziyordu. Bu kim? Neden böyle bir mesaj attı? Şimdi derken? En önemlisi kim buu? Tekrar bir mesaj sesi geldi ve telefonumu açıp baktığımda
Bilinmeyen: sanırım mert biraz kızdı ;)
yazıyordu. Allah aşkına buda kim böyle? Üstelik Mert'i nerden tanıyor? Sorularıma bir cevap alabilmek için
Ben: Kimsin?
Soylemiceğini her ne kadar bilsem de bir şansımı deniyim dedim.
Anında cevap geldi ve
Bilinmeyen:Yakında öğrenirsin
yazıyordu. Bekletmeden hemen
Ben; yakında?
Diye soru sordum tekrar.
Bilinmeyen: Evet yakında
diye cevap geldi.
Ben: Neden ? Şimdi söylesen ne olur?' yazarken meraktan ölmek üzereydim.
Bu sorumu yanıtsız bırakmıştı. Dakikalar saatler günler boyunca bekledim.
Şaka şaka tabiiki de sadece bir kaç dakika bekledim ve sonra telefonumu kapatıp güzel bir uyku çektim.
Bölümün çok fazla geciktiginin farkındayız fakat zamanımız olmadığı ıçın yazamadık. Yazım hatalarından dolayı da özür dileriz telefondan yaazdığımız için zor oluyor.