Yapma demiştim ona, her şeyi yap ama benden gizli ikimizin adına karar alma. Bunu bilmesine rağmen o hassas olduğum bu konuda kendi kendine en doğru kararı (kendince) verip beni yıllarca sürecek olan bir kalp sızısı ile bırakıp öylece gitmişti.
Biliyorum çok zordu bizim birlikteliğimiz, biliyorum çok zorlu yollardan geçmiştik, geçmeye de devam edecektik ama birbirimizin yanında olup birbirimizin nefesinde nefeslenip dinlenerek aşabilirdik tüm o engelleri zorlukları, benim buna güvenim tam iken onun bir korkak gibi çekip gitmesi, işte bu ölsem unutmayacağım aklımdan bir saniye bile çıkmayan bir azap, dert.
O gitti ben bittim demeyeceğim çünkü daha da güçlendim, azimlendim, kararlı dimdik durdum o zamanki bize ve bizden sonrakilere hayatı zindan edip günah keçisi ilan edenlere karşı.
Bu işe yaradı mı? Hemde fazlası ile yaradı, arkama aldığım binlerce kişi ile düzene karşı çıkıp isyan başlattık ve biz galip geldik. Peki biz kim miyiz, biz Kuzey Koreli, günümüz dünyasında en doğal hakkımız olan saç şekline bile karışılan, ama başkalarına göre zaten ölümü çoktan hak etmiş ibne mahluklarız.
_
Merhabalar, çok heyecanlıyım bu ilk ficim birşeyler yazmak istedim ve buradayım, taslakta sadece tek cümle ile aylardır duruyordu bu kitap ve sonunda yazmaya başladım, çalıştım.
Umarım severek okursunuz. İlk bölüm kitabın ana hattı olduğu için kısa oldu, diğer bölümler daha uzun olacaktır.Kitabın konusu oluştuktan sonra, bıkmadan her soruma cevap verip beni yazmaya teşvik eden güzel kızlarım, lunar(ultragust), peri(kookskillermin) ve aleye(4leyoclock) çok teşekkür ederim. Sizi çok seviyorum.