5

35 6 0
                                    

Chaeyoung'a göre hazırlık sınıfının belki de en güzel yanıydı daha fazla yabancı dil edebiyatı görmek. Bunda elbette hocasının da etkisi yok değildi.

Genç öğretmen elindeki içi rengarenk tebeşirle dolu metal kutuyu öğretmen kürsüsüne koydu.
Sınıf defterini imzaladıktan sonra sınıfa şöyle bir göz gezdirdi. Keskin bakışları herkesin üzerinde gezindikten sonra bir noktada odaklandı.

Chaeyoung.

Uzun sarı saçlarını at kuyruğu yapmayı tercih etmişti bugün genç kız. Öğretmen ayağa kalktı. Beyaz şile bezi kumaşı pantolonunu düzeltip eteğini pantolon içine sıkıştırdığı siyah tişörtünü de kontrol ettikten sonra tebeşir kutusuna yöneldi.

Beyaz tebeşiri alıp kara tahtaya ilerledi.

"I
I want to die before you.
Coming from behind
Do you think will find
the one who left
I don't think so.

It is goodly
You make me burn
the stove in your room
you put it on
inside a jar.

Let the jar glass
transparent,
Make it white glass
So you can see me inside.

You understand my sacrifice:
I gave up on being soil
I gave up on being flower
to stay with you.

And I'm dusting,
I live next to you
The when you die
You come to my jar.
And we lie there together
ash in my ashes...

Until a stray bride
or a disroyal grandchild
Until they kick us out..."

"Hmmh, bu enfes şiirin çevirisini sizlerden bekliyorum."

Sınıfın bu dersteki en başarılı öğrencisi Chaeyoung, büyük bir heyecan ve gayretle çeviriyi yapmış ve yaptığı çeviriyi okumak için el kaldırmıştı.

Genç öğretmen elindeki kitaptan kafasını kaldırıp Chaeyoung'a baktı. Sıcak bir gülümsemenin ardından öğrencisine söz hakkı verdi.

Sırasından hafifçe ayağa kalkıp eteğini düzeltti genç kız. Ve şiiri sesli bir şekilde okumaya başladı.

"Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen,
gideni bulacak mi zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.

İyisi mi,
beni yaktırırsın,
odanda ocağın
üstüne korsun
içinde bir kavanozun.

Kavanoz camdan olsun,
şeffaf,
beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin

Fedakârlığımı anlıyorsun :
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.

Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orada beraber yatarız
külümün içinde külün...

Ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar..."

Şiiri okumayı bitirip gözlerini sınıfta gezdirdi Chaeyoung. Kendisini dinleyen öğrencilerin şiire ilgisiz kaldıkları her hallerinden belliydi. Bu Chaeyoung'u fazlasıyla hayal kırıklığına uğratmıştı. Kırgın gözleri öğretmenin gülen gözleriyle buluştuğundaysa puslanan o dünya yeniden berraklaşmıştı.

Hafif bir tebessümden fazlası değildi bu ama donan kalpleri eritecek cinstendi. Tıpkı Kim Jennie'nin kalbi gibi.

Murder or MistakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin