Sevgili günlük ben Gece TARİH: 29/03/2030 - 20 gün sonra -
Hep bir şekilde sinyal aradık telsiz telefon, televizyon her nereden olursa. Ve o olay üzerinden tam 20 gün geçti. Annem hala eve gelmedi. Evde hiçbir şey kalmadı artık yiyecek stoğumuz tükenmek üzereydi. Yiyecek bir şeyler bulmalıydık ama evden dışarı çıkamazdık heryer o tür insanlarla doluydu. Ve market iki sokak aşağıdaydı. Babam garajdan arabayı alıp yanlız gitmeyi düşünüyordu. Ama ben tek başına gitmesini istemiyordum. Ona bir şey olursa yaşayamazdım ve ciddiyim yaşayamazdım açtım ona birşey olursa açlıktan ölürdüm birlikte gitmeliydik ama o "Olmaz sana birşey olmasına izin veremem. dedi. Tipik baba işte. Ama benim planlarıma asla karşı gelemezdi.
Çaktırmadan ağzını yoklayıp ne zaman gideceğini öğrendim ve vedalaşıp biraz uyuyacağımı söyleyerek yanından ayrıldım. Ve hazırlık yapmaya başladım bel çantama falçata, fener ve uğurlu eşyamı koydum. Ve de gizlenmek için annemin arabaya koyduğu kilim benzeri örtüyü kullanmayı düşündüm. Ve artık yarım saat sonra yola çıkmak için hazırdım.
📽
Arabanın arka koltuğunun ara kısmına girdim üstümü örtüm ve beklemeye basladım. Babam arabaya binip biraz ilerleyince ortaya çıkıp "Merhaba baba!"dedim. Hemen arabayı durdurdu ve bana "Senin burda ne işin var!?" diyerek azarlamaya başladı. "Ne o beni araban onların ortasına mı atacaksın?" Sinirlenip arabayı çalıştırdı. Haklıydım sonuçta beni onların ortasına atamazdı ve benzinde zaten markete gidip gelmeye yetecek kadar vardı. Oradan birkaç kutu benzin de almalıydık.
Ve markete vardık. Orda... Tam marketin önünde annem duruyordu ikimizde öylece donup kalmıştık. Ve o oylece önümüzden geçip gitti. Sanki bizi gormezden geldi. Bizi tanıyamadığının farkındaydık ama hinede kötü hisettiriyordu. Sonra markete girdik. Ama şöyle bir sorun vardı temas etmeden o insan benzeri canavarların arasından geçmeliydik. Birden aklıma daha küçük bir kızken babamla oynadığımız oyun aklıma geldi. Evdeki boş kutularla kendimize zırh ve kale yapardık. Çılgınca bir fikirdi ama işe yarayip yaramadığını denemeden bilemezdik. Hemen biraz bant ve boş kutu alıp tek boş olan yere tuvaletlere koştuk. Orda kimse bize dokunamazdı yada onlar... Herneyse. Kabinler biraz sıkışıktı ama yapacak bir şey yoktu. Hemen zırh gibi şekil verip giyindik.
Hemen hemen her reyonun arasında o insanlardan vardı. Dikkatli ve sesiz olmalıydık. Bir boş kutuyu alıp içine konservelerden dolduracaken birden bir tanesi çok yakınımdan geçti onu benim bir parçammış gibi hissedebiliyordum hiç kıpırdamadım ve içimden lütfen beni kendilerinden biri sansın diye dua ediyordum resmen. O gidince babama hemen gitmeniz gerektiğini isaret ettim. Oda eliyle tmm dedi. Gitmeden annemin en sevdiği tatlıdan bir paket aldım. Arabada da hiç konusmadik.
📽
Eve geldiğimizde telsiz telefon cihazına bir mesaj gelmişti çıkan ses annemin sesiydi ama ses kesik kesiktı pek bir şey anlaşılmıyordu. Ses kaydında şöyle diyordu; "Gec...ce...sı...ğğğınak...aşşı..konu...nu...numu....AAaaAa." diyordu. Ve kaydın sonunda gönderme tarihi vardı 26/03/2030 tam üç gün önce gönderilmişti ama yeni gelmişti Eski aletler işte kim bilebilirdi hiçbir alet doğru düzgün çalışmaz diye IRGA 8.6 çipler bile çalışmıyordu. Bu demek oluyordu ki sığınaklar var eğer onları bulabilirsek kurtulabilirdik. Ama o ses de neydi niye bağırmıştı ki? Bir sorun vardı annem dışarıda ve onlar gibi olmuştu bu demek oluyorduki sığınakta bir şey olmuştu veya bir şey girmişti ve annem marketin yanındaysa sığınak yakın olabilirdi. Hemen babama sığınağa gitmemiz gerektiğini söyledim ama o çoktan kararını vermişti ve kısaca. "Hayır." dedi. Ve konuşmama fırsat vermeden odasına çekildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece'nin Günlüğü
Ficção CientíficaBırakıldı. 📽 Gecenin bir gün okula gitmek için uyanmasıyla her şey başlar. Karşı komşusu Mazhar Beyden, okuldaki arkadaşlarına kadar herkes garip bir şekilde davranmaya baslar. Annesine ulaşamayan Gece evde babasıyla yanlız yasamaya baslar. Ve zama...