Gözlerimi açtığımda yanımda bir kadın yatıyordu Sessizce yataktan çıkmaya çalıştım Gözlerini açmaması için içimden dua ediyordum Buraya nasıl geldiğim hakkında hiçbir fikrim yok usulca yataktan çıktım ayağa kalktım yerdeki gömleğimi alıp üstüme giydim tek tek düğmeleri iliklemeye başladım sonra pantolonumu çektim üstüme.
Arkama dönüp Onu kontrol edecektim ama yatakta yoktu içim biraz ürperdi daha sonra koridora doğru kafamı uzattım ilerden su sesi geliyordu koridorun sonuna doğru yürüdüm lavaboda ellerini yıkıyordu Yüzüme doğru hafifçe baktı.
-Günaydın canım. dedi.
Onu tanımıyordum nasıl geldiğimi ve onunla gece ne yaptığımı.
Aslında tahmin etmesi kolay ama bunu gerçekten yapıp yapmadığımı Bilmem gerekir burada ne işimiz var diye sordum bana doğru yandan ufak bir tebessümle ve kısık gözlerle bir bakış attı.
-Sence ne işimiz var?
-bilmiyorum ne işimiz olabilir ki? buraya geldiğimde Sarhoş muydum?
- evet sen sarhoştun, bende bu fırsatı kaçırmadım . Club da uzun zamandır seni izliyorum ve artık benimlesin.
Kumral saçlarını at kuyruğu bağlamış buğday tenli üzerinde dantel işlemeli siyah bir geceliği olan güzel bir kadın aslında hiç de fena değil onunla fazladan bir gün daha geçirebilirim. ben bunları düşünüp onu süzerken, Gözlerini bana dikmiş onu süzdüğümü izliyordu.
-Eğer beni süzmen bittiyse bir şeyler yiyelim elini yüzünü yıka aşağı mutfağa gel.
odadan çıktı Ben de lavaboya geçtim Elimi yüzümü yıkadım aynada yüzüme baktım gözlerimin altı morarmış uzun zamandır bu kadar rahat uyumamıştım katil olup olmadığını bilmediğim biri beni sarhoş yakalayıp uzun zamandır alamadığım uykumu bedenimle kavuşturdu, iyi mi kötü mü bilemem ama şu an fiziksel olarak iyi durumdayım sadece uykusuzluk değil kullandığım bazı uyuşturucular da gözlerimin altını böyle yapmış olabilir En azından kendime karşı dürüst olmalıyım.
Üzerimi düzelttim aynanın önünde duran tarakla saçlarımı taradım havlu ile Ellerime ve yüzümü kuruttuktan sonra odadan çıktım üst katta 3 tane daha o da vardı. kapıları kapalı merdivenden aşağı doğru indim evin hiçbir penceresinden içeri Işık girmiyordu tamamen lambalar sayesinde aydınlıktı içerisi.
kısık sesli bir müzik dinliyordu sese doğru yöneldim onu bulmak için.
mutfakta bir şeyler hazırlıyordu yanına yaklaştım iyice.
-neden, bütün panjurlar kapalı?
-ışığa ihtiyacın mı var ?
Evin bütün ışıkları yanıyor aslında fakat evin nerede olduğunu bile göremedim etrafında ne olup olmadığını. İçimden bir ses bir sorun olduğunu hep söylüyordu ama Karşımdaki güzel bir kadın ne olabilir ki diye düşünüyordum sürekli,
yaptığı omleti servis tabağına koyup masaya koydu bir bardak çay doldurdu masaya oturdu daha sonra beni de davet etti. Ben de oturdum masaya.
Yüzüme hiç bakmadan.
-Afiyet olsun. dedi.
-Sen yemeyecek misin?
-Hayır. Ben sabahları sadece maydanoz suyu içerim.
Aslında diyecek pek bir şey yoktu Kendine eziyet etmeyi seçmiş. Ben hayatın verdiği güzellikleri tatmaya devam edeceğim fakat gözlerimi ondan alamıyordum kahvaltı yaparken siyah dantel örgülü geceliğe sürekli dikkatimi dağıtıyordu. Ama ona malum soruyu sormak zorundaydım
-Peki şimdi ne olacak?
kafasını yere doğru eğdi. alttan bir bakış attı dudaklarının altında ufak bir tebessümle.
