Sabahın ilk ışıklarında yaşlı adam sıcak yatağından kalktı. Biraz esnedi, biraz gerindi. Daha sonra banyonun yolunu tuttu . Suratı her zamanki aşık ve buruşuk ifadedeydi aynaya bakıp beyaz saçlarını taradı daha sonra eline yüzüne su vurdu. Banyonun baş köşesine koyduğu 1923 yılına ait eski gazetesini yine eline aldı ve klozapin kapağını açtı oturup hem işini halledip hemde gazetesini okumaya başladı. Hiç kimse bilemez hiç kimse düşünemez hiç kimse bir tahmin yürütemezdi neden onun o eski gazeteyi okuduğunu. Bu koskoca evde tek o yaşıyordu. Ne bir korku ne bir gerilim vardı hayatında. Fakat onu diğer yaşlılardan ayıran farklı bir şeyi vardı. Geleceğinin perdelerini kedi gibi tırmalayan acı bir geçmişe sahipti
Silip atamazdı onu ... yakıp kül edemezdi onu... geçmişti o ... geçmişte kalmış olsada hala geçmemiş hatta içine işlemiş bir geçmiş. Her sabah aynı şeyi yapardı. Önce kalkar ve banyoya gidip saçlarını tarar daha sonra banyosunun baş köşesine koyduğu gazetesini eline alır ve tuvalet ihtiyacını giderirken gazetesini açıp okumaya başlardı okur, okur , ve okur ve sonunda asıl okuması gereken o habere gelir. Yazıları okumaya başlar ...Hah
Sanki hiçbir şey olmamıştı. Yine herşey sıkıcı bir şekilde aynı kalmış bu ona ayakta kalabilmesi için yeterli bir şeydi. Aşağıya mutfağa indi. Bugün de omlet yapacaktı hemen malzemeleri çıkarıp ise koyuldu bir kaç dakika sonra ev telefonu çalmaya başladı arayan 40 yıllık dostuydu önlemleri unutmuş ve oturmuş 40 yıllık dostuyla sohbete dalmıştı yıllardır amerikada yaşamakta olan dostunu onu unutmayıp araması onun çok hoşuna gitmişti
Biraz ondan bundan sohbet ettiler
Herşey yolunda ve herkes iyiydi konu kendisine ve kendisinin nasıl olduğuna gelince gülüşünü yüzünde soldurdu ve iç çekerek- bu tozlu anılarla birlikte bende toplanmayı bekliyorum bu küf kokan anılar artık beni de rahatsız etsede ben bu evden asla çıkmayacağım bu evden hiçbiryere gitmeyeceğim buradan sadece ölüm çıkar o kadar
- eğer yıllar önce inat etmeyip te benimle amerikaya gelseydin şu anda emekli maaşınla geçiniyor olmazdın bir sürü fabrikalarım şirketlerim var çocuklarım henüz başlarına geçmek için çok genç ve tecrubesizler ama sen farklısın seninle daha öncelerden bu iso yapmisligımız var biraz olsun beni dinlesen onca yılın hatırına he?
- ben amerika gittiğimde 20 yaşımdaydım. Orada senin işine yarayabilecek bir işte bulunamadım sadece orada tanıştığım amerikalı bir kadınla 2 ay aptalca flörtleştim daha sonra evlendik ve hayatım kaçınılmaz bir sonlar bitiverdi
Ve telefonu sinirle arkadaşının suratına kapadı
Arkadaşı sıkıntıyla nefes verdi ve
- seni zaten bu yüzden yanımda istiyorum ya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
party
Actionsadece sakinliği seven yaşlı bir adam... ve o yaşlı adamın evinin hemen karşısına taşınmış olan bir grup genç... ve bir parti vermeye kararlaştırdıkları o an... ve artık bu kadar gürültüye daha fazla dayanamayan yaşlı adam yeni gelen komşularına hoş...